Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Failin Öğrenilmesi”
- Uyuşmazlık: Haksız eylemden kaynaklanan maddi tazminat davasında zamanaşımının başlangıç tarihi ve davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, zarara sebebiyet veren gerçek faili, husumet sebebiyle reddedilen ilk davanın kararının tebliği ile öğrendiği ve bir yıllık zamanaşımı süresi içerisinde dava açtığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Rücuen tazminat davasında zamanaşımının başlangıç tarihi, Kurum tarafından bağlanan gelirin tahsis ve onay tarihi mi yoksa ceza yargılamasının kesinleşme tarihi mi olduğu ve buna göre Kurum'un ıslah dilekçesi ile artırdığı miktar yönünden zamanaşımının dolup dolmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 9, 10 ve 26. maddeleri ile 01.07.1994 tarihli, 1992/3 E., 1994/3 K. sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca rücuen tazminat davalarında zamanaşımı süresinin alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren başlayacağı, Kurum için alacağın muaccel olduğu tarihin ise giderlerin sarf ve ödeme günü olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararı ile iptali nedeniyle uğranılan zararın TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin açılan davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi uyarınca Devletin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk türünde olduğu, bu sorumluluğa dayalı tazminat davaları için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden mülga 818 sayılı BK’nın 125. maddesindeki 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, bu süre hesabında tapu iptal kararının kesinleştiği tarihin esas alınması gerektiği ve somut olayda davanın bu sürenin dolmasından sonra açıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının iptali nedeniyle açılan tazminat davasında, 818 sayılı BK'nın 60. maddesindeki haksız fiil zamanaşımı sürelerinin mi yoksa 125. maddesindeki 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin mi uygulanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca devletin tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan dolayı kusursuz sorumluluğunun olduğu ve bu sorumluluğun haksız fiilden farklı bir hukuki nitelik taşıdığı, dolayısıyla haksız fiile ilişkin 818 sayılı BK'nın 60. maddesindeki zamanaşımı hükümlerinin uygulanamayacağı, bunun yerine aynı Kanun'un 125. maddesindeki 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının tescilsiz "... BAKKAL" ibaresini kullanmasının davacının tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tescilli markaların 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile özel olarak korunduğu, bu durumda haksız rekabet hükümlerinin uygulanmasıyla kümülatif korumanın söz konusu olmadığı ve davalının eyleminin marka tecavüzü oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin haksız rekabete ilişkin hükümleri de içeren kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hazineye ait taşınmazdan izinsiz kum çakıl alınması nedeniyle açılan tazminat davasında zamanaşımının dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, haksız fiil nedeniyle uğradığı zararın tazmini için dava açma yetkisi olduğu, ancak zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği ve davalının da zamanaşımı def'i ileri sürdüğü gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat davasında, davacının ıslah yoluyla talep artırımına karşı davalının zamanaşımı def'i ileri sürüp sürmeyeceği ve ıslahla artırılan kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiil nedeniyle açılan tazminat davasında, davanın açılmasıyla zamanaşımının yalnızca dava edilen kısım için kesildiği, ıslah yoluyla artırılan kısım için ayrıca zamanaşımı değerlendirmesi yapılması gerektiği, davacının zarar miktarını öğrendiği tarihin zamanaşımı hesabında esas alınması gerektiği ve somut olayda davacının ıslah dilekçesini zararın öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde verdiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacı şirketi zarara uğrattıkları iddiasıyla açılan rücuan tazminat davasında, sorumluluğun haksız fiilden mi yoksa sözleşmeye aykırılıktan mı doğduğu, buna bağlı olarak uygulanacak zamanaşımı süresi ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların davacı şirketle olan ilişkilerinin yoğun güven ve bağlılığa dayalı iş ilişkisi olduğu, davanın da iş sözleşmesine aykırı davranıştan kaynaklandığı, bu nedenle 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, davacı şirketin zarar ve faili öğrendiği tarihten itibaren 10 yıllık süre dolmadan davanın açıldığı ve ayrıca haksız fiil sorumluluğuna göre 1 yıllık zamanaşımı süresinin de geçmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat davasında zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ile ilgili uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişinin dava açma yetkisi bulunan organının, zararı ve faili öğrendiği tarihin tespitinin zamanaşımı süresinin başlangıcı için önem arz ettiği gözetilerek, bu hususun araştırılmadan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmeyerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.