Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ceza Belirleme”
- Uyuşmazlık: Sanığa atılı resmî belgede sahtecilik suçunun sabit olup olmadığı ve temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi sırasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilip gösterilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, üzerinde sahtecilik yapılmış senedi bilerek kullanmak suretiyle resmî belgede sahtecilik suçunu işlediği ve temel cezanın belirlenmesi sırasında verilen gerekçelerin bir kısmının dosya kapsamına uygun olmamasına rağmen, diğer gerekçelerin yasal ve yeterli olması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında verilen iletişimin tespiti ve gizli soruşturmacı görevlendirilmesi kararlarının yasaya uygun olup olmadığı, elde edilen delillerin hükme esas alınıp alınamayacağı, hükmolunan cezalara ilişkin gerekçenin yeterliliği ve eksik araştırma yapılıp yapılmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların iletişimin tespiti ve gizli soruşturmacı görevlendirilmesi kararlarına konu suçun işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilememesi koşullarının oluştuğu, sanıklara verilen cezalar için yeterli gerekçe bulunduğu, gizli soruşturmacı ve dinlenmeyen tanıkların dinlenilmemesinin eksik araştırma nedeni teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel Daire'nin, sanığın eşine ilişkin delillerin sanık aleyhine kullanılması nedeniyle temel cezanın fazla tayin edildiği gerekçesiyle bozma kararı vermesine rağmen, yerel mahkemenin direnme kararında aynı delillere dayanarak temel cezayı artırması.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, direnme kararında sanığın eşi hakkındaki beyan ve delilleri sanık aleyhine kullanarak temel cezayı artırmasının, Anayasa'nın 38/7. maddesi ve TCK'nın 20/1. maddesinde düzenlenen suç ve cezaların şahsiliği ilkesine aykırı olması ve bozma kararının sonuçsuz bırakılması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık hakkında verilen cezada takdiri indirimin TCK'nın 61/7. maddesindeki 30 yıl sınırından önce mi yoksa sonra mı uygulanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 61. maddesinin 5. fıkrasında takdiri indirimin ceza belirleme aşamasındaki sırası açıkça belirtildiği ve 7. fıkrasında da 30 yıl üst sınırı getirildiği, kanun metninin lafzına ve kanunilik ilkesine aykırı bir yorum yapılamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın takdiri indirimin 30 yıl sınırından sonra uygulanması gerektiği yönündeki itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkla aynı suçu işlediği iddia edilen diğer sanıklar hakkında daha düşük temel ceza belirlenirken, sanık hakkında daha yüksek temel ceza belirlenmesinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın avukat olması ve eylemindeki kastın ağırlığı, amacı ve saiki ile diğer sanıkların yargılandıkları fiillerin ve cezalandırıldıkları belgelerin farklılığı gözetilerek, sanık hakkında daha yüksek temel ceza verilmesinin isabetli olduğuna ve TCK’nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesinin ihlal edilmediğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığa verilen cezanın ve TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca yapılan artırım oranının isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin sanık hakkında belirlediği temel ceza ve artırım oranının dosya kapsamına uygun olduğu ve orantılılık ilkesine aykırı olmadığı, ancak Anayasa Mahkemesi’nin TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle, hükmün bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin resmi belgede sahtecilik mi yoksa görevi kötüye kullanma mı oluşturduğu, resmi belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı, temel ceza ve zincirleme suç artırımında yeterli gerekçe gösterilip gösterilmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Çarşı ve mahalle bekçisinin adres araştırması yapmasının görevleri dahilinde olduğu, sanık memurların sahte evrak düzenleyerek resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri, sanık evlendirme memurunun ise yetkisiz işlem yapmış olsa da sahtecilik kastıyla hareket etmediği, temel ceza ve zincirleme suç artırımında ise yeterli gerekçe bulunduğu gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sanık evlendirme memuru hakkındaki itirazı kabul edilmiş, diğer sanıklar hakkındaki itirazı reddedilmiş ve dosya mahalline geri gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye yönelik eyleminin çocuğun basit cinsel istismarı suçunu mu yoksa sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçunu mu oluşturduğu ve temel ceza belirlenirken TCK’nın 61. maddesi uyarınca gösterilen gerekçenin yeterli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureye yönelik cinsel davranışlarının ani bir hareket niteliğinde olmayıp süreklilik gösterdiği, mağdurenin vücudunun farklı yerlerine birbirini takiben birçok kez dokunduğu ve bu davranışlarını uzun bir süre devam ettirdiği, bu nedenle eylemin sarkıntılık düzeyini aşarak TCK’nın 103/1-1. cümlesi kapsamında kalan çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen mahkûmiyet kararında, TCK'nın 87/3. maddesinde öngörülen ceza artırım oranının doğru uygulanıp uygulanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık tarafından gerçekleştirilen yaralama eylemi neticesinde oluşan kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta derecede olması nedeniyle TCK'nın 87/3. maddesi uyarınca cezanın 1/12 oranında artırılması gerekirken, 1/2 oranında artırılarak fazla ceza tayin edilmesi nedeniyle, cezada orantılılık ilkesi gözetilerek hüküm bozulmuş ve ceza yeniden belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın silahla tehdit suçundan aldığı hapis cezasının belirlenmesinde temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmasının ve takdiri indirim uygulanmamasının hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında silahla tehdit suçundan verilen hükümde, temel cezanın belirlenmesinde kullanılan gerekçelerin TCK madde 61'de sayılan kriterlere uygun olmadığı ve cezanın orantılılık ilkesine aykırı olduğu, ancak takdiri indirim uygulanmamasına ilişkin gerekçenin ise yasal ve yeterli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanığa verilen hapis cezasının miktarının TCK 61. maddedeki kriterler ve orantılılık ilkesi açısından isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt üyeliği kapsamında Cumhuriyet savcısı olarak görev yapması, örgütsel faaliyetlerle atanmasının sağlanması, görevden alınmasına ilişkin muhalefet şerhleri, ByLock kullanımı, sosyal medya paylaşımları ve diğer delillerin suçun işleniş biçimi, araçları, zamanı, yeri, konusunun önemi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ile sanığın kusurunun ağırlığı, amacı ve saikini dikkate alarak cezalandırılmasını gerektirecek nitelikte olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne göre verilen hükümde, basit yargılama indirimi uygulanmaması ve ceza hesaplamasında hata yapılması nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kanun yararına bozma isteminde bulunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulü uygulanan hükümlerde 5271 sayılı CMK’nın 251. maddesi uyarınca cezada dörtte bir oranında indirim yapılması gerektiği, ancak mahkemenin bu indirimi uygulamaması ve ayrıca ceza hesaplamasında da hata yapması nedeniyle hüküm, kanun yararına bozma isteminin kabulüyle Yargıtay tarafından bozulmuş ve ceza yeniden hesaplanarak belirlenmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.