Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ana Babalık Yetkisi”
- Uyuşmazlık: Küçük çocuğun evlat edinilmesi için ana babanın rızasının tespiti davasında, anne babanın daha sonra rızalarını geri çekmelerinin hukuki sonucu uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Küçüğün anne ve babasının, evlat edinmeye rıza gösterdiklerini beyan eden dilekçelerinden sonra verdikleri, rızalarını geri çektiklerini bildiren dilekçelerinin geçerli olduğu ve mahkemenin bu durumu dikkate alarak davanın reddine karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı olduğu ve buna göre görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, çocuk ile baba arasında evlilik dışında doğduğu için kurulmamış soybağının tespiti davası niteliğinde olduğu ve bu tür davalara 4787 sayılı Kanun'un 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesi'nin bakması gerektiği gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararına ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde doğan çocuğun babalığının reddi davasının anne tarafından açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 286. ve 291. maddeleri uyarınca soybağının reddi davasının baba veya çocuk tarafından açılabileceği, annenin bu davayı açma hakkının bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların murisi olan kişinin babasının nüfus kaydında kim olarak yer alması gerektiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, babalık davası değil nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında her türlü delile başvurulabileceği ve mahkemenin doğru sicil oluşturma yükümlülüğü olduğu gözetilerek, DNA testi yaptırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalıların gerçek babalarının kendilerinin babası olduğunu iddia ederek nüfus kayıtlarının düzeltilmesi talebiyle açtıkları davanın, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi mi yoksa soybağının reddi davası mı olduğu ve hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacının babasının nüfusuna yanıltıcı beyanla kaydedildiğinin iddia edilmesi ve bunun düzeltilmesinin talep edilmesi nedeniyle davanın nüfus kayıt düzeltme davası niteliğinde olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Babalık davasında, Adli Tıp Kurumu raporuna dayanılarak verilen babalığın tespiti kararına karşı yapılan istinafın reddinin temyiz incelemesidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının DNA raporunun düzenlenmesi sırasında usulsüzlük iddiaları ve suç duyurusunda bulunması nedeniyle, anne, çocuk ve davalının aynı anda birlikte DNA örneği vererek yeniden Adli Tıp Kurumu üst kurulundan rapor alınması gerekirken, mevcut DNA örneklerinin incelenmesiyle yetinilerek hüküm kurulmasının usule aykırı olması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Müteveffa eşinin nüfus kaydında yer alan ve önceki eşinden olduğu iddia edilen çocuğun gerçekte eşinin çocuğu olmadığı iddiasıyla açılan davanın, soybağının reddi mi yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı olduğu ve hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava, müteveffa eş ve önceki eşinin çocuğu gibi nüfusa kayıtlı kişinin gerçekte onların çocuğu olmadığı iddiasıyla açıldığı ve baştan yanlış kaydın düzeltilmesi talep edildiğinden, nüfus kaydının düzeltilmesi davası niteliğinde olduğu ve asliye hukuk mahkemesinde, nüfus müdürlüğünün katılımıyla görülmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Babalık davası sonucunda babalığı kesinleşen davalının, çocuğuyla ilgilenmemesi nedeniyle kişilik haklarına saldırıda bulunup bulunmadığı ve manevi tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının babalık görevlerini yerine getirmemesinin haksız fiil ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı, manevi tazminat koşullarının oluşmadığı ve davalının DNA testi istemesinin savunma hakkı kapsamında olduğu gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Reşit olmayan çocuğun, babası tarafından mahkeme kararıyla değiştirilen soyadını, reşit olduktan sonra tekrar değiştirmek için dava açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Soyadının şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olduğu ve reşit olmayan çocuğun babası tarafından açılan soyadı değişikliği davasının, çocuğun reşit olduktan sonra kendi adına dava açma hakkını engellemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Reşit olmayan çocuğun babası tarafından mahkeme kararıyla değiştirilen soyadının, çocuk reşit olduktan sonra tekrar değiştirilmesi talebinin, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1-b maddesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Soyadının şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğu ve reşit olmayan çocuğun babası tarafından açılan davanın çocuğun hak arama özgürlüğünü engellememesi gerektiği gözetilerek, reşit olduktan sonra açılan soyadı değişikliği davasının Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1-b maddesindeki "aynı konuya ilişkin ancak bir kere dava açılabilir" hükmüne tabi olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.