Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Araç Güvenliği”
- Uyuşmazlık: Sigorta şirketinin, kasko sigortası kapsamında ödediği bedeli, aracın çalınmasında kusurlu olduğu iddia edilen güvenlik şirketinden rücuen talep edebilmesi için, halefiyet hükümleri mi yoksa genel hükümler mi uygulanacağı ve bu kapsamda güvenlik şirketinin kusurunun belirlenmesi için yeterli inceleme yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sigorta şirketinin, sigorta poliçesi kapsamı dışında bir ödeme yapması halinde halefiyet hükümlerine dayanarak rücu davası açamayacağı, ancak sigortalının zarar sorumlusuna karşı olan dava hakkını temlik almış ise alacağın temliki hükümlerine göre talepte bulunabileceği, somut olayda ise sigorta şirketinin böyle bir temlik aldığı, dolayısıyla yerel mahkemenin, davalı güvenlik şirketinin kusuru, tarafların müterafik kusuru ve sözleşme hükümleri gibi hususları genel hükümlere göre değerlendirmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacı bankanın para nakil aracından çalınan paraların kaybından dolayı oluşan zararda kusur oranlarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların bankanın para nakil talimatına aykırı hareket ederek, paraları araçtaki kasaya koymayıp, aracı terk ederek yemeğe gitmeleri ve bu ihmallerinin hırsızlığa sebebiyet vermesi nedeniyle oluşan zararda kusurlu oldukları, davacı bankanın ise işten ayrılan personelden aracın anahtarını teslim almaması nedeniyle kısmen kusurlu olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın işlediği eylemin meşru savunma veya meşru savunmada sınırın aşılması kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, kendisine ve arkadaşına zarar vereceği düşüncesiyle yere doğru ateş eden maktule karşı, kendisine yönelmiş bir saldırı olmamasına rağmen ateş ederek öldürmesi nedeniyle meşru savunma veya meşru savunmada sınırın aşılması hükümlerinin uygulanamayacağı, eylemin haksız tahrik altında kasten öldürme suçu oluşturacağı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazasından kaynaklanan tazminat davasında, işverenin iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alma yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı ve kazada kusurunun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, işverenin iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygun davranıp davranmadığının ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunup bulunmadığının, 6331 sayılı Kanun’un öngördüğü koşullar da gözetilerek, uzman bilirkişi raporu ile tespiti gerektiği, alınan mevcut raporun ise bu hususları kapsamlı bir şekilde incelemediği ve denetime elverişli olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden işçinin mirasçılarının açtığı maddi tazminat davasında, işverenin iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerini ihlal edip etmediği ve illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, işverenin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 4, 5 ve 10. maddeleri ile ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alıp almadığı, kaza ile ölüm arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı, müteveffanın bünyesel faktörlerinin iş kazasının oluşumunda etkisi olup olmadığı hususları kapsayacak şekilde, işyeri hekimi, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı ve bir kardiyoloğun da yer alacağı üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten öldürme suçunu meşru savunma veya meşru savunmada sınırın aşılması hükümleri kapsamında işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, kendisine ve çalışanlarına yönelik bir saldırı olmadığı halde, daha önceki bir tartışma nedeniyle öfke ve kızgınlıkla hareket ederek maktulü öldürdüğü, bu nedenle eyleminin meşru savunma veya sınırın aşılması kapsamında değerlendirilemeyeceği, haksız tahrik altında kasten öldürme suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın ehliyetsiz olarak kullandığı çalıntı motosikletle yaptığı kaza nedeniyle trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokma suçunun, kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı bakımından tehlike meydana getirebilecek şekilde aracın iradi olarak sevk ve idare edilmesi ile oluşacağı, sanığın ehliyetsiz olması ve kaza yapmasının tek başına bu suçu oluşturmayacağı, ayrıca ehliyetsiz araç kullanmanın idari yaptırım gerektiren bir kabahat olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın alkollü araç kullanmak suretiyle trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kaza anında 155 promil alkollü olduğunun tespit edilmesi, kazaya neden olması ve bu durumun güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğini göstermesi nedeniyle, alkolün etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen araç kullanmak suretiyle trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Satın alınan araçta seyir halindeyken radyatöre taş gelmesi sonucu oluşan arızanın, aracın ayıplı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Araçtaki radyatörü koruyacak parçanın bulunmamasının, aracın güvenlik zafiyeti yaratan bir gizli ayıp olarak değerlendirilmesi ve bu eksikliğin donanım farklılığı olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak davalının diğer itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın banka zimmeti suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suçu işlediğine dair şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, suça konu paranın sanık tarafından zimmete geçirildiği veya sanığın işbirliği ile çalındığı hususunda yeterli kanıt olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmünün bozulması ve beraatine karar verilmesi onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.