Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hüküm Fıkrası ile Gerekçe Uyumu”
- Uyuşmazlık: Davacının ulusal bayram ve genel tatil alacağından yapılan indirimin gerekçede belirtildiği gibi %50 oranında olup olmadığı ve gerekçe ile hüküm arasında çelişki bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinin 2/3’ünde çalıştığı kabulüne rağmen, indirimi bu orana göre hesaplanan miktar üzerinden değil, toplam tutar üzerinden yapması nedeniyle gerekçe ve hüküm arasında çelişki bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maden Kanunu'na göre kesilen idari para cezası için yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, görevli yargı yerinin adli mi yoksa idari yargı mı olduğu ve yerel mahkemenin direnme kararının usulüne uygun olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu, gerekçede icra takibinin yasal dayanağı olmadığı belirtilirken hüküm fıkrasında davanın yargı yolu yönünden reddine karar verildiği, bu durumun Anayasa'nın 141. maddesi ve HMK'nın 297. maddesine aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Siyasi parti ilçe yönetimine kayyım atanması istemine ilişkin yerel mahkeme kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının gerekçesinde kayyım atanması talebinin reddine dayanak olarak geçici yönetimin görevde olması ve seçim sürecinin başlamış olması gösterilirken, ayrıca görev konusuna da değinilmiş olması nedeniyle, Yargıtay kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunmadığı, ancak husumetin parti tüzel kişiliğinden ayrı olmayan il ve ilçe başkanlıklarına yöneltilmesi nedeniyle davanın yasal hasım olan parti genel başkanlığına yöneltilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yersiz ödenen ölüm aylığının iadesi talebine ilişkin davada, davacının SGK'yı yanıltıcı beyanda bulunup bulunmadığının tespiti ve 5510 sayılı Kanun'un 96. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında gerekçe ve hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu, kararın gerekçesinde 5510 sayılı Kanun'un 96. maddesi tartışılırken, hüküm fıkrasında davacının iade ile yükümlü olmadığının tespitine karar verilerek çelişki yaratıldığı gözetilerek direnme kararı usulden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemece verilen itirazın iptali davası kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin gerekçesinde belirtilen alacak miktarları ile hüküm fıkrasında belirtilen alacak miktarlarının toplamının örtüşmesi ve çelişki oluşturmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak karardaki miktarın denetlenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölmeden önce yaptığı hibe işleminin tenkisi, tapu iptal-tescili, vasiyetnamenin iptali ve ecrimisil taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin ecrimisil konusunda, gerekçesinde davalının iyiniyetli olduğunu kabul ederken, hükmünde ise iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle aleyhine hüküm kurarak gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratması gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, yerel mahkemenin gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığı ve direnme kararının usulüne uygun verilip verilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin gerekçesinde davacının 10 yıl 7 ay 28 gün çalıştığının kabul edildiği belirtilmesine rağmen, hükümde 14 yıl 6 ay 3 gün çalıştığı kabulüne göre hesaplama yapılması ve direnme kararında bozma kararındaki bu hususa ilişkin herhangi bir açıklama ve gerekçeye yer verilmemesi nedeniyle, direnme kararının usul hükümlerine aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalılar arasındaki asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığının ve davacının baştan itibaren asıl işverenin işçisi sayılıp sayılamayacağının tespiti ile buna bağlı olarak fark işçilik alacaklarının davalı işverenden tahsili istemine ilişkin davanın belirsiz alacak davası mı yoksa kısmi dava olarak mı açıldığı ve zamanaşımı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının gerekçe kısmında kabul edildiği belirtilen alacak miktarları ile hüküm fıkrasında yer alan alacak miktarlarının farklı olması nedeniyle gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Birleşen davalarda, direnme kararının hüküm fıkrasının HMK 297. maddeye uygun yazılıp yazılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin direnme kararında birleşen davaların hüküm fıkralarını ayrı ayrı ve açıkça yazması gerekirken, hüküm fıkrasında davaları karıştırarak ve hangi tarafın hangi davadan dolayı ne kadar yargılama giderinden sorumlu olduğunu belirtmeyerek HMK 297'ye aykırı hareket etmesi gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigorta şirketinin, sigortalının şantiye sahası dışında meydana gelen bir kazadan dolayı sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararının, 6100 sayılı HMK'nın 297. maddesine uygun şekilde düzenlenmemiş olması, hüküm fıkrasında infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması ve bozma kararına karşı direnme gerekçesinin açıklanmaması nedeniyle usulden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İrtifak hakkı kamulaştırması nedeniyle açılan tespit ve tescil davasında, yerel mahkemenin direnme kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının gerekçe kısmında belirtilen irtifak hakkı bedeli ve taşınmaz büyüklüğü ile hüküm fıkrasında belirtilen irtifak hakkı bedeli ve taşınmaz büyüklüğü arasında çelişki bulunması, hükmün gerekçesi ile hükmün sonucu arasında bulunması gereken uyumun bozulmasına neden olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.