Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“CMK m. 307”
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisinin bulunup bulunmadığı ve bulunması halinde sanıklar hakkında usulüne uygun açılmış bir kamu davasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisini düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın verildiği fiille aynı fiilden dolayı sanıklar hakkında daha sonra kamu davası açılmasının CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulu'nca verilen bozma kararına karşı, ilk derece mahkemesince direnme kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 307/4. maddesinde "Yargıtay'dan verilen bozma kararına bölge adliye veya ilk derece mahkemesinin direnme hakkı vardır" hükmünün yer almasından hemen sonra "direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir" ibaresinin yer alması, direnme hakkının sadece Yargıtay dairelerinin kararlarına özgü olduğunun anlaşılması, Ceza Genel Kurulu'nun itiraz üzerine verdiği bozma kararlarının, Özel Daire'nin değil doğrudan Genel Kurul kararı olması, Genel Kurul’un itiraz nedenleri ve görüşleriyle bağlı olmaksızın itiraza konu hükmü tüm yönleriyle inceleyip karara bağlama yetkisine haiz olması ve yerel mahkemelerin direnme kararları ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının prosedür, dayanak ve hukuki dokuları bakımından farklılık göstermesi gibi hususlar gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı tefecilik suçunun oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklara atılı tefecilik suçunun işlendiği tarih ile Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun inceleme tarihi arasında suçun dava zamanaşımının gerçekleştiğinin tespit edilmesi üzerine, tefecilik suçunun oluşup oluşmadığı hususunda inceleme yapılmaksızın, kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın beraatine ilişkin verilen ve aleyhe bozulan yerel mahkeme kararına karşı, sanığın beyanı alınmadan direnme kararı verilip verilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe olan bozma kararına karşı sanığın beyanının alınmadan yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmasının CMK m. 307/2 ve 1412 sayılı CMUK m. 326/2'ye aykırı olduğu ve savunma hakkını kısıtladığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın nitelikli yağma suçundan mahkumiyetine ilişkin Yargıtay’ın bozma ilamına karşı yerel mahkemenin direnme kararı vermesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe olan Yargıtay bozma kararına karşı yerel mahkemece sanığın beyanı alınmadan direnme kararı verilmesi, CMK m. 307/1’e aykırı olması nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın beraatine ilişkin hükmün aleyhe bozulmasının ardından, sanık dinlenilmeden verilen direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe bozma kararına karşı yerel mahkemece verilen direnme kararında dahi, CMUK m. 326/2 ve CMK m. 307/2 uyarınca sanığın savunma hakkının kısıtlanamayacağı ilkesi gereğince, sanığın bozmaya karşı beyanının alınması zorunluluğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık aleyhine temyiz olmamasına rağmen yerel mahkemenin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın temyiz aşamasında ölmesi nedeniyle TCK m. 64 ve CMK m. 223 uyarınca kamu davasının düşmesi gerektiği ve yerel mahkemenin bu hususta gerekli araştırmayı yaparak sonucuna göre karar vermesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan sanık hakkında basit yargılama usulünün uygulanmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünün uygulanmasının mahkemenin takdirinde olduğu, CMK m. 251'de belirtilen suçlardan olsa dahi yargılamanın asliye ceza mahkemeleri dışında yapılması halinde basit yargılama usulünün uygulanamayacağı, bu nedenle reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan sanık hakkında ağır ceza mahkemesinde görülen davada basit yargılama usulünün uygulanmamasına ilişkin direnme kararının isabetli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı nitelikli yağma suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerine ilişkin asli dava zamanaşımı süresinin kesilme tarihi gözetilerek hesaplandığında, direnme kararının verildiği tarihten önce tamamlanmış olması nedeniyle, sanıklar hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanması kararının gerekçeli olup olmadığı hususunda yerel mahkeme ile özel daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanması kararında, yerel mahkemece delillerin tartışılıp değerlendirilmemesi ve sanığın suç oluşturduğu kabul edilen fiilin gerekçeli kararda belirtilmemesi suretiyle CMK’nın 230. maddesine aykırı hareket edildiği gözetilerek, direnme kararına konu hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı ormandan münhasıran yakacak nitelikte emval veren ağaç kesme suçunun sabit olup olmadığı ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın savunmalarındaki çelişkiler, suçta kullanılan at arabasının sanığa ait olması, kolluk birimlerine hırsızlık ihbarının doğrulanmaması ve tanık beyanları değerlendirilerek sanığın suçu işlediğinin sabit olduğu ve dava zamanaşımının gerçekleşmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.