Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Araç Tescili”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında iki ayrı araçla ilgili olarak düzenlenen sahte belgeler nedeniyle iki ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın iki ayrı araca ait sahte belgeleri farklı zamanlarda kullanmaya başladığı ve resmî belgede sahtecilik suçunun seçimlik hareketlerinden kullanma fiilini her bir araç için ayrı ayrı ve farklı zamanlarda gerçekleştirdiğinin anlaşılması, ayrıca suçların mağdurunun kamu olması ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için suçların aynı mağdura karşı işlenmesi şartının gerçekleşmemesi gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Resmi şekle uygun olarak satışı yapılan motorlu aracın trafik tescil kaydı alıcı üzerine geçirilmediği halde, satıcının açtığı mülkiyetin alıcıya geçtiğinin tespiti davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Resmi şekle uygun araç satış sözleşmesiyle aracın mülkiyetinin alıcıya geçtiği, tescil kaydının bildirici nitelikte olduğu ve davacıların tescil kaydı için idari yollara başvurmaları gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elli yedi kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasında, havayolu şirketinin hissedarı, eğitim müdürü ve kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ile genel müdür yardımcısının taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan kusur ve sorumluluklarının bulunup bulunmadığı; uçakta görev yapan bir pilotun olaydan sonra verdiği ifadede yalan tanıklık suçunu işleyip işlemediği; Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının görevlerini kötüye kullanıp kullanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Havayolu şirketinin hissedarının şirketin tüm faaliyetleriyle bizzat ilgilenip karar alma mekanizmasına müdahale etmesi, uçaktaki hayati arızaları bildiği hâlde uçağın kiralanmasında belirleyici rol oynaması, kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ve genel müdür yardımcısının ise uçağın teknik durumunu kontrol etme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle kazanın oluşumunda asli ve tali kusurlu oldukları; eğitim müdürünün pilotların eğitimlerinin eksik verilmesi nedeniyle kazada kusurlu olduğu; pilotun verdiği ifadenin teknik raporlarla çelişmesi ve gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu, Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının ise şirketin uçuş ruhsatını iptal etmeyerek görevlerini kötüye kullandıkları gerekçesiyle yerel mahkeme kararları kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte vekaletname ile devredilen aracın mülkiyetinin tespiti davasında, alıcının iyiniyetli olması ve bedelin iadesi koşulunun aranıp aranmayacağı ile hükümle birlikte aracın tesciline karar verilip verilemeyeceği hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesi gereğince, araç satışlarında resmi şekilde düzenlenen sözleşmenin geçerlilik koşulu olduğu, sahte vekaletname ile yapılan satışın bu koşulu karşılamadığı ve davalının iyiniyetli olsa dahi mülkiyeti kazanamayacağı, ayrıca mahkemenin idari bir işlem olan trafik kaydına tescile karar veremeyeceği gözetilerek direnme kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasko sigortası kapsamındaki tam hasarlı aracın hurda tescil belgesi olmadan tazminat ödenip ödenemeyeceği ve aracın hurdasının akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Kasko sigortasında aracın tam hasar durumunda, sigortacının hasar anındaki sigorta değerini ödemek zorunda olduğu, sigortalının talebi olmadıkça aracın hurdasını sigortalının uhdesinde bırakıp hurda bedelini tazminattan düşemeyeceği ve 237 sayılı Taşıt Kanunu'nun 13. maddesi uyarınca işlem yapılarak aracın tasfiye edileceğinin bildirilmesinin hurda tescil belgesi ibraz yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haczedilen ve yediemin olarak sanığa teslim edilen araçların, ihale ile satılıp tescil edildikten sonra sanık tarafından teslim edilmemesi nedeniyle muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun oluşup oluşmadığı, oluşması halinde verilen cezanın miktarının ve adli para cezasının belirlenmesinde usul hatası bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yedieminlik görevinin, hacizli malın fiilen teslim edilmesine kadar devam ettiği, araçların ihale ile satılıp tescil edilmesinin yedieminlik görevini sona erdirmediği, sanığın araçları teslim etmeyerek muhafaza görevini kötüye kullandığı, verilen hapis cezasının suçun maddi unsuru ve failin kastının ağırlığı gözetildiğinde orantılı olduğu ve adli para cezasının belirlenmesinde sanığın ekonomik durumunun değerlendirildiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından hile yoluyla elinden çıkarıldığını iddia ettiği aracın mülkiyetinin tespiti ve tescil kaydının düzeltilmesi istemiyle açılan davada, mahkemenin verdiği tescil kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Motorlu araç tescilinin idari bir işlem olması ve mahkemenin idareyi işlem yapmaya zorlayamaması, ayrıca 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nda tapu sicilindeki gibi bir sicile güven ilkesinin bulunmaması ve mahkemenin bu durumda mülkiyetin tespitine karar vermekle yetinmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararındaki "aracın kaydının davacı adına tesciline" ifadesi "aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine" şeklinde düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, hile yoluyla aracının elinden çıkarıldığını iddia ederek açılan davada, aracın mülkiyetinin tespiti ve adına tescili istemi ile açılan davanın kabulü üzerine, davalı tarafından yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Motorlu araçların tescil işleminin idari bir işlem niteliğinde olması ve adli yargı yerinin idareyi işlem yapmaya zorlayıcı karar verememesi, ayrıca 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nda taşınmazlara ilişkin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’ndaki gibi sicile güven ilkesinin olmaması ve mahkemelere bu şekilde bir yetki ve görev verilmemesi gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına, bölge adliye mahkemesi kararının ise kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sahte sürücü belgesi ile yapılan araç satış sözleşmesinin geçersizliği ve akabinde aracın mülkiyetinin kimde olduğunun tespiti ile yoksun kalınan kira gelirlerinin tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Araç satış sözleşmesinin sahte sürücü belgesi ile yapılması sebebiyle geçersiz olduğu, bu nedenle davalının aracı iyiniyetle iktisap etmiş olsa dahi mülkiyetin kendisine geçmeyeceği ve davacının açtığı davanın kabulünün davalının ödediği araç bedelinin iadesi koşuluna bağlı olmadığı gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile yapılan araç satışının hile nedeniyle geçersizliği ve aracın mülkiyetinin tespiti davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu aracın davacının elinden davalıların hileli eylemleri ile ve rızası dışında çıktığı, dolayısıyla davalıların iyi niyetli olup olmadığının ve sicile güven ilkesinin önem taşımadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin aracı davacıya ait olduğuna dair tespit kararı vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: İhalenin feshine karar verilen bir araç satışında aracın mülkiyetinin kimde olduğu ve feshin sonuçları uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İhalenin feshedilmesine rağmen, ihale ile aracı alan kişinin emin sıfatıyla zilyet konumunda olduğu ve iyiniyetli üçüncü kişilere yaptığı satışın geçerli olduğu gözetilerek, araç üzerindeki tescilin iptali ve bedel istemine ilişkin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.