Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Adalete Uygunluk”
- Uyuşmazlık: Yaralanmalı trafik kazası nedeniyle hükmedilen manevi tazminat miktarının adalete uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde olay tarihi, yaralanma derecesi gibi özel durumların ve koşulların nesnel ölçütlere göre değerlendirilerek takdir edilmesi gerektiği, direnme kararında bu hususlara uygun değerlendirme yapılmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sünnet işlemi sırasında doktorun tıbbi hatası nedeniyle oluşan uzuv kaybından dolayı açılan maddi ve manevi tazminat davasında, hükmedilen manevi tazminat miktarının az olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tıbbi hata nedeniyle davacı çocuğun uzuv kaybı yaşaması, bu durumun çocuğun gelecek hayatına etkisi, olayın oluş şekli, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile paranın alım gücü gibi özel durumlar değerlendirilerek hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğu kabul edilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacıya yönelik hakaret ve basit yaralama fiilleri nedeniyle hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Olayın tarihi, davalının eylemlerinin niteliği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminatın amacı gözetilerek, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olmadığı ve direnme kararının yerinde olduğu gerekçesiyle, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı ve bu bağlamda eksik araştırma sonucu hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin istihbari çalışmaları sonucu elde ettikleri bilgilere istinaden, sanığın aracında Konya 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen önleme araması kararı ile yapılan aramada uyuşturucu maddelerin ele geçirilmesinin hukuka uygun olduğu, bu nedenle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin bozma kararının isabetsiz olduğu gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz üzerine, kolluk görevlilerince yapılan aramanın hukuka uygun olup olmadığı hususunda Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin uyuşturucu madde getirileceğine dair ihbar üzerine aldıkları önleme araması kararı ve olay günü uygulama noktasında oluşan makul sebebe dayanarak sanığın aracını durdurup yaptıkları aramada ele geçirilen uyuşturucu maddelerin hukuka uygun delil olarak kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle sanığın temel haklarının ihlal edilmediği ve Özel Daire bozma kararında isabet bulunmadığı gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulü ile Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Merci tayini yoluyla görevli olduğu belirlenen mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesi sırasında görev hususunun tekrar irdelenmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 10.06.1942 gün ve 26-16 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nın halen geçerliliğini koruması ve değiştirilmesi için haklı ve güçlü bir gerekçe bulunmaması, ayrıca görev uyuşmazlığının daha önce Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından kesin olarak çözümlenmiş olması gözetilerek, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün esasının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten öldürme suçuna iştirakinin TCK’nın 37. maddesi kapsamında “müşterek faillik” mi, yoksa TCK’nın 39. maddesi kapsamında “yardım eden” niteliğinde mi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay öncesi, sırası ve sonrasındaki davranışları, maktulü hareketsiz bırakarak saldırıya açık hale getirmesi ve fail ile birlikte hareket etmesinden, fiil üzerinde ortak hâkimiyet kurduğu ve kasten öldürme suçuna müşterek fail olarak katıldığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tutukluluğun devamına ilişkin itirazın reddine dair verilen kararda yeterli gerekçe gösterilmemesi nedeniyle hakimlerin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK’nın 101/2. maddesinde tutuklamaya, tutukluluğun devamına veya bu husustaki bir tahliye isteminin reddine ilişkin kararlarda hukuki ve fiili nedenler ile gerekçelerin gösterilmesi gerektiği açıkça düzenlenmiş olup, bu kurala uyulmamasının HUMK’nun 573/2. maddesindeki “yoruma ihtiyaç göstermeyecek derecede açık ve kesin olan kanun hükmüne aykırı karar verilmesi” hali kapsamında kaldığı ve davalı hakimlerin bu konuda yasal bir gerekçe sunmadıkları gözetilerek, Özel Daire kararının tazminata hükmedilme koşullarının bulunduğuna ilişkin bölümünün onanmasına, tazminat miktarının belirlenmesinde ise yasal ve yeterli bir gerekçe gösterilmediğinden kararın bu yönden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir arsanın bedelinin tespiti davasında, belirlenen emsal arsanın uygunluğu ve bedel tespitinde isabetsizlik olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal arsanın, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesine uygun olarak karşılaştırma yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik faturalarının uzun süre ödenmemesine rağmen elektriğin kesilmemesi nedeniyle oluşan müterafik kusur durumunda, abonelik sözleşmesini feshetmeyen tüketicinin ne kadarından sorumlu olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Abonman sözleşmesinin feshedilmemesi nedeniyle tüketicinin, kullandığı elektrik bedelinin tamamından sorumlu olduğu, elektrik idaresinin müterafik kusurunun ise yalnızca gecikme zammı ve faize etki edebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde eşin diğer eşin banka hesabından internet bankacılığı yoluyla para çekmesi nedeniyle açılan alacak davasında davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı ve görevsizlik kararı nedeniyle davalıya vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının evlilik birliği içerisinde eşine internet bankacılığı şifresini vermesinin evlilik birliğinin gerektirdiği güven ve sorumluluk kapsamında kusurlu bir hareket olarak nitelendirilemeyeceği, davalının bu şifreyi fiili ayrılık sonrasında kullanmasının ise dürüstlük kuralına aykırı olduğu ve ayrıca görevsizlik nedeniyle davalıya vekalet ücreti takdir edilmesine de yer olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirkete ait işletmelerde meydana gelen elektrik kesintilerinin mücbir sebeplere dayalı olup olmadığı ve davalı kurumun tazminat sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik kesintilerinin mücbir sebep olup olmadığı hususunun davalı tarafından ispatlanamadığı, davacının da meydana gelen elektrik kesintilerinde müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.