Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Alt İşletim Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: Haczedilen araç muayene istasyonundaki mallar üzerinde istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişinin, bu malların kendisine ait olduğunu ispat edip edemediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Üçüncü kişinin, araç muayene istasyonunun işleticisi olduğu, haczedilen malların mülkiyetinin kendisinde bulunduğuna dair sözleşme ve faturalar sunduğu, borçlu firma ile mal kaçırma amacıyla danışıklı işlem yapıldığına dair bir delil bulunmadığı gözetilerek istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların, yap-işlet-devret modeline uygun kira sözleşmesinin feshedilmesine rağmen taşınmazları haksız olarak kullanmaya devam etmeleri nedeniyle tazminat ödeme yükümlülüğünün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yap-işlet-devret sözleşmesinin, taraflarca belirlenen şartların gerçekleşmemesi nedeniyle kendiliğinden feshedildiği, davalıların taşınmazları kullanmalarına olanak sağlayan geçerli bir hukuki sebebin bulunmadığı ve bu nedenle haksız işgalden kaynaklanan tazminat ödemesiyle yükümlü oldukları gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesindeki düzenleme uyarınca bakım ve onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, bu durumda 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinde öngörülen sınırlamaların uygulanmayacağı ve davalı ile alt işverenler arasında geçerli bir alt işverenlik ilişkisi kurulduğu gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının davalı işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca üretim tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, davacının yaptığı işin uzmanlık gerektirmesi ve alt işverenlik ilişkisinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesindeki muvazaa hallerine uymaması gözetilerek, davacının davalı işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağına ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının davalı asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca, üretim tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, bu durumda 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinde öngörülen sınırlamalara tabi olmaksızın asıl işin alt işverene verilebileceği, dolayısıyla davalı ile alt işverenler arasında geçerli bir alt işverenlik ilişkisi kurulduğu ve davacının davalı asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi mi, yoksa muvazaalı bir işçi temini ilişkisi mi olduğu ve buna bağlı olarak davacının davalı asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine göre üretim tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, davacının yaptığı işin uzmanlık gerektiren bir iş olduğu ve davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yap-işlet-devret modeli ile ihale edilen Sabuncubeli Tüneli inşaatı sözleşmesinin, idare tarafından feshedilmesinin haklı olup olmadığı, fesih nedeniyle yüklenicinin müspet ve menfi zarar ile kâr kaybı taleplerinin ve idarenin yükleniciden kaynaklanan zararlarının olup olmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin büyük ortağı ve garantörü olan şirketin iflas erteleme talebinde bulunması, işçilik alacaklarının ödenmemesi, müşavirlik ücretlerinin ödenmemesi ve işin durdurulması gibi hususlar, kredi sözleşmesinde ve yap-işlet-devret sözleşmesinde öngörülen temerrüt halleri kapsamında değerlendirilerek, idarenin fesih hakkını kullandığının tespiti ve bilirkişi raporlarının yetersizliği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının davalı idare yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, belediye şirketinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla yürütülmesinde yasal bir engel bulunmadığı, işçilerin bir ihale bittikten sonra yeni dönem ihalesini alan alt işverende çalışmaya devam etmesinin tek başına muvazaa karinesi oluşturmayacağı, davacının çağrı merkezi hizmeti dışında başka bir işte çalıştırıldığına dair bir bilgi de bulunmadığı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) nezdinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulmasının muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyelerin yardımcı işleri ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürebileceği, davacının yaptığı çağrı merkezi işinin yardımcı iş niteliğinde olduğu, işçilerin bir ihale bittikten sonra yeni dönem ihalesini alan alt işverende kesintisiz çalışmasının ve asıl işveren tarafından işin yürütümü ile ilgili bazı talimatların verilmesinin tek başına muvazaa sonucunu doğurmayacağı, bu kapsamda önceki dönem için muvazaa tespit edilmesinin sonraki dönem için de muvazaa bulunduğu anlamına gelmeyeceği, davacının İBB nezdindeki çalışma dönemi için taraflar arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, belediye iştirakinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla yürütülmesinin yasalara uygun olduğu, ayrıca önceki dönemde muvazaa tespit edilmiş olmasının sonraki dönemler için otomatikman muvazaa varlığını göstermediği, dolayısıyla davalı belediye ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının belediye şirketinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürülebilmesine yasal bir engel bulunmadığı, işçilerin önceki dönemde aynı işverenin farklı bir alt işvereninde çalışmış olmasının tek başına muvazaa karinesi oluşturmadığı, davacının çağrı merkezi hizmeti dışında başka bir işte çalıştırıldığına dair bir bilgi de bulunmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.