Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ana Hakkı”
- Uyuşmazlık: Kat maliklerinin, ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hâle getirilmesi, müdahalenin önlenmesi ve yönetim planının bazı maddelerinin iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yönetim planı değişikliğinin iptali davalarında, kurulacak hükmün tüm kat maliklerinin hukukunu ilgilendirdiği ve bu nedenle pasif husumetin tüm kat maliklerine yöneltilmesi gerektiği, ayrıca mahkemece, yönetim planınca bağımsız bölüm malikine tanınan kullanım hakkının ana taşınmazda projeye aykırılık yapma hakkı vermeyeceği gözetilerek aykırılıklarla ilgili detaylı inceleme yapılması gerekirken eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin TMK 713/2. maddesindeki "ölmüş" ibaresini iptal etmesinden sonra, bu maddeye dayalı tapu iptali ve tescil davalarında kazanılmış hak iddiasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve kazanılmış hakları etkilemeyeceği, davacının 20 yıl malik sıfatıyla zilyetliğinin Anayasa Mahkemesi kararından önce gerçekleştiği ve TMK 713/5 uyarınca mülkiyeti kazandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Rücuen tazminat davasında zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ve rücu davası açma hakkının ne zaman doğduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Rücu hakkının, başkasının borcunu ödeyen kişinin, ödediği miktarı haksız fiil failinden talep edebilme hakkı olduğu ve bu hakkın, tazminatın ödendiği tarihte doğduğu, dolayısıyla zamanaşımı süresinin de ödeme tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kat malikleri arasında, yönetim planındaki ortak alan kullanımına ilişkin hükmün iptali ve mimari projeye aykırı imalatların eski hâle getirilmesi ile müdahalenin önlenmesi talepleri.
Gerekçe ve Sonuç: Yönetim planı hükmünün tüm kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmünde olduğu ve değiştirilmesi için kat maliklerinin beşte dördünün oyuna ihtiyaç duyulduğu, ayrıca yönetim planındaki özgüleme hükmünün sadece kullanım hakkı vereceği, ana gayrimenkule ait mimari proje üzerinde değişiklik yapma hakkı vermeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapulu bir taşınmaz üzerinde, malikin 20 yıl önce ölmüş olması nedeniyle TMK m.713/2’ye dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından 20 yıllık zilyetlik süresinin ve diğer kazanma koşullarının Anayasa Mahkemesi'nin TMK m.713/2'deki "ölmüş" ibaresini iptal etmesinden ve yürürlüğünü durdurmasından önce gerçekleştiği, bu nedenle davacı lehine kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bağ-Kur’un sigortalı hak sahiplerine ödediği ölüm aylığının peşin değerini sorumlu kişiden rücuen isteyebilmesi için açtığı davada, 10 yıllık zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi.
Gerekçe ve Sonuç: 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu’nun 63. maddesinde düzenlenen rücu hakkının, halefiyet değil, kanundan doğan bir rücu hakkı olduğu ve zamanaşımının bu hakkın doğduğu yani masrafların yapıldığı ve aylığın bağlanıp onaylandığı tarihten itibaren başlayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işletme tarafından, davacının maliki olduğu taşınmazın bir kısmının araç park yeri olarak kullanılmak suretiyle haksız müdahalede bulunulup bulunulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından davacının taşınmazına asfalt dökme ve düzenleme işlemlerinin yapılmadığının ve davalının, araçların park etmesini teşvik eden bir fiilinin olmadığının tespit edilmesi, davalının taşınmazdan yararlanma iradesinin ispatlanamaması ve mülkiyet hakkına müdahalesinin kanıtlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, davacının 4721 sayılı TMK'nın 713/2. maddesine dayanarak ileri sürdüğü olağanüstü zamanaşımı yoluyla mülkiyet kazanımı iddiasının, Anayasa Mahkemesi'nin "ölmüş" ibaresini iptal eden kararından önceki 20 yıllık zilyetlik süresiyle kazanılmış hak olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanmasından önceki 20 yıllık zilyetlik süresi ile olağanüstü zamanaşımı şartlarını davacı lehine sağlamış olmasının kazanılmış hak doğurduğu, bu nedenle Anayasa Mahkemesi'nin TMK m.713/2'deki "ölmüş" ibaresini iptal kararının davacıya uygulanamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takipte, kredi sözleşmesinin uyarlanmasına ilişkin mahkeme kararı ile belirlenen miktarın ipoteğin paraya çevrilmesi işleminde gözetilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin borç ipoteğinde, borç ilişkisinden doğan alacağın teminat altına alındığı, paraya çevirme anında geçerli bir alacağın varlığının rehin hakkının kullanılması için zorunlu olduğu, bu halde hakkın kullanılmasında ipoteğin alacağa bağlılığının mutlak olduğu ve ipoteğin dayanağı olan Destek Kredisi Sözleşmesi’nin uyarlanması sonucu belirlenen miktarın ipoteğin temelini oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinde kararlaştırılan cezai şart nedeniyle yapılan ödemenin, cezai şartın geçersizliği nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri alınıp alınamayacağı ve zamanaşımı süresinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir sözleşmeye dayanması ve uyuşmazlığın da bu sözleşmeden kaynaklanması sebebiyle, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin değil, sözleşme hukuku kurallarının uygulanması ve zamanaşımının da buna göre belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.