Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ayni Hak Kaybı”
- Uyuşmazlık: Sahte nüfus cüzdanı kullanılarak yapılan tapu devri işleminin iptalinden sonra, tapuyu devralan kişinin uğradığı zarardan Devletin sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının tutulmasından doğan kusursuz sorumluluğun, sahte belge kullanımından kaynaklanan zararı kapsamadığı ve zarar ile tapu sicil memurunun eylemi arasında illiyet bağının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından satın alınan konutun ayıplı olması sebebiyle açılan onarım talebi davasında arabuluculuk şartının aranıp aranmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının talebinin taşınmaz mülkiyetinde değişikliğe yol açacak nitelikte olmadığı ve 6502 sayılı Kanun'un 73/A maddesi kapsamında arabuluculuk şartının aranması gereken haller arasında bulunduğu gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kira kaybı giderim talebiyle açılan davada, davalı lehine usulü kazanılmış hak oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kira kaybı giderimi talebinin daha önce görülüp kesinleşen nefaset farkı davasından tefrik edildiğini ve bu konuda ayrıca bir karar verilmediğini, davacının asıl dosyadaki beyan ve işlemlerinin davalı lehine usulü kazanılmış hak doğurmayacağını, bu nedenle davanın reddine ilişkin direnme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu gözeterek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararı ile iptali nedeniyle uğranılan zararın TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin açılan davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi uyarınca Devletin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk türünde olduğu, bu sorumluluğa dayalı tazminat davaları için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden mülga 818 sayılı BK’nın 125. maddesindeki 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, bu süre hesabında tapu iptal kararının kesinleştiği tarihin esas alınması gerektiği ve somut olayda davanın bu sürenin dolmasından sonra açıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 1946 yılında yapılan orman kadastrosu sınırları içinde kalan ve daha sonra orman rejimi dışına çıkarılan taşınmazın, 2924 sayılı Yasa gereğince yapılan kullanım kadastrosunda beyanlar hanesine tasarruf edenin ismi yazılarak Hazine adına tescil edildikten sonra, zilyetliğin devralınması halinde, yeni zilyedin kütüğün beyanlar hanesindeki eski zilyet adına olan şerhin iptalini ve kendi adına değiştirilmesini isteyip isteyemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinden sonra zilyetliğinin devredildiği, kütüğün beyanlar hanesindeki şerhin ayni hak niteliğinde olmayıp kişisel hak niteliğinde olduğu ve bu şerhin tapu sicilinden ayrı olarak alınıp satılamayacağı veya değiştirilemeyeceği, 2924 sayılı Yasanın 11/3. maddesinin kadastro çalışmaları sırasında tasarruf edenlerin isimlerinin beyanlar hanesine yazılmasını öngördüğü, davacının kadastro tespitinden sonra zilyetliği devraldığı için tasarruf eden olarak kabul edilemeyeceği ve bu nedenle şerhin iptali talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanması gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hacizli olarak satın alınan bir taşınmaz üzerindeki haczin, tebliğ tarihinin düzeltilmesi nedeniyle kaldırılmasının ardından, alacaklının talebiyle eski tarihle tekrar haciz konulup konulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hacizli taşınmazı satın alan kişinin haczin hukuki sonuçlarına katlanması gerektiği, tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin icra mahkemesi kararının bozulmasının alacaklı lehine hak doğurduğu ve icra işlemlerinin eski haline getirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sahte vekaletname ile yapılan taşınmaz satış işlemi nedeniyle tapu kaydının iptal edilmesi sonucu davacının uğradığı zararın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca Hazineden tazmini isteminin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tapu kaydına güvenerek taşınmazı satın aldığı ve sahte vekaletname nedeniyle tapu kaydının iptaliyle zarara uğradığı, 4721 sayılı Kanun'un 1007. maddesi gereğince Hazinenin bu zarardan sorumlu olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu sicilindeki yüzölçümü hatasından kaynaklanan tazminat davasında, davacının dava konusu taşınmaz üzerinde fiilen bir zarara uğrayıp uğramadığı ve Devletin tazmin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydındaki yüzölçümü hatasına rağmen, davacının taşınmazın zeminindeki fiili kullanım alanında bir değişiklik olmadığı ve gerçekte bir zarar meydana gelmediği, ayrıca davacının tapu kaydındaki hatayı fark edebilecek konumda olduğu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltme davası açmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İrtifak hakkı kamulaştırmasında, taşınmaz üzerinde bina bulunması halinde, bedeli hesaplarken, binanın değer düşüklüğünün de dikkate alınıp alınmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İrtifak hakkının, taşınmazın tamamı üzerinde yük teşkil etmesi ve bölünmez olması sebebiyle, taşınmaz üzerinde bina bulunması halinde irtifak bedeli, zemin ve binaların toplam değeri esas alınarak hesaplanacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.