Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Duruşma Daveti”
- Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi iştirak nafakasının artırılması davasında, tarafları duruşmaya davet etmeden HMK’nın 320. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme ile karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 320/1. maddesindeki “mümkün olan hallerde” ifadesinin yasanın uygulama alanını dar bir çerçeve ile sınırladığı, hâkimin ancak istisnai hallerde duruşma açmadan dosya üzerinden karar verebileceği, nafaka davalarında tarafların dinlenilmesinin ve tanıklarının dinlenmesinin zorunlu olduğu, hukuki dinlenilme hakkının her türlü yargılama usulü için ve yargılamanın her aşamasında uyulması gereken bir ilke olduğu, aksi halde maddi gerçeğe aykırı karar verilebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi iştirak nafakasının artırılması davasında, bozma kararı sonrası yerel mahkemece taraflar duruşmaya çağrılmadan dosya üzerinden direnme kararı verilip verilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma sonrası yerel mahkemenin, 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3. maddesi gereğince uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK’nın 429. maddesi uyarınca tarafları duruşmaya davet edip dinledikten ve taraf teşkili sağlandıktan sonra bozmaya uyup uymama kararı vermesi gerekirken, bu hususa aykırı şekilde dosya üzerinden direnme kararı vermesi usule aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İİK’nın 292/son maddesi uyarınca konkordato talep eden şirket yetkilisi dinlenmeden iflâs kararı verilen bir durumda, bu hususun istinaf sebebi yapılmaması hâlinde re’sen dikkate alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 292/son maddesinin, konkordato talep eden şirket yetkilisinin iflâs kararı öncesinde duruşmaya davet edilerek dinlenmesini öngören emredici bir hüküm olduğu, şirket vekilinin duruşmada hazır bulunmasının bu zorunluluğu ortadan kaldırmadığı ve bu hususun kamu düzeninden olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra İflas Kanunu'nun 269. maddesine dayalı olarak açılan tahliye davasında, mahkemenin tarafları duruşmaya davet etmeksizin dosya üzerinden karar verip veremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 320/1. maddesi hükmü ile İcra İflas Kanunu'nun 70. maddesinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, İİK 269/d maddesi uyarınca İİK'nin 70. maddesinin kıyasen uygulanması gerektiği, İİK 70. maddesi gereğince icra mahkemesinin tarafları duruşmaya davet etmek zorunluluğu bulunduğu, bu sebeple mahkemenin tarafları duruşmaya çağırmadan dosya üzerinden karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde basit yargılama usulüne tabi bir davada, HMK’nın 320. maddesi uyarınca taraflar duruşmaya davet edilmeden dosya üzerinden karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünde dosya üzerinden karar verilebilmesi için, HMK 320/1’de belirtilen "mümkün olan haller"in mevcut olması gerektiği, somut olayda mahkemenin resen delil toplayarak tahkikat aşamasına ilişkin işlem yaptığı, bu nedenle dosya üzerinden karar verilebilmesinin mümkün olmadığı ve davalıya hukuki dinlenilme hakkı tanınmadan karar verilmesinin isabetsiz olduğu gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi iş davasında, mahkemenin dosya üzerinden ve tarafları duruşmaya davet etmeden karar verip veremeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 320. maddesinde düzenlenen basit yargılama usulünde dosya üzerinden karar verilebilmesi için gerekli şartların oluşmadığı, mahkemenin resen delil toplayarak tahkikat aşamasına ilişkin işlemler yaptığı ve bu durumda tarafların duruşmada dinlenilme hakkının ihlal edildiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde basit yargılama usulüne tabi davada, HMK’nın 320. maddesi uyarınca taraflar duruşmaya davet edilmeden dosya üzerinden karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünde dosya üzerinden karar verilebilmesi için HMK’nın 320. maddesinde öngörülen “mümkün olan hallerin” bulunması gerektiği, somut olayda ise mahkemece resen delil toplanması ve dosyadaki delillerin karar verilmesine yeterli görülmemesi nedeniyle bu hallerin mevcut olmadığı, dolayısıyla davalıya hukuki dinlenilme hakkı tanınmadan ve taraflar duruşmaya davet edilmeden karar verilmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde basit yargılama usulüne tabi bir davada, HMK’nın 320. maddesi uyarınca taraflar duruşmaya davet edilmeden dosya üzerinden karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünde dosya üzerinden karar verilebilmesi için HMK’nın 320. maddesinde öngörülen “mümkün olan hallerin” bulunması gerektiği, somut olayda mahkemece resen delil toplanması ve dosyada mevcut delillerin karar verilmesine yeterli görülmemesi nedeniyle bu hallerin bulunmadığı, bu nedenle davalıya hukuki dinlenilme hakkı tanınmadan ve taraflar duruşmaya davet edilmeden karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kayyım tayini istemine konu basit yargılama usulüne tabi davada, HMK’nın 320. maddesi uyarınca taraflar duruşmaya davet edilmeden dosya üzerinde yapılan inceleme ile karar verilmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3561 sayılı Yasa uyarınca kayyım tayini talebinde, kayyımdan delillerinin sorulup toplanması ve tüm deliller toplanarak sonucuna göre karar verilmesi, HMK'nın 320/1. maddesindeki “mümkün olan hâllerde” ibaresi ile kastedilen durumun, dosyadaki mevcut delillerin karar verilmesine yeterli görülmediği haller olduğunun kabulü ve tarafların hukuki dinlenilme hakkının gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalı erkeğe, ön inceleme aşamasında delillerini sunması için süre verilip verilmemesi ve yargılamanın usulüne uygun yürütülüp yürütülmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafa ön inceleme duruşması yapılacağı bildirilmeden ön inceleme duruşması yapılması, usulüne uygun şekilde dilekçelerinde bildirdikleri delilleri sunması için süre verilmemesi ve tahkikat duruşmasına davet edilmeden tahkikata geçilerek yargılama yapılması, adil yargılanma hakkının ihlali niteliğinde olduğundan mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi iştirak nafakası davasında, bozma kararı sonrası yerel mahkemece tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden direnme kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma kararı sonrası, yerel mahkemenin tarafları duruşmaya davet etmeden ve beyanlarını almaksızın dosya üzerinden direnme kararı vermesinin, 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3. maddesi gereğince uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK’nın 429. maddesine ve hukuki dinlenilme hakkına aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konkordato talep eden şirketin iflasına karar verilmesinin, özellikle şirketin malvarlığı ve borca batıklık oranına ilişkin raporlar arasındaki çelişkinin giderilmemiş olması ve konkordato tasdik şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince, şirketin malvarlığı ve borca batıklık durumuna ilişkin çelişkili bilirkişi ve komiser raporları arasında ihtilaf giderilmeden ve İİK'nın 305/1-b maddesindeki "teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması" şartı da gözetilmeden verilen iflas kararı, usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.