Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hüküm ve Tasarruf Dışı Yerler”
- Uyuşmazlık: Sanığın katılanlara, mağdurlara ve şikayetçilere yönelik eylemlerinin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun unsurlarını oluşturup oluşturmadığı ve TCK'nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile katılanlar, şikayetçiler ve mağdurlar arasında hukuken geçerli bir sözleşme ilişkisi kurulduğu, sanığın bu sözleşme sonucu oluşan güvene bağlı olarak emaneten bırakılan altın ve paralar üzerinde tasarrufta bulunma yetkisine sahip olduğu, sanığın bu yetkiyi kötüye kullanarak zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunup iş yerindeki tüm altınları ve paraları alarak ortadan kaybolduğu ve bu eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, ayrıca ele geçirilen altınların kolluk tarafından yapılan tahkikat sonucu elde edilmiş olması ve sanığın pişmanlığını gösterir bir irade ortaya koymaması nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin orman niteliğinde olduğunu iddia ettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açtığı davada, daha önce kadastro mahkemesince verilen ve taşınmazın orman sınırları dışında olduğuna karar verilen hükmün kesin hüküm teşkil edip etmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin önceki davada taraf olmaması ve taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasının da bulunması nedeniyle, kadastro mahkemesinin kararının kesin hüküm teşkil etmediği ve taşınmazın doğal ve arkeolojik SİT alanı olup olmadığının da araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların, çalıştıkları iş yerinden ham madde çalarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işleyip işlemedikleri.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ... hakkında tanık beyanları ve ele geçirilen delillerle suçu işlediği sabit görülerek beraat hükmü bozulmuş, sanık ... hakkında ise suçu işlediğine dair yeterli delil bulunmadığı gözetilerek beraat hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Dere yatağı niteliğinde olan bir taşınmazın ıslah çalışması sonucu tarıma elverişli hale getirilmesiyle imar ve ihya yoluyla kazanılıp kazanılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın sedde yapım tarihine kadar aktif dere yatağının etkisi altında Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu, imar ve ihya yoluyla mülkiyetin kazanılması için aranan koşulların oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Hazine adına kayıtlı taşınmazın davacı tarafından imar ve ihya yoluyla kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın 2007 yılına kadar aktif dere yatağının etkisi altında bulunması nedeniyle Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu, bu nedenle imar ve ihya yoluyla kazanılamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Seri bazda yapılan orman kadastrosunda tahdit dışı bırakılan taşınmazın orman sayılıp sayılmayacağı ve davacının zilyetliğinin tapu edinimi için yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bulunduğu yerde seri bazda orman kadastrosu yapıldığı, taşınmazın eğiminin %12'nin üzerinde olduğu ve öncesinin çalılık vasfında olduğundan orman sayılan yerlerden olduğu, orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık sürenin geçmemiş olması ve bu durumda davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına tespit edilen taşınmazın davacılar tarafından imar ve ihya yoluyla kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İmar ve ihya olgusunun tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı, hava fotoğrafları ve bilirkişi incelemeleri gibi delillerin eksik olduğu, tanık beyanlarındaki çelişkilerin giderilmediği ve taşınmazın tescil dışı bırakılma nedeninin araştırılmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'nin orman niteliğinde olduğunu iddia ettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açtığı davada, daha önce kadastro mahkemesince verilen ve taşınmazın orman sınırları dışında olduğuna karar veren ilamın kesin hüküm teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin önceki davada taraf olmaması nedeniyle kadastro mahkemesinin kararının Hazine aleyhine kesin hüküm teşkil etmediği, ayrıca Hazine'nin dava dilekçesinde taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve doğal sit alanı içinde bulunduğunu da ileri sürmesi nedeniyle, mahkemenin bu iddiaları da araştırarak karar vermesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, çekişmeli taşınmazların vasfının ne olduğu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri uyarınca zilyetlikle edinilmeye elverişli olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, taşınmazların imar ve ihya edilerek zilyetlikle edinilmeye elverişli hale getirilip getirilmediği, zilyetlik kazanma şartlarının oluşup oluşmadığı ve taşınmazların vasfının belirlenmesi hususlarında yeterli araştırma yapmadan karar vermesi ve delilleri eksik değerlendirmesi, ayrıca taşınmazların orman vasfında olmadığının tespit edilmesi gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.