Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon”
- Uyuşmazlık: Davacı hastanenin, davalı kuruma yaptığı fizik tedavi hizmetlerine ilişkin faturalandırmaların fazla olup olmadığı ve uygulanan seans sayılarının ilgili mevzuata uygunluğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacı hastanenin faturalandırmalarının ve uyguladığı seans sayılarının mevzuata uygunluğunun tespiti için yeterli bilirkişi incelemesi yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davacı sağlık hizmeti sağlayıcısına kesilen cezai şart ve reçete bedellerinin tahsil işleminin iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Hastaların fiilen fizik tedavi ve rehabilitasyon hizmeti aldığı, doktorun bu işlemler sırasında bizzat hastaya müdahale etmek zorunda olmadığı ve kasıtlı faturalandırma yapıldığına dair bir delil bulunmadığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazları reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun, davacı sağlık kuruluşuna ait faturalardan yaptığı kesintilerin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulaması yapılan hastalar için gerekli tetkiklerin yapılıp yapılmadığının belirlenmesi amacıyla alınan bilirkişi raporunun, uzman olmayan bir bilirkişi tarafından düzenlenmiş olması ve eksik inceleme içermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı sağlık hizmet sağlayıcısının, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından faturalarından yapılan kesintilerin hukuka aykırı olduğunun tespiti istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunun yetersiz ve çelişkili olduğu, fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümüne ilişkin kesintilerin SUT hükümleri ve ilgili mevzuata uygun olarak incelenmediği, ayrıca hükümle rapor arasında uyumsuzluk bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı sosyal güvenlik kurumunun, davacı üniversite hastanesinin hakedişlerinden yaptığı kesintinin iadesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sağlık Uygulama Tebliği'nin (SUT) 4.2.2.B-1 inci maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca davalı kurumun mahsup işleminin yerinde olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların hatalı tıbbi uygulamaları nedeniyle davacı çocuğun sakat kalması sonucu maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporlarında davalıların tıbbi uygulamalarında kusur bulunmadığı ve meydana gelen zarar ile davalıların eylemleri arasında illiyet bağı kurulamadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı SGK'nın, davacıya yapılan kaplıca tedavisi ödemelerinin haksız olduğunu iddia ederek geri istemesi üzerine, davacının bu talebin haksızlığının tespiti ve ödemelerin durdurulması istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Kaplıca tesisinin geçici ruhsatının bulunduğu, hastaların hizmetten yararlandığı ve inceleme konusu tarihlerde işletme izninin olduğu gözetilerek, davalı SGK'nın temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı özel hastane personelinin vekalet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırı davranıp davranmadığına ilişkin maddi ve manevi tazminat istemi.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporlarında davalı hastane çalışanlarının kusurlu bir yaklaşımına dair kanıt bulunamaması ve uygulanması gereken hukuk kuralları gözetilerek davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava konusu bononun teminat senedi olup olmadığı ve hamil şirketin bu durumu bilip bilmediği noktasında oluşan uyuşmazlık nedeniyle borçlu olmadığının tespiti davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bononun teminat senedi olduğuna dair iddiasını yazılı delille ispatlayamaması ve hamil şirketin davacının zararına hareket ettiğini gösterir herhangi bir delil sunulamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın üstlendiği bir iş için verilen teminat mektubunun iadesi talebiyle açılan davada, davacının tek başına dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığı ve taraf ehliyetinin bulunmadığı, bu nedenle adi ortaklığa ilişkin davalarda ortakların birlikte hareket etmesi gerektiği gözetilerek, taraf teşkili sağlanmadan davaya devam edilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kayınvalidesini tasarlayarak öldürme suçundan mahkumiyetine dair delillerin yeterliliği ve şüpheden sanık yararlanır ilkesinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suçu işlediğine dair şüpheden uzak, kesin, somut ve inandırıcı delil elde edilemediği, mevcut delillerin sanık aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamayacağı ve oluşan şüphenin sanık lehine yorumlanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Gebelik takibi sırasında yapılan üçlü tarama testinde Down Sendromu riski çıkan davacıya, hekim tarafından kesin tanı yöntemleri ve riskleri konusunda yeterli aydınlatmanın yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hekimin aydınlatma yükümlülüğünün yazılı olması gerekmediği, protokol defterindeki kayıtların ve davacının üçlü tarama testini yaptırmış olmasının aydınlatıldığını gösteren karineler olduğu, davacının aksini ispatlayamadığı ve sigortalı hekimin kusursuz olduğu değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.