Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Acil Sağlık Hizmetleri”
- Uyuşmazlık: İşyerinde kanunen öngörülen niteliklere sahip işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli varken, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ortak sağlık ve güvenlik biriminden alınması nedeniyle yapılan iş sözleşmesinin fesih geçerliliğinin değerlendirilmesinde ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6. maddesinin işverene, işyerinde gerekli niteliklere sahip personel bulunması halinde ortak sağlık ve güvenlik biriminden hizmet alarak iş sözleşmesini fesih etme yetkisi tanımadığı gözetilerek, bu durumdaki feshin geçersizliğine ve işe iadeye karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde kanunen gerekli niteliklere sahip işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli mevcutken, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ortak sağlık ve güvenlik biriminden alınması kararıyla iş sözleşmelerinin feshedilmesinin geçerli bir fesih nedeni olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6. maddesinin lafzı, gerekçesi ve önceki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, işverenin iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sunarken öncelikle işyerinde bu hizmetleri verebilecek niteliklere sahip personel çalıştırma yükümlülüğü bulunduğu, bu personelin mevcut olması halinde ortak sağlık ve güvenlik biriminden hizmet alınması kararının iş sözleşmelerinin feshi için geçerli bir neden oluşturmayacağı gözetilerek, feshin geçersizliğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde kanunen aranan nitelikleri taşıyan işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli varken, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ortak sağlık ve güvenlik biriminden alınması kararıyla iş sözleşmelerinin feshedilmesinin geçerli fesih nedeni olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6. maddesinin lafzı, gerekçesi ve önceki kanun hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, işverenin iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini, nitelikli personeli mevcutken salt OSGB’den hizmet alma kararıyla işçilerin iş sözleşmesini feshetmesinin geçerli sebep oluşturmadığı gözetilerek, feshin geçersizliğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde kanunen öngörülen niteliklere sahip işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli varken, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ortak sağlık ve güvenlik biriminden alınması kararıyla iş sözleşmelerinin feshedilmesinin geçerli fesih nedeni olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6. maddesinin işverene, işyerinde gerekli niteliklere sahip personel bulunmaması halinde ortak sağlık ve güvenlik biriminden hizmet alma imkanı tanıdığı, aksi halde işletmesel karar alma serbestisinin kanunla sınırlandırıldığı gözetilerek, iş sözleşmelerinin fesih nedeninin geçersizliğine ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesinin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde kanunen gerekli nitelikleri taşıyan işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli varken, işverenin iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini ortak sağlık ve güvenlik biriminden (OSGB) alma kararı doğrultusunda bu personelin iş sözleşmelerini feshetmesinin geçerli fesih nedeni olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6. maddesinin lafzı, gerekçesi ve önceki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, işverenin OSGB'den hizmet alma yetkisinin, işyerinde nitelikli personel bulunmaması haline bağlı olduğu, bu nedenle işyerinde çalışmakta olan ve gerekli niteliklere sahip işyeri hekimi, hemşire ve diğer sağlık personelinin iş sözleşmelerinin salt OSGB’den hizmet alınacağı gerekçesiyle feshedilmesinin geçerli fesih nedeni oluşturmadığı gözetilerek, feshin geçersizliğine karar veren bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde kanunen öngörülen nitelikleri taşıyan işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli çalıştığı halde, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ortak sağlık ve güvenlik biriminden alınması kararının iş sözleşmesinin feshi için geçerli bir neden olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6. maddesinin lafzı, gerekçesi ve önceki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, işverenin iş sağlığı ve güvenliği hizmetini sağlamak için işyerinde gerekli niteliklere sahip personel varken doğrudan ortak sağlık ve güvenlik birimi ile çalışmayı tercih etmesinin kanuna aykırı olduğu ve bu nedenle iş sözleşmesinin feshedilmesinin geçerli bir nedene dayanmadığı gözetilerek, ... Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesinin kararı doğrultusunda uyuşmazlık giderilerek feshin geçersizliğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde kanunen gerekli nitelikleri taşıyan işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli mevcutken, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ortak sağlık ve güvenlik biriminden (OSGB) alınması kararıyla iş sözleşmelerinin feshedilmesinin geçerli neden olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6. maddesinin işverene OSGB'den hizmet alımını ancak işyerinde nitelikli personel bulunmaması halinde olanak tanıdığı, bu nedenle işyerinde nitelikli personel varken OSGB'den hizmet alınması gerekçesiyle yapılan feshin geçerli bir neden oluşturmadığı gözetilerek, iş sözleşmesinin feshedilmesinin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı SGK tarafından davacı hastanenin hak edişlerinden yapılan kesintilerin hukuka uygun olup olmadığı ve davacı hastanenin davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Sağlık Uygulama Tebliği ve ilgili genelge hükümleri ile taraflar arasındaki sözleşme değerlendirilerek, bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen temyiz itirazlarının yerinde olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı sağlık kuruluşunun, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu'na fatura ettiği sağlık hizmetlerinin acil hal kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak ödeme yapılıp yapılmayacağı konusunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma ilamına rağmen, davaya konu sağlık hizmetlerinin acil hal kapsamına girip girmediğinin hasta bazında incelenmediği ve raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı sağlık kuruluşunun, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu'na sunduğu acil sağlık hizmeti faturalarından yapılan kesintilerin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hastaların acil servis hizmetlerinin acil hal mi yoksa yeşil alan muayenesi mi olduğunun tespiti için, her hasta özelinde değerlendirme yapılmadan ve Yargıtay denetimine elverişli olmayan bir bilirkişi raporuna dayanılarak verilen ilk derece mahkemesi kararının, eksik inceleme ve araştırmaya dayandığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edilen ve annesinin ölümü nedeniyle hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla ölüm aylığı alan davalıya, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan sağlık harcamalarının iadesinin talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, ölüm aylığı almak için eşinden boşanmasına rağmen fiilen birlikte yaşamaya devam ederek, hak kazanmadığı halde genel sağlık sigortasından yararlanmasının ve bu durumun Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi kapsamında hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmasının 5510 sayılı Kanun'un Geçici 45. maddesindeki istisnadan yararlanmasına engel teşkil etmesi gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edildikten sonra, hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla aldığı ölüm aylığı kesilen davacıya yapılan sağlık harcamalarının tahsil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının boşandığı eşiyle birlikte yaşamaya devam ederek, hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla haksız yere genel sağlık sigortasından yararlandığı ve bu durumun Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinde düzenlenen hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olduğu gözetilerek, 5510 sayılı Kanun'un Geçici 45. maddesinden yararlanamayacağı ve 31.01.2012 tarihinden sonraki sağlık giderlerini ödemesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.