Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Asıl Borç”
- Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iptal edilen yaşlılık aylığının, mahkeme kararıyla tekrar bağlanıp ödenmesi üzerine, ödenen aylıklar için faiz talebinde bulunabilmek için faiz hakkının ayrıca saklı tutulup tutulmadığının ve bu konuda araştırma yapılıp yapılmayacağının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlar Hukuku'nda asıl borcun sona ermesiyle fer'i hakların da sona ereceği ilkesi ve faiz hakkının saklı tutulmadığı veya hal-i kabirden anlaşılmadığı durumlarda faiz talebinde bulunulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin temsilcisi tarafından imzalandığı iddia edilen 30.09.2003 tarihli sözleşmenin aslının sunulmaması, ancak davalının cevap dilekçesinde imzanın temsilcisi tarafından atıldığını belirtmesi ve temsilcinin tanık beyanında imzasını ikrar etmesi karşısında, sözleşmenin niteliği de gözetilerek, anılan sözleşmeye itibar edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, grup şirketlerinden birinin borcunu üstlendiğine dair 30.09.2003 tarihli sözleşmenin, davalının temsilcisi tarafından imzalandığının kabul edilmesi ve borcun üstlenilmesi sözleşmesinin geçerliliği için özel bir şekil şartı aranmaması gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı sözleşmesine eklenen teminat beyanının kefalet mi yoksa garanti sözleşmesi mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme metnindeki ifadeler, teminat verenin şahsi menfaatinin bulunmaması, teminatın belirli bir kişiye yönelik olması ve asıl borç ilişkisine bağlılık gibi unsurlar değerlendirilerek, teminat beyanının kefalet sözleşmesi niteliğinde olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haricî olarak düzenlenen taşınmaz satış sözleşmesinde kararlaştırılan cayma akçesinin cezai şart mı yoksa bağlanma parası mı olduğu ve sözleşmenin geçersizliği nedeniyle cayma akçesinin talep edilip edilemeyeceği hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapulu taşınmazların satışına ilişkin sözleşmelerin resmi şekilde yapılmasının zorunlu olduğu, aksi halde geçersiz sayılacağı ve taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin şekil şartına uyulmaksızın harici olarak yapıldığından geçersiz olduğu, dolayısıyla geçersiz sözleşmede yer alan cayma akçesine ilişkin hükümlerin de geçersiz olacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Su ürünleri satış sözleşmesinin feshi nedeniyle, geç teslimat ve başka firmaya satış yapılması sebebiyle talep edilen cezai şartların hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın ifaya ekli ceza niteliğinde olduğu, davacının mal teslimlerini çekincesiz kabulü ile cezai şart talep hakkından feragat ettiği ve sözleşmenin fesih tarihinden sonraki satışlara ilişkin cezai şartın talep edilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının müteselsil kefil olduğu kredi sözleşmesi kapsamında hesabına konulan blokenin kaldırılması talebinin reddine ilişkin temyiz incelemesi sonucu bozulan yerel mahkeme kararına karşı direnme kararının onanıp onanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kefil olduğu kredi sözleşmesinin 6098 sayılı TBK'nın yürürlüğe girmesinden önce düzenlenmiş olması sebebiyle genel işlem koşullarına ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı, davalı bankanın asıl borçlunun aracına koyduğu rehnin kaldırılması karşılığında aldığı 16.000 TL'yi asıl borçlunun diğer borçlarına mahsup etmesinin 818 sayılı BK m. 500/1 gereğince teminatın kefilin zararına azaltılması niteliğinde olduğu ve bu nedenle davacının hesabına konulan blokenin kaldırılması gerektiği gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İfaya ekli cezai şart içeren bir sözleşmede, taşınmazın teslimi sırasında ihtirazı kayıt konulmaksızın teslim alınması halinde, cezai şartın talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İfaya ekli cezai şartın talep edilebilmesi için, sözleşmede aksi kararlaştırılmadığı sürece, ifanın çekincesiz kabul edilmemiş olması ve gecikmiş ifanın ihtirazı kayıtla kabul edilmesi gerektiği, somut olayda ise taşınmazların ihtirazı kayıt ileri sürülmeksizin teslim alındığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı bayinin, bayilik sözleşmesi süresince eksik LPG alımı nedeniyle, sözleşme eki satış taahhütnamesinde öngörülen cezai şartı ödeyip ödemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, bayinin sözleşme süresince eksik alımlarına rağmen eksik alıma ilişkin herhangi bir ihtarname göndermeyip, bayilik ilişkisini devam ettirmesi ve ürün bedellerini ihtirazı kayıt koymadan kabul etmesiyle cezai şart hükmünden zımnen feragat ettiği ve bu durumun davalı bayide haklı bir güven oluşturduğu, davacının bu tutumuyla çelişen şekilde sözleşme sonunda cezai şart istemesinin çelişkili davranış yasağına aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı akaryakıt dağıtım şirketinin, davalı bayi ile arasındaki akaryakıt alım taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, uzlaşma tutanağıyla cezai şart talebinde bulunma hakkını saklı tutsa da, ifaya eklenen cezai şartın talep edilebilmesi için, her yıl için ayrı ayrı ihtarname çekmesi veya akaryakıt teslimatlarını ihtirazi kayıtla yapması gerektiği, davacı tarafından bu hususların yerine getirilmediği ve davalının son sözleşme döneminde taahhüt edilen miktardan daha fazla akaryakıt aldığının tespit edilmesi gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından süresinden önce feshedilen sözleşme nedeniyle davalının cezai şart talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede davacı tarafından fesih halinde cezai şart öngörülmediği ve davacı tarafından cihazların iade edildiği gözetilerek, davacının fatura bedeli için borçlu olmadığının tespitine ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bayilik sözleşmesinin eki taahhütnamede, davalının haklarını geriye dönük kullanmamasının feragat sayılmayacağına dair hüküm bulunmasına rağmen, davalının yıllık ürün alım taahhüdüne uymayan davacıya ihtirazi kayıt koymadan ürün vermeye devam etmesinin cezai şarttan zımnen feragat anlamına gelip gelmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Taahhütnamede davalının haklarını kullanmamasının feragat sayılmayacağı açıkça belirtildiğinden ve sözleşme serbestisi gereğince tarafların cezai şart talep etmek için ihtirazi kayda gerek olmadığını kararlaştırabilecekleri gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.