Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Akıl Hastalığı”
- Uyuşmazlık: Suç tarihinden sonra yargılama aşamasında akıl hastalığına yakalanan sanık hakkında, ceza ehliyetini etkileyen bu hastalık nedeniyle CMK 223/8 uyarınca kamu davasının düşürülüp düşürülmeyeceği, düşürülmeyecekse görevi kötüye kullanma suçu oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yargılama aşamasında yakalandığı akıl hastalığının türü, iyileşme ihtimalinin olup olmadığı ve sanığın kendisini savunmasını engelleyip engellemediği hususlarında alınan raporlar arasında çelişki olması ve eksik araştırma bulunması gözetilerek, düşme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evlenme akdinin yapıldığı tarihte koca tarafının akıl hastalığı nedeniyle ayırt etme gücünden yoksun olup olmadığına dair tespit eksikliği nedeniyle evliliğin iptaline ilişkin verilen direnme kararının bozulması.
Gerekçe ve Sonuç: Akıl hastalığının evlenmeye engel teşkil edebilmesi için, evlenme tarihinde kişinin ayırt etme gücünden yoksun olduğunu gösterir rapor ile tespit edilmesi gerektiği, evlenme tarihinden önce düzenlenen raporun bu hususu ispat için yeterli olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evlenme sırasında akıl hastalığı nedeniyle ayırt etme gücünden yoksun olan eşin, hastalığının remisyon döneminde olması nedeniyle, diğer eşin açtığı mutlak butlanla evliliğin iptali davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının evlenme anında akıl hastalığı ve ayırt etme gücü noksanlığı bulunduğu, remisyonun ise tam iyileşme anlamına gelmediği, TMK m. 147/2'nin tam iyileşmeyi şart koştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Epilepsi hastası olduğunu beyan eden sanığın, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığına ve bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalıp azalmadığına ilişkin TCK'nın 32. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda rapor alınmasına gerek olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın epilepsi hastası olup olmadığının ve bu hastalığın fiil sırasında cezai ehliyetini etkileyip etkilemediğinin tespiti için uzman görüşü alınmasının zorunlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı boşanma davalarında, erkeğin akıl hastalığına dayalı boşanma talebinin reddedilmesi üzerine istinaf ve temyiz incelemesi yapılması.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı-davacı kadın hakkında alınan sağlık kurulu raporlarında, akıl hastalığının ortak hayatı çekilmez hale getirip getirmediği ve hastalığın geçmesine olanak bulunup bulunmadığı hususlarında açıklama bulunmaması ve bu nedenle raporun 4721 sayılı Kanun'un 165. maddesi kapsamında hüküm vermeye elverişli olmaması gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kurulması nedeniyle temyiz edilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten öldürmeye teşebbüs suçundan dolayı ceza sorumluluğunun tam olup olmadığına ilişkin Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden alınan raporun yeterliliği ve Adli Tıp Kurumundan ayrıca rapor alınması gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın akıl sağlığı ile ilgili resmi sağlık kuruluşundan alınan raporun hükme esas alınmaya yeterli nitelikte olduğu, sanık ve müdafiinin rapora itiraz etmediği, adli sicil kaydında akıl hastalığına ilişkin hükümlerin uygulanmadığı ve akıl hastalığı ile ilgili mutlaka Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gibi bir zorunluluğun bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Akıl hastası olduğu kabul edilen sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezalarının TCK'nın 32/2-son ve 57/1. maddeleri uyarınca akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak mı uygulanması yoksa TCK'nın 50/3. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara mı çevrilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın akıl hastası olduğuna ilişkin alınan raporun çelişkili olması ve hüküm kurmak için yeterli bulunmaması, sanığın cezai sorumluluğunun olup olmadığı ve akıl hastalığının derecesinin tespiti için Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Akıl hastası olan mağdure ile cinsel ilişkiye giren sanığın eyleminin TCK'nın 416/1. maddesinde düzenlenen "akıl hastalığı bulunan bir kimsenin ırzına geçme" suçunu mu yoksa 416/son maddesinde düzenlenen "reşit olmayanla rızasıyla cinsel ilişkiye girme" suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin akıl hastalığı nedeniyle eyleme rıza gösterme ehliyetinin bulunmadığı, sanığın mağdure ile uzun süre aynı evde yaşaması nedeniyle bu durumu bilmesi gerektiği ve Adli Tıp raporunda mağdurenin akıl hastalığının hekim olmayanlarca anlaşılamayabileceğinin belirtilmesinin sanığın bu durumu bilmediği anlamına gelmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kadının akıl hastalığı nedeniyle açılan boşanma davasında, sağlık kurulu raporunun boşanma için yeterli olup olmadığı ve davalı kadına maddi-manevi tazminat ödenip ödenmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sağlık kurulu raporu ile davalı kadının akıl hastalığının evlilik birliğini çekilmez hale getirdiğinin tespit edilmiş olması, davalı tarafından sunulan diğer delillerin aksini ispatlayamaması ve davada boşanmaya sebep olan olayın davacı erkeğe isnat edilemeyecek olması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı erkeğin akıl hastalığı nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale gelip gelmediği ve bu nedenle boşanmaya karar verilip verilemeyeceği ile kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyada bulunan iki rapor arasında davalı erkeğin akıl hastalığının tedavi ile iyileşip iyileşmeyeceği konusunda çelişki bulunduğu ve bu çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek, davalı erkek lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru bulunmayıp, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı erkeğin akıl hastalığı nedeniyle boşanma davasının kabul edilip edilmeyeceği, fer'i talepler ve ziynet alacağı davasında hükmedilen hususların infaza elverişli olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının akıl hastalığına ilişkin sağlık kurulu raporunun Yargıtay denetimine elverişli bulunmaması ve ziynet alacağı davasında hükmedilen ziynetlerin değerlerinin ayrı ayrı belirtilmemesi nedeniyle infaza elverişli hüküm kurulmaması gözetilerek, mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.