Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Değerleme Günü”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal olarak kullanılan satışın değerleme gününden çok önce yapılmış olması nedeniyle bedelin doğru tespit edilip edilmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca arsa niteliğindeki taşınmazın değerinin tespitinde, değerleme gününe yakın satışların emsal alınması gerektiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise emsal satışın değerleme tarihinden 9 yıl önce yapılmış olması nedeniyle tespit edilen bedelin inandırıcı olmadığı ve bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, taşınmazın ihalesinin İcra ve İflas Kanunu'nun 128/a maddesinin 2. fıkrasında öngörülen iki yıllık sürenin dolmasından sonra yapılması nedeniyle feshine dair şikâyetin reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıllık sürenin hesaplanmasında, icra mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporundaki değerlendirme tarihi değil, icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdirindeki değerleme tarihinin esas alınması gerektiği gözetilerek, iki yıllık sürenin aşıldığı anlaşıldığından Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi kararlarının temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin hükme esas aldığı bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, taşınmazın değerinin gelir metoduna göre doğru hesaplandığı, kapitalizasyon faiz oranının ve objektif değer artışı yapılmamasının yerinde olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazla dava konusu taşınmazın konum, nitelik ve vergi beyanları karşılaştırılarak 2942 sayılı Kanun'un 11. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi uyarınca kıyaslama yapılarak belirlenen bedelin adil ve hakkaniyete uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, arsa niteliğindeki taşınmazın değerinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesinin (g) bendi uyarınca emsal taşınmazlarla kıyaslanarak belirlenmesinde usul ve yasaya aykırılık görmediği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazla kıyaslama yapılarak kamulaştırma bedelinin belirlenmesinde ve davalıya ödenmesinde, ayrıca davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kanun'un 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) ve (h) bentleri uyarınca taşınmazlara ve üzerindeki yapılara değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemesi ve usul ve yasaya uygunluk gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, kamulaştırma bedelinin belirlenmesinde 2942 sayılı Kanun'un 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal değerlendirmenin uygun şekilde yapıldığını kabul etmesi ve tescil hükmünün kurulması gerektiği gözetilerek, davacı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tapu malikleri ile davalı idare arasında, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması suretiyle değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan arsa için belirlenen bedelin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlar kıyaslanarak 2942 sayılı Kanun'un 11. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi uyarınca arsa için belirlenen kamulaştırma bedelinin doğru hesaplandığı, belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesi ve taşınmazın idare adına tesciline karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, davalı şirkete yaptığı taşınmaz satışının muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın ekonomik ve sosyal durumu, tapuda gösterilen satış bedeli ile taşınmazın gerçek değeri arasındaki fark, satış işleminin vekaletle yapılması, satış bedeline ilişkin ödemelerin satış tarihinden sonraya ilişkin olması ve davalı şirketin mirasbırakanın oğullarına ait olması gibi hususlar değerlendirilerek muvazaa iddiasının ispatlandığı kabul edilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.