Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aşırı Süreli Borç”
- Uyuşmazlık: Bağışlama vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sözleşme serbestisi gereği bağlayıcı olan sözleşme hükümlerine uymaları gerektiği, davalının ticari ve ekonomik özgürlüğünü kısıtlayıcı hüküm bulunmadığı, ifa güçlüğü şartlarının oluşmadığı ve döviz kurundaki değişimin tek başına sözleşmenin uyarlanması için yeterli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dövize endeksli konut kredisi kullanan davacının, Japon Yeni'ndeki kur artışları nedeniyle sözleşmenin uyarlanması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, döviz kurundaki artış riskini öngörebilir durumda olmasına rağmen Japon Yeni cinsinden kredi kullanmayı tercih etmesi ve sözleşmeyi bir süre ifa etmesi nedeniyle, işlem temelinin çökmesi ve aşırı ifa güçlüğü hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığı değerlendirilerek, yerel mahkemenin sözleşmenin uyarlanmasına ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tüketicinin, Japon Yeni cinsinden kullandığı konut kredisinde yaşanan aşırı kur artışı nedeniyle, sözleşmenin uyarlanması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının krediyi kullandığı tarihte Japon Yeni'nin Türk Lirası karşısındaki değer artışının öngörülebilir nitelikte olduğu, ülke ekonomisinin ve döviz kurlarının geçmişteki dalgalanmaları da dikkate alındığında davacının dövizle borçlanmanın riskini öngörebilecek durumda olması gerektiği, bu nedenle TBK m. 138'de öngörülen uyarlama koşullarının oluşmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Covid-19 pandemisi nedeniyle kira bedelinin uyarlanması, peşin ödenen kira bedelinin iadesi ve sonraki yılların kira bedellerinin sıfırlanması taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 pandemisinin öngörülemez ve olağanüstü bir durum yarattığı, davacının peşin ödediği 2020 yılı kira bedelinin iadesi talebinin de haklı olduğu ve uyarlama koşullarının oluştuğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin 2020 yılı kira bedeli için uyarlama talebini reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira bedelinin belirlenmesi davasında, davacının talebinin kira bedelinin tespiti mi yoksa sözleşmenin uyarlanması mı olduğu ve buna bağlı olarak TBK’nın 138. maddesinde düzenlenen aşırı ifa güçlüğü hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususlarında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının talebinin, dava dilekçesindeki ifadelerinden de anlaşılacağı üzere kira bedelinin tespiti değil sözleşmenin uyarlanması niteliğinde olduğu ve bu nedenle de TBK’nın 138. maddesinde düzenlenen aşırı ifa güçlüğü hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Süreli kira sözleşmesinde kira bedelinin uyarlanması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde kira bedelinin uyarlanması için aranan şartların oluşup oluşmadığının, sözleşmenin tüm koşulları ve özellikle ciro kirası da gözetilerek, uzman bilirkişi incelemesiyle tespit edilmesi ve buna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uzun süreli kira sözleşmesinde kira bedelinin uyarlanması talebiyle açılan davada, yerel mahkemenin bozma kararına rağmen uyarlama koşullarını yeterince incelememesi ve kira bedelinin tespiti davasındaki usul ve esaslara göre hüküm kurması uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Uyarlama davalarında, işlem temelinin çökmesi kuramı ve aşırı ifa güçlüğü koşullarının TBK m.138'e göre incelenmesi, ayrıca ekonomik koşulların, emsal kira bedellerinin ve diğer ilgili faktörlerin uzman bilirkişi kurulu tarafından değerlendirilmesi gerekirken, mahkemece bu hususlar gözetilmeden eksik incelemeyle hüküm kurulduğundan, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 49 yıllığına yapılan kira sözleşmesinde kira bedelinin uyarlanması ve geçmişe dönük kira alacağı talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde kira artış şartı bulunmadığı, uzun süreli kira sözleşmelerinde uyarlama davası açılabileceği, ancak mahkemenin uyarlama koşullarını yeterince incelemediği, ayrıca kira bedelinin tespiti veya uyarlaması yapılmadan geçmişe dönük kira alacağına hükmedilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 25 yıllık kira sözleşmesinde, kira bedelinin işlem temelinin çökmesi nedeniyle uyarlanması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinin yap-işlet-devret niteliğinde olması, uyarlama talebine engel teşkil etmese de mahkemece, sözleşmeye bağlılık ilkesi gözetilerek, uyarlama koşullarının oluşup oluşmadığının ve kira bedelinin tespitinde uzman bilirkişi kurulundan alınacak rapor doğrultusunda değerlendirilmesi gerektiğinden, eksik incelemeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında tefecilik, silahla tehdit, kasten yaralama ve 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçlarından verilen cezaların miktarı, suçun nitelikli hallerinin uygulanması ve mağdurun savunmasız olup olmadığının tespiti konularında yerel mahkeme kararı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların tefecilik suçunu birden fazla kişiye karşı işledikleri ve eylemlerin zincirleme suç teşkil ettiği, fahiş faiz oranları uyguladıkları, tehdit ve şiddet içeren yöntemler kullandıkları, mağdurların ciddi ekonomik ve sosyal zararlara uğradıkları, ayrıca silahla tehdit ve kasten yaralama suçlarını da işledikleri gözetilerek cezaların miktarının hakkaniyete uygun olduğu ve şikayetçinin kasten yaralama suçunda kendisini savunamayacak durumda olup olmadığına dair Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasının gerekli olmadığı, ancak sanık ...’ın kasten yaralama eyleminin TCK’nın 86/2. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğunun gözetilmesi gerektiği değerlendirilerek, sanık ... hakkında şikayetçi ...'a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmü bozulmuş, diğer mahkumiyet hükümleri ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Düğün salonu kiralayan davacı kiracı, Covid-19 salgını nedeniyle kiralananı kullanamaması sebebiyle kira bedelinin uyarlanmasını talep etmiş, davalı kiraya veren ise sözleşmede uyarlama talep edilemeyeceğine dair hüküm bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde kiraya verenin kiralananı kullanıma elverişli halde bulundurmasa dahi kiracının kira bedelini ödeyeceğine dair hükümlerin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 301. maddesine aykırı olarak geçersiz olduğu ve Covid-19 salgınının sözleşme yapıldıktan sonra öngörülemeyen olağanüstü bir durum yarattığı gözetilerek, davacı kiracının kira bedelinin uyarlanması talebinin değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinde bedelin uyarlanması talebi üzerine, uyarlama koşullarının oluşup oluşmadığı ve yeni kira bedelinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Uyarlama davasında, sözleşmenin yapıldığı tarihte öngörülemeyen olağanüstü bir durumun, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkması ve mevcut olguları borçlu aleyhine değiştirmesi gerektiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda uyarlama koşullarının oluşup oluşmadığına dair bir değerlendirme yapılmadığı, emsal araştırılması yapılmadığı ve raporun uyarlama davası usul ve esaslarına göre düzenlenmediği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.