Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Emtia Sigortası”
- Uyuşmazlık: Nakliyat sigortası poliçesi kapsamında meydana gelen hasar nedeniyle, sigortalı tarafından taşıyıcıdan yapılan kısmi tahsilat sonrası kalan zararın sigortacıdan tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hasarın poliçe kapsamında meydana geldiği, davacının taşıyıcıdan yaptığı kısmi tahsilatın kalan zarara mahsubu gerektiği ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kısmi kabul kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nakliyat emtia sigorta poliçesi kapsamında ödenen hasar bedelinin, yükü yükleyen firma aleyhine rücuen tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Geminin batmasının aşırı yüklemeden kaynaklandığı ve yükü yükleyen firmanın geminin taşıma kapasitesini bilemeyeceği gözetilerek, yükü yükleyen firma aleyhine açılan davanın reddine ve taşıyan firma aleyhine açılan davanın ise davacı tarafından feragat edilmesi nedeniyle reddine dair yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nakliyat emtia sigorta poliçesi uyarınca dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin, davalılardan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin davalı TCDD'nin kusurunun ispatlanamaması nedeniyle davanın reddine ilişkin kararında isabetsizlik bulunmadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının da usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davalı TCDD vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası Abonman Sözleşmesi kapsamında, taşınan emtianın alt taşıyıcı tarafından dolandırıcılık suretiyle zayi edilmesi nedeniyle sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Alt taşıyıcının ve araç sürücüsünün dolandırıcılık eylemi nedeniyle emtianın zayi olması, rizikonun sigorta teminatı dışında kalmasına sebebiyet verdiğinden, ilk derece mahkemesinin davayı reddetme kararının yasaya uygun olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı taşıyıcının, taşıma sırasında hasar gören süt ürünlerinin, taşıyıcı sorumluluk sigortası poliçesi kapsamında tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sigorta poliçesinde süt ve süt ürünlerinin zararının teminat dışında tutulduğunun açıkça belirtilmiş olması gözetilerek, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun olmadığı ve itiraz hakem heyeti kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ilk derece mahkemesi kararını HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince kesin olarak kaldırıp dosyayı geri gönderme kararına karşı direnmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ilk derece mahkemesince tarafların sunduğu önemli delillerin toplanmadığı veya değerlendirilmediği gerekçesiyle HMK'nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca verdiği kararın kesin nitelikte olduğu ve bu nedenle direnme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasında, TTK'nın 1268. maddesinde düzenlenen iki yıllık zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi olarak yabancı mahkeme kararının kesinleşme tarihinin mi yoksa bu kararın tenfizine ilişkin kararın kesinleşme tarihinin mi esas alınacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının Türkiye'de hüküm ve sonuç doğurabilmesi için tanıma veya tenfiz kararıyla kesinleşmesi gerektiği, bu nedenle sigorta sözleşmesinden doğan taleplerde zamanaşımı süresinin başlangıcının yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin kararın kesinleşme tarihi olarak belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taşıma sırasında çalınan emtianın bedelini sigorta şirketine ödedikten sonra sigorta şirketinin, taşıyıcı şirkete rücuan tazminat davası açması.
Gerekçe ve Sonuç: Taşıyıcının, eşyanın teslim alınıp teslim edilmesine kadar oluşan kayıplardan ve çalışanlarının eylemlerinden sorumlu olduğu, davalı taşıyıcının sorumluluğunu ortadan kaldıracak bir delil sunmadığı ve sigorta şirketinin rücu hakkını kullandığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının istinaf başvurusunun reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: CMR Konvansiyonu'na tabi uluslararası karayolu taşımacılığında, gönderici tarafından yapılan yükleme ve istiflemede meydana gelen hasardan taşıyıcının ve CMR sigortacısının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Gönderici tarafından yapılan yükleme ve ambalajlamada taşıyıcının CMR Konvansiyonu'nun 17/4. maddesi uyarınca sorumlu tutulamayacağı ancak, malın emniyetli taşınması için gerekli tedbirleri alma ve nezaret etme yükümlülüğünün bulunduğu, bu yükümlülüğe aykırı davranması halinde Borçlar Kanunu'nun 44. maddesi gereğince kusurlu sayılacağı, diğer taraftan CMR sigortacısının ise, poliçede hasarın istifleme hatasından kaynaklanması halinde sorumluluğu bulunmadığı hükmüne yer verilmesi sebebiyle sorumlu olmadığı gözetilerek, direnme kararı taşıyıcı yönünden bozulmuş, sigortacı yönünden onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı sigorta şirketinin, sigortalısına ödediği yangın tazminatını, kiracının yangın mali mesuliyet sigortasından rücuen talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortalıya ödenen tazminatın, kiracının sorumluluğuna dayalı olarak, ibraname ve temlik yoluyla davacı sigorta şirketine geçtiği ve davacının bu yolla kiracının sigortacısına karşı dava açma hakkı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.