Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Banka Yöneticilerinin Sorumluluğu”
- Uyuşmazlık: TMSF tarafından atanan banka yöneticileri aleyhine açılan tazminat davasında, davalıların pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve davanın 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 24/6. maddesi uyarınca Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) karşı açılmış sayılıp sayılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 24/6. maddesinin, TMSF tarafından atanan banka yöneticileri aleyhine açılan davaların TMSF'ye karşı açılmış sayılacağını ve 5020 sayılı Kanun değişikliğinden önceki düzenlemede "açılmış ve açılacak davalar" ifadesinin dar yorumlanmaması gerektiği gözetilerek, davanın TMSF'ye karşı açılmış sayılması ve husumetin TMSF'ye yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin çalışanı tarafından sahte talimatla çekilen kredi nedeniyle bankanın sorumluluğunun ve müterafik kusurunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankaların bir güven kurumu olması ve müşterilerini sahteciliklere karşı koruma yükümlülüğü altında bulunması, davalı bankanın sahte faks talimatıyla çekilen kredide gerekli özeni göstermediği ve hafif kusurundan sorumlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı eski yöneticilerin, davacı şirkete kullandırdıkları teşvik kredisi sebebiyle şirketi zarara uğratıp uğratmadığı ve bu zararın tespiti için gerekli delillerin bilirkişi incelemesine yeterli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin defterleri sunulmamış olsa dahi, banka tarafından sunulan gider çizelgeleri, projeye uygunluk belgeleri ve harcamalara dair faturalar ile Bakanlık kayıtları gibi diğer delillerin de bilirkişi incelemesine konu edilmesi ve yatırım teşvik kredisi konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından incelenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı banka yöneticileri ve personelinin, dava dışı bir şirkete verilen krediler nedeniyle bankanın zarara uğratıldığı iddiasıyla açılan tazminat davasında, bankanın zararının olup olmadığı ve davalıların sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların kredi tahsislerinde kanuna, banka teamüllerine ve bankacılık kurallarına uygun davrandıkları, yeterli teminat aldıkları, borçlu şirketin borcunu yapılandırarak ödediği ve bankanın bir zararının olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı bankanın, kredi kullandırılmasında gerekli dikkat ve özeni göstermedikleri iddiasıyla banka yöneticilerine karşı açtığı tazminat davasında, davacının alacağını temlik etmesinin dava ehliyetine etkisinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı bankanın zarara uğratıldığı iddiasıyla yöneticiler aleyhine açtığı tazminat davasında, davacının alacağını temlik etmesi ve bu temlik kapsamında dava konusu tazminat alacağının da yer alması nedeniyle dava ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı usulden reddetme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Usulsüz kredi kullandırılması nedeniyle bankanın uğradığı zararın, banka yöneticilerinden tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kredi tahsis ve kullandırım kararının bankacılık uygulamaları açısından basiretsizlik olarak nitelendirilemeyeceği ve oluşan zararın bankacılık faaliyetinin doğal riskleri arasında yer aldığı gözetilerek, davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif hesabından yetkisiz çekim yapılması nedeniyle bankaya karşı açılan itirazın iptali davasında, bankanın ve kooperatifin kusur oranlarının belirlenmesi ve bankanın sorumluluğunun kapsamı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın yetki belgesinin süresini kontrol etmeden ödeme yaparak kusurlu davrandığı, ancak davacı kooperatifin de gerekli bildirimlerde bulunmayarak ve hesabını kontrol etmeyerek zarara katkıda bulunduğu, bu sebeple mahkemece belirlenen kusur oranının ve bankanın sorumluluk kapsamının dosya kapsamına uygun olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Usulsüz kredi kullandırımı nedeniyle banka zarara uğratıldığı iddiasıyla banka yöneticileri ve çalışanlarına karşı açılan tazminat davasında, davalıların sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki bilirkişi raporları ve diğer delillerin, kredi kullandırılmasında usulsüzlük olmadığını, bankacılık mevzuatına ve teamüllerine uygun hareket edildiğini göstermesi ve davacıların aksini ispatlayamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının direnme yoluyla onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Banka yöneticileri ve çalışanlarının usulsüz kredi kullandırmaları nedeniyle bankanın uğradığı zararın tahsili istemine ilişkin sorumluluk davasında, Daire'nin bozma kararına karşı yapılan karar düzeltme talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin, 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesinde sayılan karar düzeltme hallerinden hiçbirini içermemesi ve Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebepler gözetilerek reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Bankanın hakim hissedarları ve yöneticileri tarafından gerçekleştirilen bir dizi kredi kullandırma, avans verme ve teminat mektubu düzenleme işlemlerinin zimmet suçunu oluşturup oluşturmadığı ve bu suçtan dolayı sanıklar hakkında eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine Müsteşarlığının bankanın hakim hissedarlarına ait şirketlere kredi kullandırılmaması yönündeki talimatlarına rağmen, sanıkların banka kaynaklarını zimmet kastıyla bu şirketlere aktardıkları, kredilerin geri ödenmeyeceğinin bilinmesine rağmen temdit edildiği, yeterli ve gerçek bir teminat alınmadığı, verilen kredilerin banka zararıyla sonuçlandığı, tüm bu hususların dosya kapsamından anlaşıldığı ve ek bir araştırma gerektirmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararına konu hükmünün Özel Dairece incelenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı banka yöneticileri ve personelinin, dava dışı bir şirkete verilen krediler nedeniyle bankanın zarara uğratıldığı iddiasıyla sorumluluklarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi'nin, davalıların kredi tahsis işlemlerinde kusur ve ihmallerinin tespit edilememesi ve işlemlerin mevzuata uygunluğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.