Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Denetim Hakkı”
- Uyuşmazlık: Ağırlaşmış yaralama suçundan verilen hükme karşı yapılan temyizde, sanığın kazanılmış hakkının ihlal edilip edilmediği ve denetim süresinin doğru belirlenip belirlenmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında daha önce verilen ve sadece aleyhine temyiz olmayan hükmün sanık lehine kazanılmış hak teşkil ettiği, yerel mahkemenin bozma sonrası verdiği hükümle sanığa daha ağır ceza vererek bu hakkı ihlal ettiği ve ertelenen ceza için denetim süresini kanuna aykırı olarak kısa belirlediği gözetilerek hüküm kısmen bozulmuş, Yargıtay tarafından sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek cezası hafifletilmiş ve denetim süresi yasal sınır olan 1 yıla çıkarılarak düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında bölge adliye mahkemesince takdir edilen manevi tazminat miktarına ilişkin Yargıtay'ın bozma kararına karşı direnilmesi üzerine, Yargıtay'ın denetim yetkisinin kapsamı ve manevi tazminat miktarının denetime tabi olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminat miktarını takdir ederken kullandığı takdir hakkının hukuki bir nitelik taşıdığı ve Yargıtay'ın hukukî denetim yetkisi kapsamında olduğu, dolayısıyla bölge adliye mahkemesinin Yargıtay'ın bozma kararına direnmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilir olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun'un 53. maddesiyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen Ek 6. maddenin, miktar ve değere bakılmaksızın kadastro öncesi nedene dayalı davalarda temyiz yolunu açtığı, bu düzenlemenin adil yargılanma hakkı ve etkin denetim mekanizması amacıyla getirildiği ve usule ilişkin değişikliklerin derhal uygulanacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının bozulmasına ve dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin dava değerinin düşük olması nedeniyle istinaf başvurusunu reddetmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen Ek 6. madde ile kadastro öncesi nedene dayalı davalarda miktar ve değere bakılmaksızın istinaf ve temyiz yolunun açık olduğu, adil yargılanma hakkı ve etkin denetim mekanizmasının oluşturulması amacıyla bu hükmün dava tarihi itibariyle kesinleşmiş kararlara da uygulanması gerektiği ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin usul hakkında karar vermesi gerektiği gözetilerek, temyiz başvurusunun kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin dava değerinin temyiz incelemesi için gerekli parasal sınırı aşmadığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ilişkin verdiği ek kararın hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu’na eklenen Ek 6. madde uyarınca kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davalarına ilişkin kararlara karşı miktar ve değere bakılmaksızın temyiz yolunun açık olması, adil yargılanma hakkı ve kanun yoluyla denetim mekanizmasının etkinliği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin dava değerini esas alarak verdiği temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar bozulmuş ve dosyanın esastan incelenmesi için mahkemesine geri gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi döneme ilişkin tapu iptali ve tescil davasında, dava değerinin temyiz incelemesine ilişkin parasal sınırın altında kalması nedeniyle temyiz başvurusunun reddinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun'un 53. maddesi ve 3402 sayılı Kanun'a eklenen Ek 6. madde ile kadastro öncesi uyuşmazlıklara ilişkin tapu iptal ve tescil davalarının değerine bakılmaksızın temyiz edilebileceği, bu düzenlemelerin adil yargılanma hakkı ve etkin denetim mekanizmasının oluşturulması amacına hizmet ettiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz başvurusunu reddeden kararına direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Cumhuriyet savcısı tarafından verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın, Cumhuriyet başsavcısı tarafından iddianame düzenlenmesi için iade edilip edilemeyeceği ve buna bağlı olarak düzenlenen iddianamenin hukuki değerinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: CMK'da suç soruşturması ve sonucunda iddianame veya kovuşturmaya yer olmadığı kararı verme yetkisinin Cumhuriyet savcılarına ait olduğu, Cumhuriyet başsavcılarının ise idari gözetim ve denetim yetkisi olsa da bunun ceza muhakemesi işlemlerine müdahale anlamına gelmediği, bu nedenle kovuşturmaya yer olmadığı kararının hukuken geçerli olduğu ve başsavcının iade yetkisinin bulunmadığı gözetilerek, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin kanun yararına bozma isteminin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesince boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının az olduğu gerekçesiyle Yargıtay tarafından bozulan karar üzerine, direnme kararının verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkime tanınan takdir hakkının hukuki bir konu olduğu ve Yargıtay'ın, miktarlarına ilişkin denetim yetkisinin bulunduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, bölge adliye mahkemesince hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına ilişkin Yargıtay'ın bozma kararına karşı direnilmesi üzerine, Yargıtay'ın tazminat miktarlarını denetleme yetkisinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin tazminat miktarını belirlerken kullandığı takdir hakkının hukuki bir denetime tabi olduğu, Yargıtay'ın da bu kapsamda maddi ve manevi tazminat miktarlarının hukuki denetimini yapabileceği ve bölge adliye mahkemesinin takdir yetkisini yanlış kullandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının Yargıtay tarafından denetlenip denetlenemeyeceği ve Yargıtay'ın bu miktarları az bularak bozma kararına karşı direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin, Yargıtay'ın temyiz incelemesinde maddi vakıa ve delil değerlendirmesine giremeyeceği gerekçesiyle hükmedilen tazminat miktarlarına yönelik Yargıtay bozma kararına direnmesinin hatalı olduğu, zira hâkimin takdir yetkisinin kullanımının da bir hukukilik denetimi konusu olduğu ve Yargıtay'ın denetim yetkisi kapsamında bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Denetim görevinin ihmali suçundan yargılanan sanıklar hakkında verilen beraat kararına karşı, katılma talebi reddedilen Hazine ve Maliye Bakanlığının temyiz hakkının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine ve Maliye Bakanlığının denetim görevinin ihmali suçundan doğrudan zarar görmediği, dolaylı zararların katılma hakkı vermediği, ilgili özel kanunlarda Bakanlığın bu suça ilişkin kamu davasına katılmasını düzenleyen bir hüküm bulunmadığı ve Bakanlığın anılan yasal düzenleme anlamında "ilgili kamu kurumu" olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı gözetilerek Hazine ve Maliye Bakanlığının temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının Yargıtay tarafından denetlenip denetlenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın, bölge adliye mahkemelerince takdir edilen maddi-manevi tazminat miktarlarını da denetleme yetkisi olduğu ve somut olayda bölge adliye mahkemesinin Yargıtay'ın bozma ilamına rağmen direnme kararı vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.