Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Covid-19 Düzenlemeleri”
- Uyuşmazlık: Covid-19 pandemisi nedeniyle kira bedelinin uyarlanması talebinin reddi üzerine açılan temyiz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 pandemisinin sözleşmenin yapıldığı tarihte öngörülemeyen olağanüstü bir durum olduğu ve kira sözleşmesinin ifasını dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede etkilediği gözetilerek, kira bedelinin uyarlanması talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Covid-19 izninde bulunan açık ceza infaz kurumu hükümlüsüne, denetimli serbestlik tedbiri uygulanıp uygulanmayacağı ve uygulanacaksa hangi yükümlülüklere tabi olacağı hususunda yaşanan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5275 sayılı Kanun'un Geçici 10. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Covid-19 izninde bulunan hükümlünün denetimli serbestliğe tabi tutulması gerektiği, ancak 4. fıkra hükmünün uygulama alanı bulamayacağından 105/A maddesindeki yükümlülüklere tabi olması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Covid-19 iznindeyken hakkında denetimli serbestlik kararı verilen hükümlünün, izin bitiminde ceza infaz kurumuna teslim olma yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı ve bu yükümlülüğe uymamasının denetimli serbestlik kararının kaldırılmasını gerektirdiğine ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: 5275 sayılı Kanun'un geçici 9/5 ve geçici 10/1. maddeleri uyarınca Covid-19 izninde bulunan hükümlülerin, izin bitimini takip eden onbeş gün içinde infaz işlemlerinin devam ettiği kuruma dönmek zorunda olduğu, ancak hükümlüye cezasının infaz durumu, iznin bittiği ve teslim olması gerektiği tarih ile ilgili SMS gönderilip gönderilmediğinin araştırılmadan eksik incelemeyle verilen kararın hukuka aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin itirazı kabul kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Covid-19 pandemisi nedeniyle kira bedelinin uyarlanması, peşin ödenen kira bedelinin iadesi ve sonraki yılların kira bedellerinin sıfırlanması taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 pandemisinin öngörülemez ve olağanüstü bir durum yarattığı, davacının peşin ödediği 2020 yılı kira bedelinin iadesi talebinin de haklı olduğu ve uyarlama koşullarının oluştuğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin 2020 yılı kira bedeli için uyarlama talebini reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Düğün salonu kiralayan davacı kiracı, Covid-19 salgını nedeniyle kiralananı kullanamaması sebebiyle kira bedelinin uyarlanmasını talep etmiş, davalı kiraya veren ise sözleşmede uyarlama talep edilemeyeceğine dair hüküm bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde kiraya verenin kiralananı kullanıma elverişli halde bulundurmasa dahi kiracının kira bedelini ödeyeceğine dair hükümlerin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 301. maddesine aykırı olarak geçersiz olduğu ve Covid-19 salgınının sözleşme yapıldıktan sonra öngörülemeyen olağanüstü bir durum yarattığı gözetilerek, davacı kiracının kira bedelinin uyarlanması talebinin değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Covid-19 izninde bulunan hükümlünün, denetimli serbestlik tedbirine ilişkin karardan haberdar olmadığı iddiasıyla, açık ceza infaz kurumuna iadesine dair verilen kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün Covid-19 izninde iken hakkında verilen denetimli serbestlik kararının tebliğ edilip edilmediğinin, izin belgesinin hükümlüye imzalı olarak teslim edilip edilmediğinin ve hükümlünün açık ceza infaz kurumuna başvurup başvurmadığının araştırılmadan eksik incelemeyle iade kararı verilmesi hukuka aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Covid-19 izninde bulunan hükümlünün, izin süresinin bitimini takip eden 15 gün içinde ceza infaz kurumuna başvurmadığı gerekçesiyle denetimli serbestlik kararının kaldırılıp açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine ilişkin itirazın reddine dair kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün Covid-19 izninde iken hakkında denetimli serbestlik kararı verildiği, izin belgesinin ve bu kararın hükümlüye tebliğ edilip edilmediği, cezaevi dönüş tarihi bilgisinin kendisine ulaşıp ulaşmadığı hususları araştırılmadan, eksik incelemeyle verilen yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu gözetilerek bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün Covid-19 iznindeyken yeni bir suç işlemesi üzerine, açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine ilişkin infaz hakimliği kararına yapılan itirazın reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninde geçen sürenin infazdan sayılması ve denetimli serbestliğin devam etmesi gerektiği, bu nedenle yeni suç nedeniyle 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek, itirazı reddeden Ağır Ceza Mahkemesi kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Covid-19 iznindeki hükümlünün, hakkında verilen denetimli serbestlik kararını yasal sürede yerine getirmediği gerekçesiyle açık ceza infaz kurumuna iadesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün, hakkında verilen denetimli serbestlik kararından usulüne uygun tebligatla haberdar edildiğinin tespiti yapılmadan, yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı gerekçesiyle açık ceza infaz kurumuna iadesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün Covid-19 izni sırasında işlediği suçtan dolayı açık ceza infaz kurumuna gönderilip gönderilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninin infazdan sayılması ve denetimli serbestliğin devam ettiği gözetilerek, hükümlü hakkında 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca açık ceza infaz kurumuna sevkine karar verilebileceği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlunun zaman aşımı itirazının kabulü ile icranın geri bırakılmasına ilişkin kararın temyizen incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Takip dayanağı senedin vade tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nin ilgili maddeleri uyarınca bonolar için öngörülen 3 yıllık zaman aşımı süresinin, borçlunun alacaklı aleyhine açtığı menfi tespit davası ve alacaklının bu davada def'i ileri sürmesi nedeniyle kesildiği ve Covid-19 salgınına bağlı getirilen yasal düzenlemeler de gözetilerek zaman aşımı süresinin henüz dolmadığı değerlendirilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün Covid-19 izni sırasında işlediği suçtan dolayı açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine ilişkin itirazın reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninde geçen sürenin infazdan sayılması ve denetimli serbestliğin devam ettiği gözetilerek, hükümlünün denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi halinde infaz hâkiminin 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca takdir yetkisini kullanarak hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine veya denetimli serbestliğin devamına karar vermesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına başlanmadığı gerekçesiyle talebin reddedilmesinin hukuka aykırı olması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.