Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aksine İspat”
- Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında kadın eşin ziynet alacağı talebinin ispatı ve davalı erkeğin ziynetlerin bir kısmının evlilik birliği içinde harcandığı savunmasının ikrar niteliğinde olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ziynet eşyalarının kadın eşe ait kişisel mal olduğu, erkeğin ziynetlerin evlilik birliği içerisinde harcandığı yönündeki beyanının delil ikamesi niteliğinde olmadığı ve ispat yükünü değiştirmediği, kadının ziynetlerin varlığını ispatlaması gerektiği, ancak erkeğin ziynetlerin harcandığına dair ikrarının kısmi ikrar niteliğinde olduğu ve bu kısım için ispat yükünün kadından kalktığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadın eşin ziynet eşyası talebine ilişkin davada ispat yükünün kimde olduğu ve buna bağlı olarak davanın ispatlanıp ispatlanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ziynet eşyalarının kadın eşe ait kişisel mal olduğu ve olağan olarak kadının zilyetliğinde bulunduğu, bu durumun aksini iddia eden erkek eşin ziynetleri iade etmemek üzere aldığını veya tükettiğini ispatlaması gerektiği, dosyada bu yönde ispat bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya devredilen hisse senetleri bedelinin tahsili istemine ilişkin davada ispat yükünün kimde olduğu noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınır mal satışında, aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça, teslim ile bedelin ödenmesinin aynı anda gerçekleştiği karinesi gözetilerek, satışın veresiye yapıldığını iddia eden davacının bu iddiasını ispatlaması gerektiği, dolayısıyla ispat yükünün davacı tarafta olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Türk Medeni Kanunu'nun 166/4. maddesine dayalı boşanma davasında, reddedilen önceki boşanma davası kararının kesinleşmesinden sonraki üç yıllık süre içinde ortak hayatın yeniden kurulmadığının ispat yükünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 166/4. maddesinde düzenlenen boşanma koşullarından "ortak hayatın yeniden kurulmadığı" olgusunun ispat yükünün, bu olguya dayanarak boşanma talebinde bulunan davacıya ait olduğu, davalının davaya cevap vermemiş olmasının bu ispat yükünü değiştirmeyeceği, davacının da bu konuda delil sunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya verilen çeklerin yenileme sözleşmesi kapsamında bedelsiz olarak iade edilip edilmediği ve ispat yükünün hangi tarafta olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı alacaklının, çeklerin bedelsiz iade edildiğini ispatlayamaması ve çeklerin borçluya iadesinin borcun ödendiğine dair karine teşkil etmesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından ayıplı ifa nedeniyle açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, davacının ispat yükümlülüğü kapsamında mahkemece istenen bilirkişi inceleme giderinin niteliği ve miktarının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıdan talep edilen bilirkişi inceleme masraflarının, HMK’nın 283. maddesi uyarınca belirlenecek bilirkişi ücreti ve giderleri kapsamında değerlendirilmesi, belirlenen miktarın ise davanın konusuyla orantılı ve makul olması gerektiği, aksi halde mahkemece HMK'nın 30/1. maddesi uyarınca gereksiz yargılama giderlerinden kaçınılması ilkesi gereğince yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulup makul bir ücret belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Alışveriş merkezi otoparkında meydana gelen hırsızlık olayında, çalındığı iddia edilen eşyaların miktarının davacı tarafından ispat edilip edilmemesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacının gerçek zararından sorumlu olduğu ve hırsızlık olayı tarihinde araçta bulunduğu iddia edilen eşyaların miktarının ispat yükünün davacıya ait olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdare ile yüklenici arasında imzalanan mıcır üretim sözleşmesinin feshinin haklı olup olmadığı, fesih halinde kesin teminatın iadesi gerekip gerekmediği ve yüklenicinin üretip idarece kullanıldığı iddia edilen malzemenin bedelinin ödenmesi gerektiği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 47/2-a maddesi gereğince, işin süresinde bitirilmemesine dayalı fesih için idarenin en az 10 gün süreli ihtar göndermesi gerektiği, ancak ek süre verilmesinin bu ihtar şartını sağladığı, davalının fesihte haklı olduğu ve kesin teminatın iadesine karar verilmesinin hatalı olduğu, ayrıca yüklenici tarafından üretilen ve idarece kullanıldığı iddia edilen malzemenin miktar ve bedelinin tespiti için eksik inceleme yapıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı ve istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılarca, aralarında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmayan davacı şirket ile süregelen ticari ilişkiden doğan borçların tamamının ödendiği savunularak, davacı şirketin icra takibine yapılan itirazın iptali talebinin reddine ilişkin kararın temyiz incelemesinde direnme kararının verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacı şirket ile aralarındaki ticari ilişkiyi kabul edip, bundan doğan tüm borçların vaktinde ödendiğini savunmasıyla ispat yükünün davalılara geçtiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Resmi araç satış senetlerinde bedelin tamamen ödendiği beyan edilmesine rağmen, davalının satış bedelinin daha yüksek olduğunu ve bu bedelin ödendiğini iddia etmesi üzerine, ispat yükünün kimde olduğu ve davanın kabul edilip edilmemesi gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının resmi satış senetlerinde bedelin tamamen alındığı yönündeki beyanına rağmen, davalının satış bedelinin farklı olduğunu iddia etmesi ve bunu ispatlayamaması, satış sözleşmesindeki beyanın aksi yöndeki iddiayı ispat yükümlülüğü davalıya yüklediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının davalı bankadan kredi kullandığını ve haksız kesinti yapıldığını iddia ederek yapılan kesintilerin iadesini talep ettiği davada, davacının, kullandığını iddia ettiği kredilere ilişkin sözleşmeleri ve kesintilere ilişkin belgeleri HMK’nın 119/f maddesi uyarınca sunmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde kesinti yapıldığı iddia edilen kredi sözleşmeleri, kullanılan kredilerin türü, tarihi ve kredi miktarları belirtilmiş olup, davacı davalı bankanın kayıtlarına da delil olarak dayanmış ise, davalı bankanın, kredi verilmesi için zorunlu ve belgeli masrafları ispatlaması gerektiği gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan icra takibine karşı açılan menfi tespit davasında, senetlerdeki imzaların davacıya ait olmadığı iddiasının ispat yükünün kimde olduğu ve mahkemenin imza incelemesi yapma yükümlülüğü hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kambiyo senetlerindeki imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden tarafın, yani senedi elinde bulunduran ve icra takibine girişen alacaklının ispat yükünü taşıdığı, davacıya imza incelemesi için kesin süre verilmesinin icapsız davet niteliğinde olduğu ve mahkemenin HMK 211. maddede belirtilen usule göre imza incelemesi yapması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.