Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Fatura Tanzimi”
- Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin basit zimmet mi yoksa nitelikli zimmet suçunu mu oluşturduğu ve lehte temyiz edilen kararda, suçun nitelikli zimmet olarak kabul edilmesi halinde hükmün düzeltilerek mi yoksa bozularak mı onanacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin, TCK'nın 247/2. maddesinde düzenlenen nitelikli zimmet suçunu oluşturduğu, ancak lehte temyiz bulunan dosyada suç vasfının tespitinde hataya düşüldüğünün belirlenmesi halinde cezanın tür ve miktarı yönünden aleyhe değiştirme yasağı saklı kalmak kaydıyla hükmün bozulması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacıya gönderilen kâr marjına ilişkin faturalarda, kâr marjı paylaşımının taraflar arasında imzalanan protokole aykırı olduğunun anlaşılması karşısında, davacının sözleşme süresince bu faturaları itiraz etmeden ve ihtirazi kayıt ileri sürmeden ticari defterlerine kaydetmesinin, davacı tarafından anılan protokolün tadili ya da fatura içeriğinin benimsendiği anlamına gelip gelmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Fatura, sözleşmenin ifasına ilişkin bir belge olup taraflar arasındaki sözleşmeyi değiştirecek nitelikte olmadığı ve kâr marjının nasıl hesaplandığına dair verilerin faturada yer almaması nedeniyle davacının faturaları kontrol etme imkânının bulunmadığı gözetilerek, davacının faturaları itirazsız kabulünün protokolün tadili veya fatura içeriğinin benimsenmesi anlamına gelmeyeceği, bu nedenle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmayan durumlarda, faturaya "bedelin belirli bir sürede ödenmemesi halinde vade farkı ödenir" ibaresinin konulması ve karşı tarafça Türk Ticaret Kanunu'nun 23/2. maddesi uyarınca sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde vade farkının ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Faturanın, sözleşmenin ifa aşamasıyla ilgili olup sözleşmeyi değiştiren veya diğer tarafın durumunu ağırlaştıran kayıtların faturanın olağan içeriğinden sayılamayacağı, vade farkı kaydının da faturanın zorunlu içeriğinden olmayıp yasal sürede itiraz edilmediği gerekçesiyle kabul edilmesinin ağır bir sonuç doğuracağı ve faturanın sözleşme niteliği taşımadığı gözetilerek, faturaya itiraz edilmemesinin vade farkı ödenmesi konusunda borç doğurmayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Götürü bedelli bir eser sözleşmesinden kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, KDV'nin götürü bedelden ayrı olarak talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı, faturaya yasal süre içerisinde itiraz etmediğinden fatura münderecatını kabul etmiş sayıldığı, dolayısıyla faturada ayrıca gösterilen KDV'nin de iş bedelinin bir parçası olarak davacı tarafından talep edilebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinde ortak giderlerin kira bedeline dahil edilmiş olmasına rağmen, faturada genel giderlerin ayrı bir kalem olarak gösterilmesinin sözleşmeye aykırı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde ortak giderlerin kira bedeline dahil olduğu belirtilmiş olsa da, faturada genel giderlerin ayrı kalem olarak gösterilmesinin, toplam fatura tutarı sözleşmede belirtilen kira bedelini aşmadığı ve kiracının herhangi bir hakkını ihlal etmediği sürece, sözleşmeye aykırı olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların teşekkül halinde kaçakçılık suçundan mahkumiyetlerine ilişkin yerel mahkeme hükmünün, Anayasa'nın 141. ve CMK’nın 34, 230 ve 232. maddelerinde öngörülen şekilde yasal ve yeterli gerekçe içerip içermediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme hükmünde, somut olayın özel ve teknik bilgi gerektirmesine rağmen, farklı görüşler içeren bilirkişi raporlarına hangi gerekçelerle itibar edilmediğinin belirtilmemesi, eksik beyan edilen akaryakıt satışına ilişkin iddiaların yeterince karşılanmaması ve sanıkların eylemlerinin planlı bir ortaklık ve eylem birliği içerisinde işlenip işlenmediğinin incelenmeden teşekkülün varlığının kabul edilmesi nedeniyle, hükümde yasal ve yeterli gerekçe bulunmadığı gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı İSKİ tarafından düzenlenen su faturalarının hatalı ve fahiş olduğu iddiasıyla davacı tarafından açılan menfi tespit davasında, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun isabetli olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunun denetime elverişli, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun olduğu ve mahkemenin de bu rapora dayalı değerlendirmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davacı yararına kısmi kabul kararı veren ilk derece mahkemesi kararını onayan direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Takip dayanağı bono ile aynı tarih ve aynı miktarlı fındık alımına ilişkin düzenlenen faturada borcun taksitle ödeneceğinin belirtilmesi karşısında, bononun satım sözleşmesinin teminatı olup olmadığı ve dolayısıyla kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibin devam edip edemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bononun tanzim tarihi ve bedeli ile aynı tarih ve miktarlı faturada borcun taksitle ödeneceğinin kararlaştırılmış olması, bononun teminat senedi olarak verildiğini gösterdiğinden, TTK’nın 776/b maddesinde öngörülen mücerret borç ikrarını içermeyen ve tarafların sözleşmeden doğan edimlerinin belirlenmesini gerektiren bono ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte ilaç kupürlerinin eczacı tarafından fark edilemeyecek şekilde düzenlenmiş olması halinde, sözleşmede öngörülen cezai şartın uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmede sahte ilaç kupürlerinin kullanılmasının cezai şart doğuracağının açıkça kararlaştırılmış olması ve sahte kupürlerin iğfal kabiliyetinin bulunmasının eczacının sorumluluğunu ortadan kaldırmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya teslim edildiği iddia edilen malların miktarı ve bedeli üzerinden satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, teslimin ispatı için tanık beyanlarına itibar edilip edilemeyeceği ve davacı şirketin ticari defter kayıtlarının kesin delil sayılıp sayılmayacağı noktasında uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Satılan malın teslimi hususunun hukuki işlem niteliğinde olduğu ve miktar/değer itibariyle yazılı delille ispatlanması gerektiği, davalı vekilinin tanık dinlenilmesine açıkça muvafakat etmediği, davacının ticari defter kayıtlarının kesin delil sayılabilmesi için teslime ilişkin dayanak belgelerinin de kayıtları doğrulaması gerektiği, buna rağmen S...H.’ye yapılan teslimin davalı adına yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.