Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bedel Tesbiti”
- Uyuşmazlık: Hazine arazisi üzerinde irtifak hakkı bedellerinin tespiti ve bu bedellere kati teminat farkı eklenip eklenemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İrtifak hakkı bedelinin, sözleşme ve ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca günün rayiç bedeli üzerinden belirleneceği, davacının eski kiracı olması sebebiyle %10 indirim uygulanmasının uygun olduğu, ancak birleşen davalara konu dönemlerdeki bedelin, asıl davada belirlenen bedele ÜFE/TÜFE oranlarının uygulanması suretiyle hesaplanması gerekirken hatalı değerlendirme yapıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin asıl dava yönünden kararı onanmış, birleşen davalar yönünden ise bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dava dilekçesinde tescil talebinde bulunulmasına rağmen, kamulaştırılan taşınmazın tescili yerine yola terkin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan taşınmazın, tahsis edildiği kamu hizmeti gereği (yol) sicile kaydı gerekmeyen bir niteliğe dönüştüğü ve özel mülkiyete konu olmaktan çıktığı, bu nedenle 3402 sayılı Kadastro Kanunu ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca tapu kaydından terkin edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, murislerine ait taşınmaza yol yapımı nedeniyle kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla açılan bedel tahsili davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın daha önce kamulaştırıldığı, davacıların murisinin de dahil olduğu malikler tarafından açılan bedel tezyidi davasının kesinleştiği ve icra takibi ile bedellerin ödendiği, dolayısıyla kamulaştırmasız el atma iddiasının yerinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmaz kıyaslaması yoluyla taşınmaz bedellerinin tespitinde ve kamulaştırmasız el atılan kısmın bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan arsa vasfındaki taşınmazın bedelinin tespitinde, emsal kararlar ve bilirkişi raporundaki değerlendirmeler dikkate alınmadan hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca arsa vasfındaki taşınmazın değerinin belirlenmesinde emsal satışlar, vergi beyan değeri gibi objektif kıstasların ve aynı kamulaştırma kapsamındaki diğer taşınmazlara ilişkin kesinleşmiş bedellerin gözetilmesi gerektiği, mahkemece bu hususlara uyulmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, taşınmazın arsa niteliğinde olduğu kabulüyle emsal karşılaştırılması yoluyla değer tespitinde ve belirlenen bedelin davalı idareden tahsiline karar vermesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, taşınmazın arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespitinde ve belirlenen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, kadastral parsel olan dava konusu taşınmazın değerinin belirlenmesinde, emsal olarak kullanılan imar parsellerinden kaynaklı olarak düzenleme ortaklık payı (DOP) kesintisi yapılıp yapılmayacağı noktasında yaşanan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastral parsel, emsalin ise imar parseli olması ve emsal taşınmazdan DOP kesintisi yapılmış olması nedeniyle, dava konusu taşınmazın değerinin belirlenmesinde de emsalden yapılan DOP kesintisine benzer oranda bir kesinti yapılması gerektiği, aksi halde davanın konusunu oluşturan taşınmazın değerinin olduğundan yüksek belirleneceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro parseli olan ve Haliç Düzenleme Alanı'nda kalması nedeniyle imar uygulaması yapılması mümkün olmayan bir taşınmazın değerinin belirlenmesinde, imar parselinin emsal alınması nedeniyle dava konusu taşınmazdan DOP (Düzenleme Ortaklık Payı) kesintisi yapılıp yapılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değeri emsal incelemesine göre belirlenirken, emsal taşınmazın imar parseli olması ve dava konusu taşınmazın kadastro parseli olması sebebiyle oluşan değer farkının DOP kesintisi ile giderilmesi gerektiği, ancak Haliç Düzenleme Alanı gibi özel bir durumun varlığı ve taşınmazda terkin edilmemiş vakıf şerhi bulunması nedeniyle Özel Daire bozma kararına ek olarak bu hususların da değerlendirmeye alınması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin kamulaştırmasız el atma nedeniyle, daha önce açılan davada saklı tutulan bedelin tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında görülüp kesinleşen önceki davada tespit edilen bedel esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısmi kamulaştırma sonucu arta kalan taşınmazda değer kaybı olup olmadığı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay Özel Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arta kalan kısmın geometrik durumu ve yüzölçümü gözetildiğinde kamulaştırma nedeniyle değer kaybı oluşacağı, ziraat türü ve tarımsal işletme tekniğinin değişmeyeceği ve değer kaybının bulunmadığı yönündeki azınlık görüşüne karşılık, çoğunluk görüşüyle benimsenmeyerek Özel Daire bozma kararına uyulması gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 1988 tarihli imar uygulaması sırasında, davacıların mirasbırakanının paydaşı olduğu 183 ve 325 parsel sayılı taşınmazların özel parselasyona konu olup olmadığı, bedelsiz olarak yola terk edilip edilmediği ve bedelsiz terkin kabulü halinde 325 parseldeki DOP kesintisinin bedeline hükmedilmesinin gerekip gerekmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: 2981/3290 sayılı Kanun’un 10/c maddesine dayanılarak yapılan imar uygulaması sırasında DOP haricinde yapılan fazla kesintinin yasal dayanağı bulunmadığı ve mülkiyet hakkına kamulaştırmasız el atma niteliğinde olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.