Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Doğal Gaz Bağlantı Yükümlülüğü”
- Uyuşmazlık: Davacı şirketin münferit doğal gaz hattından davalı şirketçe çevre abonelere gaz dağıtımının sağlanması nedeniyle uğradığı maddi zararın tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, sözleşmeye ve yönetmeliğe aykırı olarak, sadece münferit hat sahibinin kullanması gereken hattı izinsiz olarak çevre abonelere bağlaması ve hat katılım bedelini ödememesi nedeniyle davacı şirketin zarara uğratıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin tek bir taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu mu, yoksa iki ayrı suçu mu oluşturduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak doldurdukları tüpleri farklı zamanlarda ayrı ayrı şirketlere teslim etmeleri eyleminin hukuki anlamda tek bir fiil olarak değerlendirilmesi gerektiği, neticenin suçun unsuru olmayıp cezalandırma şartı niteliğinde olduğu ve meydana gelen iki patlamanın aynı kusurlu davranıştan kaynaklandığı gözetilerek, sanıkların eylemlerinin tek bir taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu oluşturduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı şirketin yanlış gösterilmesi sebebiyle, 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesi kapsamında taraf değişikliği talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve davalı şirketler arasında organik bağ, isim benzerliği ve aynı vekil tarafından temsil edilmeleri gibi hususlar ile ceza soruşturmasında alınan bilirkişi raporunda diğer doğalgaz şirketine sorumluluk yüklenmesi birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıyı yanlış göstermesinin maddi hataya ve kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı, dürüstlük kuralına aykırı olmadığı gözetilerek taraf değişikliği talebinin kabulü gerektiği gerekçesiyle, davanın husumetten reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, taşınmazına doğal gaz bağlanması talebinin davalı şirket tarafından reddedilmesi üzerine açtığı muarazanın giderilmesi davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dağıtım şirketinin doğal gaz bağlantı yapma yükümlülüğünün dağıtım şebekesinin ulaştığı yerlerle sınırlı olduğu ve dava konusu yerin dava tarihi itibariyle dağıtım şebekesinin ulaşmadığı bir yerde bulunduğu gözetilerek, davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğinden, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işveren ile dava dışı alt işveren arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, davacının fark ücret, sosyal yardım, iş riski ve fazla mesai alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin doğalgaz dağıtım hizmetine yardımcı olan sayaç okuma, faturalandırma, gaz açma-kapama gibi işlerin, uzmanlık gerektirmeyen ve alt işverenin bağımsız bir iş organizasyonu yürüttüğü ayrı bir iş kolu olduğu gözetilerek, davalı ile alt işveren arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulduğu kabul edilmiş ve davacının fark ücret, sosyal yardım ve iş riski alacak taleplerinin reddine, fazla çalışma ücretinin kendi ücreti üzerinden hesaplanmasına karar verilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işveren ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacı işçinin alacaklarının hesaplanma yöntemi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işveren işçilerinin, alt işveren işçilerinden farklı görevleri bulunduğu, alt işveren şirketlerin hukuksal ve ekonomik bağımsızlığa sahip olduğu, hizmet alım sözleşmelerindeki bazı hükümlerin muvazaa göstergesi olarak kabul edilemeyeceği ve sözleşme konusu işlerin davalının asıl işine yardımcı nitelikte olduğu gözetilerek, davalı ile alt işverenler arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulduğu kabul edilmiş ve direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işveren ile dava dışı alt işveren arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesiyle kurulan ilişkinin muvazaalı olup olmadığı, davacının asıl işverenin işçisi sayılıp sayılmayacağı ve buna bağlı alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işveren ile alt işveren arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesi kapsamındaki işlerin, davalının asıl işi olan doğalgaz dağıtım hizmetine yardımcı nitelikte olması, alt işverenin hukuksal ve ekonomik bağımsızlığa sahip olması ve davalı işveren işçilerinin alt işveren işçileriyle aynı işi yapmadığının tespit edilmesi gözetilerek, taraflar arasında kurulan ilişkinin muvazaalı olmadığı ve davacının alt işveren işçisi olduğu kabul edilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, belediye şirketinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla yürütülmesinde yasal bir engel bulunmadığı, işçilerin bir ihale bittikten sonra yeni dönem ihalesini alan alt işverende çalışmaya devam etmesinin tek başına muvazaa karinesi oluşturmayacağı, davacının çağrı merkezi hizmeti dışında başka bir işte çalıştırıldığına dair bir bilgi de bulunmadığı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının belediye şirketinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürülebilmesine yasal bir engel bulunmadığı, işçilerin önceki dönemde aynı işverenin farklı bir alt işvereninde çalışmış olmasının tek başına muvazaa karinesi oluşturmadığı, davacının çağrı merkezi hizmeti dışında başka bir işte çalıştırıldığına dair bir bilgi de bulunmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının belediye iştirakinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin yardımcı iş niteliğinde olduğu, işçilerin yeni dönem ihalesini alan alt işverende kesintisiz çalışmasının ve asıl işveren tarafından işin yürütümüne ilişkin bazı talimatların verilmesinin tek başına muvazaa kanıtı sayılamayacağı, dolayısıyla davalı belediye ile alt işveren arasında kurulan ilişkinin muvazaalı olmadığı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, belediye iştirakinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla yürütülmesinin yasalara uygun olduğu, ayrıca önceki dönemde muvazaa tespit edilmiş olmasının sonraki dönemler için otomatikman muvazaa varlığını göstermediği, dolayısıyla davalı belediye ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) nezdinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulmasının muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyelerin yardımcı işleri ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürebileceği, davacının yaptığı çağrı merkezi işinin yardımcı iş niteliğinde olduğu, işçilerin bir ihale bittikten sonra yeni dönem ihalesini alan alt işverende kesintisiz çalışmasının ve asıl işveren tarafından işin yürütümü ile ilgili bazı talimatların verilmesinin tek başına muvazaa sonucunu doğurmayacağı, bu kapsamda önceki dönem için muvazaa tespit edilmesinin sonraki dönem için de muvazaa bulunduğu anlamına gelmeyeceği, davacının İBB nezdindeki çalışma dönemi için taraflar arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.