Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Borçlar Kanunu m.125”
- Uyuşmazlık: Serbest muhasebecilik hizmetinden kaynaklanan ücret alacağı için yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında uygulanacak zamanaşımı süresi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin vekalet akdi niteliğinde olduğu ve vekalet akdinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinin işlemden kaldırılmasının zamanaşımını kesme etkisini ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinin işlemden kaldırılmasının takibin sona erdiği anlamına gelmediği, takibin derdest kaldığı ve bu nedenle zamanaşımının kesilme etkisinin devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan manevi tazminat davasında zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Manevi tazminat taleplerinde zamanaşımı, olayın gerçekleştiği tarihte işlemeye başladığı ve Borçlar Kanunu'nun 125. maddesinde belirlenen 10 yıllık sürenin davacı tarafından aşılmış olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sözleşmede temlik yasağı bulunmasına rağmen, davadan sonra alacağın temlik edilip edilemeyeceği ve temlik alanın davaya devam edip edemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede temlik yasağı bulunması halinde, davadan sonra alacağın temliki halinde HMK’nın 125. maddesi uygulanarak temlik alanın davaya devam edebileceği, ancak davalının sözleşmedeki temlik yasağını ileri sürmesi durumunda temlik alanın alacağın varlığını ispatlaması gerektiği, aksi halde davanın reddedileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yapı denetim sözleşmesinden kaynaklanan hizmet bedeli alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yapı denetim hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarda on yıllık zamanaşımı süresinin işleyeceği ve Borçlar Kanunu madde 125 hükmü gereğince, işin bitim tarihinden dava tarihine kadar geçen sürede zamanaşımı süresinin dolduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın vekâlet ücretine mahsuben fazladan aldığı iddia edilen para için zamanaşımının ne zaman başlayacağı ve davalının zamanaşımı def'inin yerinde olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, vekil edenin hesap sormasını beklemeden hesap verme yükümlülüğü bulunduğu ve vekil edenin alacağın varlığından ancak vekilin hesabı vermesi veya yargılama sonucuyla haberdar olabileceği gözetilerek, zamanaşımının mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlamasına karar verilmesi nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın mal kaçırdığı iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasında, davalının HMK m. 124/4 uyarınca davaya dahil edilip edilemeyeceği ve davanın esastan reddine karar verilip verilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, vekaletname tarihinden dava açma tarihine kadar geçen sürede davalıların kimlik bilgilerini tespit edebilecek imkânı varken, davayı mirasçı olmayan bir kişiye karşı açmasının HMK m. 124/4'te düzenlenen kabul edilebilir bir hata olarak değerlendirilemeyeceği, bu nedenle de yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın davalı oğullarına yaptığı taşınmaz satışlarının muvazaalı olup olmadığı, tapu iptali ve tesciline veya bedele hükmedilip hükmedilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, muvazaalı olduğu iddia edilen temliklerle edindikleri bazı taşınmazları yargılama sırasında üçüncü kişilere devretmiş olmaları nedeniyle, davacıların HMK m.125'teki seçimlik hakları doğrultusunda davaya devam hususunda bir beyanda bulunmalarının sağlanmaması usuli eksiklik olarak değerlendirilerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasında, davaya konu taşınmazın bir kısmının yargılama sırasında devredilmesi nedeniyle, sonradan davaya dahil olan kişinin iyiniyetli olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Vekil tarafından vekalet görevinin kötüye kullanıldığı ve ilk alıcının da bu hususta kötü niyetli olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı; ancak, taşınmazın bir kısmının yargılama sırasında devralan kişinin iyiniyetli olup olmadığının tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı ve tanık dinlenilmediği gözetilerek, bu kısma ilişkin karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.