Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Avukatlık Kanunu”
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanığın, boşanma davasında müvekkili tarafından kendisine verilen ve aslını görmediği sahte doktor raporunu onaylayarak mahkemeye sunması eyleminin, Avukatlık Kanunu'nun 56/3. maddesinde düzenlenen "aslı olmayan belgeyi onaylama" suçunu mu yoksa TCK'nın 257. maddesinde düzenlenen "görevi kötüye kullanma" suçunu mu oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatın, kendisine tevdi edilen belgenin aslını saklaması ve istemesi halinde ibraz etmesi gerekirken, sahte olduğu anlaşılan raporun aslını görmeden ve muhafaza etmeden, fotokopisini onaylayarak mahkemeye sunmasının ve bu eylemiyle katılanın mağduriyetine neden olmasının, görevinin gereklerine aykırı davranmak suretiyle kişilerin mağduriyetine neden olan kamu görevlisinin cezalandırılmasını öngören Avukatlık Kanunu'nun 56/3. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketle danışmanlık sözleşmesi imzalayan davacının, sözleşme kapsamında görevlendirdiği avukatların haksız azilleri ve istifa nedeniyle vekalet ücreti ile danışmanlık ücretinin tahsili isteminin hukuki geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile davacı danışman arasında imzalanan sözleşme ve buna bağlı olarak davacı avukatlarla kurulan vekalet ilişkilerinin, Avukatlık Kanunu'nun avukatlık mesleğine tekel yetkisi tanıyan 35/1. ve çıkar karşılığı iş getirmeyi yasaklayan 48. maddelerine aykırı olması ve sözleşme kapsamı dışında kalan taşınmazların kamulaştırılması işlemi nedeniyle ücret talebinin de emredici kanun düzenlemesine aykırı olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı kısmen kabulüne ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Vekalet ücretine ilişkin sözleşmenin geçersiz sayılması halinde uygulanacak Avukatlık Kanunu hükmünün belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekalet ücretine ilişkin sözleşmenin geçersiz sayılması halinde, hukuki yardımın başladığı tarihteki Avukatlık Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği ve mahkemenin bu hususu değerlendirmediği gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketle danışmanlık sözleşmesi imzalayan davacının, sözleşme kapsamında görevlendirdiği avukatların vekalet ücretlerine hak kazanıp kazanmadığı ve sözleşmenin geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile davacı danışman arasında imzalanan sözleşme ve buna bağlı olarak davacı avukatlarla kurulan vekalet ilişkilerinin Avukatlık Kanunu'nun 35/1 ve 48. maddelerine aykırı olarak geçersiz olduğu, bu nedenle davacı avukatların ücret taleplerinin mümkün olmadığı ve bozma kararına uyulması gerektiği gözetilerek, asıl ve birleşen davaların reddine, ihtiyati tedbirin kaldırılması istemiyle açılan birleşen davanın ise daha önce kesinleşmesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın vekâlet ücretine mahsuben fazladan aldığı iddia edilen para için zamanaşımının ne zaman başlayacağı ve davalının zamanaşımı def'inin yerinde olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, vekil edenin hesap sormasını beklemeden hesap verme yükümlülüğü bulunduğu ve vekil edenin alacağın varlığından ancak vekilin hesabı vermesi veya yargılama sonucuyla haberdar olabileceği gözetilerek, zamanaşımının mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlamasına karar verilmesi nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın, müvekkilinin davacı ile anlaşarak davadan feragat etmesi üzerine, avukatlık ücret sözleşmesine göre hak ettiği ücreti davacıdan 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesi gereğince talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 05.10.2018 tarihli ve 2017/6 E., 2018/9 K. sayılı içtihadı birleştirme kararına göre, Avukatlık Kanunu’nun 165. maddesinde düzenlenen müteselsil sorumluluk hallerinin, avukat ile müvekkili arasındaki avukatlık ücret sözleşmesine göre ödenmesi gereken akdi vekâlet ücretini kapsamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamu iktisadi teşebbüsünde çalışan avukatlara ödenen vekalet ücretlerinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 146. maddesindeki limitlere tabi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 146. maddesinin kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan avukatlara ödenecek vekalet ücretlerine ilişkin özel bir düzenleme içermesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'ndaki değişikliğin bu özel düzenlemeyi ortadan kaldırmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haksız azil nedeniyle vekalet ücretinin miktarının tespiti ve uygulanacak Avukatlık Kanunu hükmünün belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin davacı avukatı haksız olarak azlettiği, taraflar arasında yazılı bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunmadığı ve vekaletnamenin verildiği tarihte yürürlükte olan 4667 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesi uyarınca, ücretin davanın açıldığı tarihteki taşınmaz değeri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek Daire kararının onanmasına, tarafların karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.