Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dağıtım Oranı”
- Uyuşmazlık: Elektrik çarpmasından kaynaklanan ölüm nedeniyle açılan tazminat davasında, elektrik dağıtım şirketinin sorumluluğu, kusur oranı ve tazminat miktarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik dağıtım şirketinin tehlike sorumluluğuna göre kusursuz sorumlu olduğu, denetim yükümlülüğünü ihlal ederek kusurlu da olduğu, ölenin kusurunun tazminattan indirim sebebi teşkil ettiği, destek tazminatı hesabının ve takdir edilen manevi tazminat miktarının yerinde olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde, imar uygulaması sonucu ikinci kez kesintiye uğrayan kısmın tamamının bedelinin davacıya ödenip ödenmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İmar uygulamasında bir defaya mahsus düzenlemeye giren arazilerden kesilen düzenleme ortaklık payının yasada belirtilen oranda eksiği ile dağıtımı yapılması gerektiği ve ikinci kez kesilen kısmın da bu kapsamda değerlendirilerek bedelinin davacıya ödenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın 30.06.2006 tarihinde gerçekleşen yol kesme, propaganda yapma ve para alma eylemine katılıp katılmadığı ve bu eylemin devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli yağma suçlarını mı yoksa silahlı terör örgütüne üye olma suçunu mu oluşturduğu hususunda yerel mahkeme ile özel daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleme katıldığına dair kesin ve yeterli delil bulunmadığı, tanık beyanlarının çelişkili ve duyuma dayalı olduğu, mağdur ve müştekilerin teşhislerinin güvenilir olmadığı ve bazı tanıkların olay tarihinde tutuklu bulunduğu gözetilerek, sanığın devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında yükleniciye ait taşınmazlar üzerindeki ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada, başka bir davada sözleşmenin dağıtım oranına ilişkin uyuşmazlık bulunması nedeniyle ipoteğin kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı yüklenici ile mirasbırakan arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin dağıtım oranına ilişkin başka bir dava bulunması ve bu davanın sonucunun mirasçıların teminat haklarını etkileyebileceği gözetilerek, ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davanın diğer davanın sonucu beklendikten sonra karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararı ve istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf senedinde yapılan gelirlerin dağıtım oranını değiştiren değişikliğin, vakfın amaçlarını gerçekleştirmek için ayrılan miktarı azaltıp azaltmadığı ve dolayısıyla tescil edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıf senedinde değişiklik yapılmak istenen hususun, kurucu irade tarafından vakfın amacına özgülenen mal ve hakların aleyhine bir değişiklik niteliğinde olup, vakfın asli amacını zedeleyeceği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik çarpması sonucu çocuğun ölümü sebebiyle açılan tazminat davasında, dağıtım şirketinin tehlike sorumluluğu ve kusur oranının belirlenmesi ile tazminat miktarının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dağıtım şirketinin önemli ölçüde tehlike arz eden işletme faaliyeti nedeniyle oluşan zarardan tehlike sorumluluğu kapsamında sorumlu olduğu, destekten yoksun kalma tazminatının usulünce hesaplandığı ve manevi tazminat miktarının hakkaniyete uygun olduğu gözetilerek, nispi karar ve ilam harcının eksik hesaplanması sebebiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkeme kararının icrası sırasında davaya konu olmayan taşınmazlardaki payların da hatalı olarak devredildiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda tescil işlemlerinde yolsuzluk tespit edilmesine rağmen, davacıların hatalı devredilen pay oranlarının ve yeni imar uygulamaları sonucu oluşan parsellerdeki haklarının net olarak belirlenmediği, imar uygulamalarının dayanaklarının ve dağıtım cetvellerinin dosyaya sunulmadığı, resmi senetteki pay oranı ile imar cetvelindeki pay oranı arasındaki farkın açıklanmadığı gerekçesiyle eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anonim şirkette yapılan genel kurulda alınan finansal tabloların onaylanması, yönetim kurulunun ibrası ve kâr dağıtımına ilişkin kararların iptali gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Finansal tabloların onaylanmasına ilişkin kararın iptali için yeterli şartların oluşmadığı, ancak yönetim kurulu üyelerinin birbirlerinin ibrasında oy kullanmaları ve vasi ile kısıtlı arasında çıkar çatışması olması nedeniyle ibra kararının, düşük oranda kâr payı dağıtılmasına karar verilmesi nedeniyle de kâr dağıtım kararının iptal şartlarını taşıdığı gözetilerek, mahkeme kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, idarenin kamulaştırmasız el atması suretiyle yol olarak kullandığı taşınmazlarının bedeli karşılığı tazminat taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın ikinci imar uygulaması sonucu yola terk edilen kısmının, ikinci kez kesilen düzenleme ortaklık payı niteliğinde olduğu ve bu payın bedelinin tamamının davacıya ödenmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların maktulün öldürülmesi olayına yardım etmek suretiyle iştirak edip etmedikleri.
Gerekçe ve Sonuç: Suçta kullanılan tüfeğin ele geçirilememesi, tüfeğin kime ait olduğunun tespit edilememesi ve sanıkların maktulün yerini bildirdiğine dair kesin delil bulunmaması gözetilerek, sanık ... ve ... hakkında verilen beraat kararları onanmış; ancak sanık ...'ın, maktulün yerini bildirerek suçun işlenmesini kolaylaştırdığı gerekçesiyle beraat kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı banka tarafından davacı avukata ödenmesi gereken ücretlerden yapılan kesintinin, çalışma koşullarında esaslı bir değişiklik oluşturup oluşturmadığı ve bu kesintinin yasal olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, davacının yazılı onayını almadan, karşı taraf vekalet ücretinden yaptığı %25 ve %30’luk kesintilerin 4857 sayılı Kanun'un 22. maddesine aykırı olarak çalışma koşullarında esaslı bir değişiklik oluşturduğu ve bu değişikliğin davacı avukatı bağlamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla çalışma alacağının hesaplanmasında ara dinlenme süresinin nasıl belirleneceği ve fazla mesainin ispatında tanık beyanları arasındaki çelişkinin nasıl değerlendirileceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Fazla çalışma alacağının hesaplanmasında günlük çalışma süresine göre ara dinlenme süresinin belirlenmesi, fazla mesainin ispatında her türlü delilin kullanılabileceği ve tanık beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesinin gerekliliği, emsal davalardaki bilirkişi raporlarının tek başına yeterli delil sayılamayacağı gözetilerek Özel Daire bozma kararına direnen yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.