Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dağıtım Tesisi”
- Uyuşmazlık: Ortak kullanımda olan bir tarımsal sulama hattı ve trafosunun işletme, bakım ve onarımının davalı dağıtım şirketi tarafından yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği'nin 37. maddesi ve hükme esas alınan bilirkişi raporu uyarınca, ortak kullanımda olan ve geçici tesis niteliğinde olmayan dağıtım tesislerinin bakım ve onarım yükümlülüğünün dağıtım şirketine ait olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, inşaat projesinin elektrik ihtiyacını karşılamak için kendiliğinden inşa ettiği ve sonrasında davalı dağıtım şirketine devrettiği dağıtım tesisi giderlerinin tahsili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın vekaletsiz iş görme hükümlerine göre değerlendirilmesi ve geçici kabulünde eksiklik/kusur bulunmayan dağıtım tesisi inşa masraflarının davalı dağıtım şirketinden tahsiline karar verilmesi gerektiği gözetilerek, temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik faturalarına yansıtılan kayıp-kaçak bedelinin yasal dayanağının bulunup bulunmadığı ve haksız şart teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) kayıp-kaçak bedellerini belirleme yetkisine sahip olduğu ve bu bedelin tüketicilere yansıtılmasının yasal dayanağı bulunduğu, ayrıca bu uygulamanın yasal denetim mekanizmalarına tabi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik faturalarına yansıtılan kayıp-kaçak bedelinin tüketiciden alınıp alınamayacağı ve buna bağlı olarak Tüketici Hakem Heyeti kararının iptal edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik Piyasası Kanunu'nun ilgili hükümleri ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun yetkileri doğrultusunda belirlenen kayıp-kaçak bedelinin yasal bir maliyet unsuru olduğu ve tüketicilerden tahsil edilmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik faturalarına yansıtılan kayıp-kaçak bedelinin tüketiciden alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu'nun, kanun çerçevesinde belirlediği kayıp-kaçak bedelinin tüketicilere yansıtılmasının hukuka uygun olduğu ve idari yargı mercilerince iptal edilene kadar geçerliliğini koruduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından yaptırılan enerji nakil hattı tesis bedelinin davalıdan tahsili talebi üzerine, davalının işletme hakkı devir sözleşmesi gereğince sorumluluğun kimde olduğu ve uygulanacak faiz türünün ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, işletme hakkı devir sözleşmesi gereği dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü sorumluluğun kendisinde olduğu ve tesis bedelinin davacıya ödenmesi gerektiği, ancak mahkemece uygulanan faiz türünün avans faizi değil yasal faiz olması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkının Devri Sözleşmesi'nden kaynaklanan alacak davasında asliye ticaret mahkemesinin görevli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuata göre, direnme kararına konu miktarın temyiz edilebilirlik sınırının altında kalması gözetilerek temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'ne dayanarak, davalının hatalı işlemi nedeniyle üçüncü kişiye yapılan ödemenin davalıdan rücuen tahsili talebi karşısında, davacının ayrı tüzel kişilik kazanmadan önce ve sonra yapılan ödemelerin davalıya rücu edilip edilemeyeceği noktasında yaşanan hukuki ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin tüzel kişilik kazandığı tarihten önce yapılan ödemelerin davalıya rücu edilebileceği, ancak sonrasında yapılan ödemelerin davacıya yapılmış kabul edilmesi ve davalıya aktarılmadığının davacı tarafından ispatlanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, hisselerinin tamamı davalı TEDAŞ'a aitken yaptığı ödemeyi, işletme hakkı devir sözleşmesinin rücu hükümlerine dayanarak TEDAŞ'tan talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin kamusal niteliği ve davacı şirketin hisselerinin tamamının davalıya ait olduğu dönemde yapılan ödemenin özelleştirme öncesi döneme ait olduğu gözetilerek, davacı şirketin davalıdan rücu talebinde bulunamayacağına ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesindeki düzenleme uyarınca bakım ve onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, bu durumda 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinde öngörülen sınırlamaların uygulanmayacağı ve davalı ile alt işverenler arasında geçerli bir alt işverenlik ilişkisi kurulduğu gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının davalı işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca üretim tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, davacının yaptığı işin uzmanlık gerektirmesi ve alt işverenlik ilişkisinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesindeki muvazaa hallerine uymaması gözetilerek, davacının davalı işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağına ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.