Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Fikri ve Sınai Haklar Suçları”
- Uyuşmazlık: Türk Patent ve Marka Kurumu'nun marka tescil işlemleri sırasında aldığı kararlar nedeniyle zarar gördüğünü iddia eden davacının açtığı tazminat davasında, görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 156. maddesi ve mülga 556 sayılı KHK'nın 71. maddesi uyarınca, Türk Patent ve Marka Kurumu'nun marka tescili ile ilgili kararlarından zarar görenlerin açacağı tazminat davalarında görevli yargı yerinin fikri ve sınai haklar hukuk mahkemeleri olduğu ve bu mahkemelerin adli yargı çatısı altında faaliyet gösterdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Faydalı model belgesinden doğan haklara tecavüzün önlenmesi ve tazminat istemine ilişkin asıl dava ile faydalı model belgesinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemine ilişkin karşı davada, daha önce aynı konuda verilen kesinleşmiş kararın kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı ve başka bir mahkemede aynı konuda görülen davanın sonucunun beklenmesi gerekip gerekmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Karşı davada, tarafları, dava konusu ve dava sebebi aynı olan kesinleşmiş mahkeme kararının, sonradan açılan dava için kesin hüküm teşkil etmesi ve hâkimin kesin hükmün varlığını kendiliğinden gözeterek davayı reddetmesi gerektiği; asıl davada ise, Yargıtay'ın içtihat birliğini ve tutarlığını sağlama görevi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin adil yargılanma hakkı ile ayrımcılık yasağı hükümleri de gözetilerek, başka bir mahkemede aynı konuda görülen davanın sonucunun beklenmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa muhalefet suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 19. Ceza Dairesinin bozma ilamında belirtilen hususları incelemesine ve tartışmasına rağmen, ilk hükümde yer almayan ve daire denetiminden geçmeyen yeni gerekçelerle hüküm kurması nedeniyle, verilen kararın eylemli uyma neticesi verilen yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 19. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, müdürlüğünü yaptığı otelin lobisinde ve odalarında müzik yayını yapması eyleminin, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Televizyon kuruluşlarınca yapılan yayın içeriğine müdahale yetkisi ve imkânı bulunmayan sanığın, yayın akışında Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu tarafından korunan eserlerin kullanılacağını bilmeyerek televizyon yayınını müşterilere sunması nedeniyle, suça konu musiki eserlerinin umumi mahalde son tüketiciye kasten temsil ve iletimi sağlanmadığından, suçun manevi unsuru oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 5846 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan açılan kamu davasında, lehe kanunun tespiti için hangi hükümlerin karşılaştırılması gerektiği hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan 5846 sayılı Kanun'un 81/9-1/a maddesi ile hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun ile değişik 81/4. maddesi yerine, 5728 sayılı Kanun'la değişik 81/13 ve 71/1 maddelerinin birlikte değerlendirilerek lehe kanun uygulamasının yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, kanun değişikliği sonrası uzlaştırma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 71. maddesinde düzenlenen "temsil" suçunun etkin pişmanlık hükümleri kapsamında olmadığı, suçun işlendiği tarihte de uzlaştırma kapsamında olduğu, tarafların uzlaşmayı kabul etmedikleri ve bu durumun usule ilişkin olduğu, bu nedenle 6763 sayılı Kanun ile CMK'nın 253. maddesinde yapılan değişikliğin geçmişe etkili olarak uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yapılan haksız şikayet nedeniyle oluşan zararın tazmini isteminde görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, marka hakkına tecavüz iddiasıyla yapılan haksız şikayet nedeniyle oluşan zararın tazmini talebi niteliğinde olduğu ve bu tür uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu gözetilerek, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin görevsizliğine ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İki gün ara ile aynı yerde bandrolsüz CD ve DVD satışı yaparken yakalanan sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aynı yerde, iki gün gibi kısa bir süre arayla aynı suçu işlemesi, aynı suç işleme kararının devamı niteliğinde olduğu ve mağdurun belli bir kişi değil toplum olduğu gözetilerek, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa muhalefet suçundan sanık hakkında verilen hükme karşı yapılan temyiz üzerine, yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararına rağmen ilk hükümde yer almayan yeni ve değişik gerekçelerle sanığın mahkumiyetine karar vermesi, direnme kararını yeni hüküm niteliğine soktuğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçundan sanığın mahkumiyetine dair yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararında belirtilen hususları tartışıp, ilk hükümde yer almayan yeni ve değişik gerekçelerle sanığın mahkumiyetine karar vermesi nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’ın ilgili dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında açılan fikri ve sınai haklar davasında lehe kanunun belirlenmesi ve dava zamanaşımının uygulanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan ve daha az cezayı öngören kanun hükmünün lehe kabul edilmesi ve kesintili dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme direnme kararının bozulmasına ve sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı marka hakkına tecavüz suçunun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan 556 sayılı KHK'nın 61/A-1. maddesinde düzenlenen marka hakkına tecavüz suçunun unsurlarının, sanıkların transit beyannamesi ile nakledilen taklit marka ürünleri gümrük bölgesine sokmaları eyleminin 6769 sayılı Kanun'da düzenlenen “ithal etmek” seçimlik hareketine karşılık gelmesine rağmen, suç tarihinde yürürlükte olan kanunda bu eylemin suç olarak tanımlanmamış olması ve fail lehine olan kanunun uygulanması ilkesi gözetilerek, sanıkların beraatine ilişkin direnme kararının, suça konu ürünlerin iadesine ilişkin kısım düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.