Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Asliye Ticaret Mahkemesi”
- Uyuşmazlık: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesinden önce açılmış ticari davada, sonradan kurulan ticaret mahkemesinin görevli olup olmadığına ilişkin yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 22/2. maddesi uyarınca yargı yeri belirlenmesi için iki mahkemenin de yetkisizlik kararı vermesi gerektiği halde, dosyada sadece Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yetkisizlik kararı bulunduğu ve Ortaca 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararının gönderme kararı niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimler ve Savcılar Kurulu kararıyla yeni Asliye Ticaret Mahkemesi kurulması sonrasında, önceden açılmış ticari davanın hangi mahkemede görülüp sonuçlandırılacağı konusunda yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HSK Genel Kurulu kararında derdest dosyaların devrine ilişkin bir hüküm bulunmaması ve davanın yeni mahkemenin kuruluş tarihinden önce açılmış olması gözetilerek, davanın eski mahkeme olan Serik 2. Asliye Hukuk (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif yönetim kurulu başkan ve üyelerinin zimmet ve görevi ihmal yoluyla kooperatifi zarara uğrattıkları iddiasına dayalı tazminat davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte görevli mahkemenin Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) olduğu, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun yeni asliye ticaret mahkemesi kurulmasına ilişkin kararında derdest davaların devrine ilişkin bir hüküm bulunmadığı gözetilerek, Pınarbaşı Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muğla ilinde Asliye Ticaret Mahkemesi kurulmasıyla, daha önce Asliye Hukuk Mahkemesi'nde Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görülen derdest bir davanın hangi mahkemede görülmeye devam edeceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HSK’nın 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında derdest dosyaların devrine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, davanın Asliye Ticaret Mahkemesi kurulmadan önce açıldığı ve görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu gözetilerek, davanın Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görülmeye devam etmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Dava tarihinden önce asliye ticaret mahkemesinin kurulmamış olması ve 6335 sayılı Kanun'un geçici 9. maddesi gereğince 6102 sayılı TTK'nın göreve ilişkin hükümlerinin dava açıldıktan sonra yürürlüğe girmesinden dolayı, davanın dava açıldığı tarihte yürürlükte olan hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile yeni asliye ticaret mahkemeleri kurulması ve mevcut mahkemelerin yargı çevrelerinin yeniden belirlenmesi sonrasında, bu karardan önce asliye hukuk mahkemelerince asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla görülmekte olan derdest davaların yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerine devredilip devredilmeyeceği hususunda bölge adliye mahkemeleri daireleri arasında oluşan görüş ayrılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kanuni hakim ilkesi gereğince, her davanın açıldığı tarihte geçerli olan yasal düzenlemelere göre kurulmuş mahkemede görülmesi gerektiği, yeni asliye ticaret mahkemelerinin kurulmasına ilişkin kararda derdest davaların devrine dair bir hüküm bulunmadığı ve bu durumun Anayasa'nın 37. maddesinde düzenlenen kanuni hakim güvencesi ilkesine aykırılık oluşturacağı değerlendirilerek, derdest davaların yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerine devredilmeyerek, açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam edilmesi gerektiği yönünde karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici sıfatına sahip bir kart hamilinin kredi kartı borcundan dolayı banka tarafından açılan davada görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.02.2007 tarihli ve 2007/19-50 E.- 2007/50 K. sayılı kararı gözetilerek, tüketici sıfatına sahip kart hamillerine karşı bankalar tarafından açılan davalarda asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna, davaya bakma görevinin İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne ait olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 22/2. maddesi uyarınca olumsuz yetki uyuşmazlığının tespiti için iki mahkemenin de yetkisizlik kararı vermesi ve kararların kesinleşmesi gerektiği, somut olayda ise sadece bir mahkemenin yetkisizlik kararı verdiği gözetilerek yargı yeri belirleme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil davalarında, tarafların tacir olması halinde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Asliye Ticaret Mahkemesi mi olduğu hususunda bölge adliye mahkemesi hukuk daireleri arasında oluşan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın niteliği gereği birden fazla Yargıtay dairesinin görev alanına girmesi ve bu nedenle Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 5235 sayılı Kanun'un 35. maddesinde belirtilen "ilgili hukuk dairesi" olarak kabul edilemeyeceği, dolayısıyla bir başka Yargıtay Hukuk Dairesini bağlayıcı biçimde uyuşmazlığın giderilmesinin mümkün olmadığı değerlendirilerek uyuşmazlığın giderilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında görevli/yetkili mahkemenin Kadıköy Asliye Ticaret Mahkemesi mi yoksa Kartal Asliye Hukuk Mahkemesi mi olduğu hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Mülga 6762 sayılı TTK ve 6100 sayılı HMK hükümleri uyarınca, asliye ticaret ve asliye hukuk mahkemeleri arasında yetki değil işbölümü ilişkisi bulunduğu, taraflarca iş bölümü itirazında da bulunulmadığı ve İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin (Kadıköy Asliye Ticaret Mahkemesi) yetki alanı Kartal ilçesini de kapsadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak esas incelemesi yapılmamış diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı davasına asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi bakmakla görevli olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası'na ilişkin uyuşmazlıklara dair davaların, 6102 sayılı TTK'nın 4/1-a maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliğinde olduğu ve TTK'nın 5/1 maddesi uyarınca asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihleri arasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Kanun'un 44/2. maddesindeki HUMK’ya yapılan atfın HMK’nın ilgili maddesine yapılmış sayılacağı ve HMK’da asliye ticaret mahkemelerinin görevine ilişkin bir düzenleme yer almadığı, ticaret mahkemelerinin görevinin 6102 sayılı TTK'nun 5. maddesinde düzenlendiği, TTK'nun 4/1-f maddesinde ise bankalara ilişkin uyuşmazlıklarda tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu hususları değerlendirilerek, uyuşmazlığa konu davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.