Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aile Görüş Hakkı”
- Uyuşmazlık: Hükümlünün cezaevi idaresine yaptığı aile görüşme hakkı talebi üzerine henüz bir işlem yapılmadan doğrudan İnfaz Hakimliği'ne başvurmasının ve İnfaz Hakimliği'nin idarenin yerine geçerek karar vermesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İnfaz Hakimliği'nin görevinin, cezaevi idaresinin işlem ve eylemlerinin hukuka uygunluğunu denetlemek olduğu, hükümlünün talebi üzerine cezaevi idaresince herhangi bir işlem yapılmadan doğrudan İnfaz Hakimliği'ne başvurulamayacağı ve İnfaz Hakimliği'nin idarenin yerine geçerek karar veremeyeceği gözetilerek, itiraz merciinin ret kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya ait taşınmazın davalı tarafından haksız olarak kullanılıp kullanılmadığı ve davalının tahliyesinin gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, oğluna ve dolayısıyla gelini olan davalıya verdiği oturma iznini geri almasıyla, davalının taşınmazı kullanımı için haklı bir sebebinin kalmadığı ve taşınmazın aile konutu olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanıkların mahkumiyetine dair yerel mahkeme kararının Yargıtay 14. Ceza Dairesi tarafından bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılıp katılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik şiddet davalarına katılabilme hakkı bulunduğu, Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği ve bu hakkın temyiz aşamasında da kullanılabileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş, bozma kararı kaldırılmış ve dosya Bakanlığa tebligat yapılması için Yargıtay 14. Ceza Dairesine tevdi edilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin Yargıtay 14. Ceza Dairesi ile yerel mahkeme arasındaki direnme kararı uyuşmazlığında, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının olup olmadığı ve bu hakkın kullanılmamasının kararı etkileyip etkilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, ancak Bakanlığın bu davadan haberdar edilmemesinin tek başına bozma nedeni olmadığı, Bakanlığa gerekçeli karar tebliğ edilerek temyiz hakkı tanınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliği için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa yüklenen kişisel verilerin kaydedilmesi suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Katılanın, sanığın avukatlık bürosundaki çekmecesinden izinsiz olarak aldığı ve kişisel verilerini içerdiğini iddia ettiği el yazısı notlarının, CMK 116 ve 130/1. maddelerine aykırı şekilde elde edilmiş yasak delil niteliğinde olması ve hükme esas alınamaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6284 sayılı Kanun uyarınca katılma hakkı olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın, yerel mahkemece duruşmaya çağrılmaması nedeniyle temyiz aşamasında katılma talebinde bulunması üzerine, Yargıtay'ın bu talebi kabul edip esastan inceleme yapmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesinin, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen katılma taleplerinin temyiz aşamasında kabulüne imkan tanımadığı, ancak Bakanlığın duruşmadan haberdar edilmemesinin katılma ve diğer haklarını kullanmasını engellediğinden bozma kararının yerinde olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun ve ilgili uluslararası sözleşmeler gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın çocuklara karşı işlenen suçlarda davaya katılma hakkı bulunduğu, ancak bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği ve somut olayda Bakanlığın bu haktan yoksun bırakıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının Bakanlığa tebliğ edilmesi ve Bakanlığa yasal temyiz süresi tanınması amacıyla dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten yaralama mı yoksa nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs mü olduğu hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, bu haktan haberdar edilmemesi halinde dahi gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek dosyanın Bakanlığa tebliği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı aleyhine hükmedilecek ecrimisilin hangi tarihten itibaren hesaplanması gerektiği ve ecrimisil bedelinin tespiti için uzman bilirkişi incelemesi gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, mülkiyet hakkına dayanarak, konutun kullanımı için verdiği izni geri alma hakkı bulunduğu, davalının boşanma davası sonrasında konutta oturmaya devam etmesinin haklı bir neden oluşturmadığı ve ecrimisil hesabının uzmanlık gerektiren bir konu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının ihlal edilip edilmediği noktası üzerinden temyiz incelemesine konu olması.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun ve ilgili uluslararası sözleşmeler uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadına ve çocuğa karşı şiddet suçlarına ilişkin davalara katılma hakkı bulunduğu, bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi ve gerekirse gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek, dosyanın Bakanlığa tebliğ edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçlarının sabit olup olmadığı, sabit ise çeşitli iştirak ve eksik araştırma hususlarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kamu davasına katılma hakkı bulunduğu ve bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği, bu hususta eksiklik bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararlarının kaldırılarak dosyanın Bakanlığa tebliğ edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine ve hükümlerin kesinleştiği inancıyla cezalarının infazına başlanılan sanıkların tahliyesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.