Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hâkimin Vefatı”
- Uyuşmazlık: Hâkimin kısa kararı tefhim ettikten sonra gerekçeli kararı yazmadan vefat etmesi hâlinde, yerine atanan hâkimin gerekçeli kararı yazıp imzalayıp imzalayamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hem 1412 sayılı CMUK hem de 5271 sayılı CMK’nın ilk hâlinde bu konuda açık bir düzenleme bulunmaması, ancak yerleşik uygulamada yeni hâkimin gerekçeli kararı yazabileceğinin kabul edilmesi, öğretide de bu görüşün savunulması, 6100 sayılı HMK’nın 299. maddesinde ve 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesinde de benzer düzenlemelere yer verilmesi ve böylece yerleşik uygulamanın yasalaşması karşısında, vefat eden hâkimin yerine atanan hâkimin tefhim edilen kısa karara uygun olarak gerekçeli kararı yazabileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, babalarının nüfusuna kaydedilen davalıların gerçekte babalarının çocukları olmadığını ileri sürerek açtıkları davanın, tanımanın iptali veya nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olarak nitelendirilmesi ve görevli mahkemenin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, davalıların babalarının nüfusuna yanıltıcı beyanla kaydedildiğini ileri sürerek açtıkları davanın, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası niteliğinde olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin esastan red kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalıların gerçek babalarının kendilerinin babası olduğunu iddia ederek nüfus kayıtlarının düzeltilmesi talebiyle açtıkları davanın, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi mi yoksa soybağının reddi davası mı olduğu ve hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacının babasının nüfusuna yanıltıcı beyanla kaydedildiğinin iddia edilmesi ve bunun düzeltilmesinin talep edilmesi nedeniyle davanın nüfus kayıt düzeltme davası niteliğinde olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasının temyiz incelemesi sırasında davacı-davalı erkeğin vefat etmesi nedeniyle davanın akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı-davalı erkeğin temyiz incelemesi sırasında vefat etmesiyle evliliğin sona erdiği ve boşanma davasının konusuz kaldığı gözetilerek, davaya konu uyuşmazlık hakkında karar verilmek üzere dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden işçinin mirasçılarına hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminat miktarını belirlerken olayın özelliklerini, zarar görenin durumunu, paranın alım gücünü ve işçinin kusursuz olduğunu göz önünde bulundurması gerektiği, ancak somut olayda hükmedilen manevi tazminat miktarının olayın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü ve davacının sürekli iş gücü kaybına uğramamış olması gözetildiğinde biraz fazla olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirası reddeden mirasçılar aleyhine, red kararından sonra başlatılan icra takibinin iptali talebinin borca itiraz mı yoksa şikâyet yoluyla takibin iptali mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi kararının, mirasçıya hak ehliyetini kaybettirmeyip sadece borca itiraz hakkı kazandırdığı, bu itirazın da icra takibinin kesinleşmesinden önceki dönemde maddi hukuka dayalı bir borca itiraz sebebi oluşturduğu ve genel haciz yoluyla ilamsız takipte bu itirazın icra müdürlüğüne yapılması gerektiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden işçinin mirasçıları tarafından açılan davada, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminat takdirinde, somut olayın özelliği, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumu, paranın alım gücü, kusur durumu ve olayın meydana geldiği tarih gibi hususları dikkate alması gerektiği, bu hususlar gözetildiğinde takdir edilen manevi tazminat miktarının uygun olduğu gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı gerekçesiyle ölüm aylığı kesilen davacının, yeni başvurusunun Kurumca reddedilmesinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yeni aylık başvurusunun, daha önceki fiili birliktelik tespitine dayanılarak reddedilmesinin hukuka aykırı olduğu, ancak davacının fiilen birlikte yaşamadığı iddiasının da yeterli araştırma yapılmadan kabul edildiğinden, yerel mahkemenin eksik inceleme yaparak verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu su tüketim bedelinin miktarı ve itirazın iptali talebinin kısmen kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporuna dayanılarak tahakkuk ettirilen miktarda su tüketiminin mümkün olmadığı ve konutun kullanım durumuna göre tüketim miktarının tespit edildiği gözetilerek, yerel mahkemenin itirazın kısmen iptaline ilişkin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerinde davacının zilyetliğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil talep etmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmaz üzerindeki zilyetliğini ve imar-ihya faaliyetlerini ispatlayamaması, hava fotoğrafları ve diğer delillerin davacı aleyhine değerlendirilmesi gözetilerek, mahkeme kararlarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce vefat eden babasından dolayı ölüm aylığı alıp alamayacağı, özellikle de eşinden dolayı ölüm aylığı alıyor olması nedeniyle 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesindeki aylıkların birleşmesi yasağının uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin, sadece bu kanuna göre bağlanacak aylıkların birleşmesi halinde uygulanacağı, davacının babasından dolayı hak kazanacağı ölüm aylığının ise 5510 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi gereği yürürlükten kaldırılan 1479 sayılı Kanun hükümlerine göre bağlanacağı, dolayısıyla 54. maddenin uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşi 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten sonra, babası ise bu tarihten önce vefat eden davacının, hem eşinden hem de babasından dolayı ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin, birleşecek gelir ve aylıkların yine bu kanun hükümlerine göre bağlanmış olması halinde uygulanacağı, davacının babasından dolayı ölüm aylığı hakkının ise 5510 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi gereğince yürürlükten kaldırılan 1479 sayılı Kanun hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, dolayısıyla davacının babasından dolayı ölüm aylığı almasına engel bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.