Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Birden Fazla Kişi Tarafından Tehdit”
- Uyuşmazlık: Cezaevinde çıkan yangında iki tutuklu/hükümlünün ölümünden sorumlu tutulan infaz koruma başmemurunun eyleminin olası kastla işlenmiş ihmali davranışla öldürme suçunu mu yoksa bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ölenlerin yangın çıkarma tehdidini ciddiye almamasının ve yangına müdahale etmemesinin mesleğinin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık oluşturduğu, ancak ölenleri öldürme amacıyla hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı ve ölenlerin yangını söndürecekleri beklentisiyle hareket ettiği gözetilerek, eyleminin bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçunu oluşturduğuna karar verilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkla birlikte yargılanan diğer sanıkların beraat etmesi halinde, sanığın birden fazla kişi tarafından birlikte tehdit suçundan cezalandırılıp cezalandırılamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay yerinde bulunmamasına ve birlikte yargılandığı kişilerin beraat etmesine rağmen, katılan ve tanıkların olay yerinde birden fazla kişinin tehditte bulunduğu beyanları ve bu kişilerin sanığın talimatı ile hareket ettiklerinin anlaşılması nedeniyle, sanığın azmettirme suretiyle birden fazla kişi tarafından birlikte tehdit suçuna iştirak ettiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların mağdura yönelik eylemlerinin silahla tehdit suçu yanında mala zarar verme suçunu da oluşturup oluşturmadığı, diğer sanıkların suça iştirak şeklinin ne olduğu ve birden fazla kişi tarafından birlikte silahla tehdit suçunun oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların mağdura yönelik eylemlerinde tehdit amacıyla mala zarar verme kastının bulunduğu, diğer sanıkların suça müşterek fail olarak katıldığı ve eylemin birden fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirildiğinden TCK'nun 106/2-a ve 106/2-c maddelerinin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdurlara yönelik silahla tehdit eylemlerinin tek bir fiil mi yoksa birden fazla fiil mi oluşturduğu ve mağdur ...'i telefonla tehdit suçunun zincirleme suç olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aynı yer ve zamanda, aynı suç işleme kararıyla, birbirini takip eden söz ve davranışlarla mağdurları tehdit etmesi eylemlerinin hukuken tek bir fiil oluşturduğu, bu nedenle TCK'nın 43/2. maddesindeki aynı neviden fikri içtima hükümlerinin uygulanması gerektiği, ayrıca mağdur ...'i telefonla tehdit ettiği iddiasının ise şüphe boyutunda kalması nedeniyle sanığın bu suçtan beraat etmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Nitelikli cinsel saldırı suçundan mahkumiyetine karar verilen sanıklar hakkında TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Birden fazla kişinin aynı mağdura karşı aynı zamanda ve mekânda nitelikli cinsel saldırı eyleminde bulunmasının hukuki anlamda tek bir fiil oluşturduğu, zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için gerekli olan fiil çokluğunun ve farklı zaman unsurunun bulunmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı silahlı çatışma olayında mağdur sanıkların eylemlerinin nitelikli kasten yaralama mı yoksa nitelikli tehdit suçu mu oluşturduğu ve mağdur sanıklardan birinin yaralama eylemini doğrudan kastla mı yoksa olası kastla mı işlediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdur sanıkların eylemlerinin, havaya veya yere ateş etme imkânları varken doğrudan hedef alarak birkaç metre mesafeden ateş etmeleri ve neticede mağdurların yaralanması nedeniyle nitelikli kasten yaralama suçunu oluşturduğu, ayrıca mağdur sanıklardan birinin husumetlisi ile aynı araçta bulunan diğer mağduru da görüp etkili mesafeden birden fazla kez ateş etmesinin doğrudan kastla işlendiğinin kabulüyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin basit tehdit suçunu mu yoksa kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle işlenen nitelikli tehdit suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, katılana ait e-mail adresini bilerek ve bu adrese gönderilen mesajların IP adresi tespit edilebilirken, kimlik bilgilerini içermeyen ve iş arkadaşının hesabından gönderilen maillerle tehditte bulunmasının TCK'nın 106/2-b maddesinde düzenlenen "kişinin kendisini tanınmayacak hale koyması" veya "imzasız mektup" ile işlenen nitelikli tehdit suçunun unsurlarını oluşturmadığı, eylemin basit tehdit suçuna uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli iş göremezlik oranının %10'un altında tespit edilmesi halinde, davacının Sosyal Güvenlik Kurumu'na karşı açtığı tespit davasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, iş kazaları sonucu oluşan toplam iş göremezlik oranının %10'u aşması halinde sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanabileceği, ayrıca tespit edilecek oranın işverene karşı açılabilecek tazminat davasında da etkili olacağı ve Kurum işleminin iptali talebini de içermesi nedeniyle hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davası kapsamında, sürekli iş göremezlik oranının tespiti için ayrıca açılan tespit davasında, davacının hukuki yararının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sürekli iş göremezlik oranının tespiti, hem ileride sigortalıya bağlanacak gelirlerin belirlenmesi hem de işverene karşı açılacak tazminat davası yönünden önem arz ettiğinden ve ayrıca açılan tespit davasıyla Kurum'u da bağlayacak kesin hüküm etkisi olan bir karar elde edileceğinden, davacının hukuki yararının olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sürekli iş göremezlik oranının %10'un altında tespit edilmesi halinde, Sosyal Güvenlik Kurumu aleyhine açılan tespit davasında davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sürekli iş göremezlik oranının %10’un altında olması halinde sürekli iş göremezlik geliri bağlanamaması, davacının tespit davası açma menfaatini ortadan kaldırmayacağı, ayrıca %10’un altındaki iş göremezlik oranlarının ileride bir araya gelmesiyle %10’u aşması durumunda sürekli iş göremezlik geliri bağlanabileceği ve iş kazası tazminatı davasında iş göremezlik oranının tespiti talebinin Kurumu bağlamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan meslekte kazanma gücü kaybı oranının %4 olarak tespiti için açılan tespit davasında davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazası nedeniyle meslekte kazanma gücü kaybı oranının %10'un altında olsa dahi, ileride meydana gelebilecek diğer iş kazalarıyla birlikte bu oranın %10'u aşması halinde sürekli iş göremezlik geliri elde edilebileceği ve ayrıca, tazminat davasında hüküm altına alınacak tazminat miktarını doğrudan etkileyeceği gözetilerek davacının hukuki yararının bulunduğu kabul edildiğinden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan meslekte kazanma gücü kaybı oranının %10'un altında olması halinde, Sosyal Güvenlik Kurumu'na karşı açılan tespit davasında hukuki yararın bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazası geçiren sigortalının, meslekte kazanma gücü kaybı oranı %10'un altında olsa dahi, ileride oluşabilecek hak kayıplarını önlemek ve tazminat davasında kayıp oranının belirlenmesinde kesinlik sağlamak amacıyla Sosyal Güvenlik Kurumu'na karşı tespit davası açmakta hukuki yararının bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.