Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Davanın Taraflarca Hazırlanması İlkesi”
- Uyuşmazlık: Rücuen tazminat davasında, dava dilekçesinde davacı olarak İçişleri Bakanlığı yazılmasının maddi hata olup olmadığı ve bu hatanın HMK m. 124/3 uyarınca düzeltilerek taraf değişikliğine izin verilip verilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriği, deliller ve davacı vekilinin beyanları değerlendirildiğinde, aslında Milli Savunma Bakanlığı adına dava açılması gerekirken sehven İçişleri Bakanlığı yazılmasının maddi hata olduğu ve HMK m. 124/3 uyarınca düzeltilerek taraf değişikliğine izin verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından dava dilekçesi ve duruşma gününün davalıya tebliği için gerekli posta giderinin yatırılmaması nedeniyle, yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliği için gerekli posta giderini yatırmadığından ve HUMK m. 415'teki re'sen araştırma kuralının uygulanamayacağı, davanın taraflarca hazırlanması ilkesinin geçerli olduğu, Tebligat Kanunu m. 5'e göre de tebligat giderini yatırmayanın talebinden vazgeçmiş sayılacağı gözetilerek yerel mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davanın yenilenmesi için yapılan başvuruda vekaletname ve tebligat giderinin bulunmaması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi nedeniyle davanın açılmamış sayılıp sayılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mülga HUMK’nun 67, 409 ve 415. maddeleri uyarınca, vekaletname sunulmaması hususunda temyiz aşamasında vekaletname ibraz edildiğinden direnme gerekçesi konusuz kalmış, ancak tebligat giderinin yatırılmaması hususunda ise davanın taraflarca hazırlanması ilkesi ve resen araştırma kuralının uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, icra dosyasının dava dosyasına getirilmesinin kimin yükümlülüğünde olduğu ve davacıya verilen kesin sürenin usulüne uygun olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasında icra dosyasının celbinin davacı tarafın yükümlülüğünde olduğu, ancak mahkemece davacıya verilen kesin sürenin usulüne uygun olmadığı, zira icra dosyasının celbi için gerekli masrafın miktarının davacıya bildirilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle açılan manevi tazminat davasında tanık dinletme masraflarını yatırmaması nedeniyle tanıklarının dinlenmemesine yönelik yerel mahkeme kararına karşı direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun delillerin taraflarca hazırlanması ilkesi gereğince, davalının tanık dinletme masraflarını yatırma yükümlülüğü bulunduğu ve bu yükümlülüğü yerine getirmediği için tanıklarının dinlenmemesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak davalı vekilinin işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay’a gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiracı tarafından ödeme savunması yapılan itirazın iptali davasında, kiracı davalıya yemin teklif etme hakkının hatırlatılıp hatırlatılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yemin deliline ilişkin masrafları yatırmaması ve duruşmalara katılmaması nedeniyle, yemin teklif etme hakkının hatırlatılması yükümlülüğünün bulunmadığı ve ispat yükünü yerine getiremeyen davalının aleyhine verilen direnme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının 2007 Ekim - 2015 Ağustos döneminde davalı şirkette kesintisiz çalıştığı iddiasıyla açtığı hizmet tespiti davasında, dava dışı şirketlere yapılan sigortalılık bildirimleri ve davalı şirketle aralarındaki ilişkinin araştırılıp araştırılmayacağı hususunda yerel mahkemenin direnme kararının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında kamu düzeninin ilgilendirilmesi ve resen araştırma ilkesi gereğince, dava dışı şirketlere yapılan bildirimlerin davalı şirketle olası bağlantısının araştırılması, tanık beyanlarındaki çelişkilerin giderilmesi, işyerinin niteliğinin ve davacının çalışma şeklinin belirlenmesi, mevsimlik çalışma durumunda hak düşürücü süreye ilişkin hususların değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesi sırasında dosyaya giren ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının yerel mahkemece duruşmada sanığa anlatılmasının gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin yanı sıra, örgüt liderinin talimatıyla Bank Asya'daki hesabına para yatırılması, başka bir örgüt üyesinin sanığın örgüt evlerine katıldığına dair beyanı gibi mevcut delillerin, sanığın örgüt üyeliğinin tespiti için yeterli olduğu gözetilerek, temyiz aşamasında dosyaya giren ByLock tutanağının yerel mahkemede sanığa anlatılmamış olmasının hükme etki etmediği değerlendirilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.