Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hükümde Düzeltilme”
- Uyuşmazlık: Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davasında verilen hükümde anne adının düzeltilmesine karar verilmişken, soyadının hüküm fıkrasında yer almaması nedeniyle davacı tarafından yapılan tavzih talebinin reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin gerekçesinde anne adının soyadı ile birlikte düzeltilmesi gerektiği belirtilmiş ise de hüküm fıkrasında sadece adın düzeltilmesine karar verilmiş olması nedeniyle, hüküm ile gerekçe arasında çelişki bulunduğu, bu nedenle davacı tarafından hüküm fıkrasına soyadının da eklenmesi talebinin tavzih değil, hükmün genişletilmesi anlamına geldiği ve tavzih yoluyla talep edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin, davalı kurum tarafından haksız olarak azledildiğini ileri sürerek vekalet ücreti alacağı talebiyle açtığı davada, istinaf incelemesi sonucunda verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, davalı lehine hükmedilen istinaf duruşma avukatlık ücretinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin hükümde yer alan miktar hatasının düzeltilmesi hususunda davacıya atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı ve bu sebeple istinaf duruşmasını vekille temsil edilen davalı lehine istinaf duruşma avukatlık ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı adına tesciline ilişkin açılan davada, terkin hükmünün bulunmaması nedeniyle Yargıtay'ın düzelterek onama kararı verip vermeyeceği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz bedeline hükmedildiği halde terkin hususunda hüküm kurulmamasının eksiklik olduğu, ancak bu eksikliğin düzeltilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği gözetilerek, mahkeme kararının hüküm fıkrasına terkin hükmü eklenerek düzeltilmesine ve düzeltildiği şekliyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Babalık davasında, davalının babalığının tespiti ve buna bağlı olarak nüfus kaydının düzeltilmesi talebinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının babalığının tespitine karar verilmesi yeterli olup, ayrıca nüfus kaydının düzeltilmesine dair hüküm kurulmasının hatalı olduğu, ancak bu hususun düzeltilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası bedelin ödenme şekli ve yasal faiz uygulanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 2018/104 Esas, 2020/39 sayılı kararı ile Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının bazı ibarelerinin iptal edilmesi gözetilerek, ödenmemiş kamulaştırma bedeline dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek derhal ödenmesine ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasının bu hususta düzeltilmesine karar verilerek hüküm düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki kişi adının ve uyruğunun hatalı olduğu iddiasıyla açılan tapu kaydında düzeltim davasının kesin hüküm nedeniyle reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesine ilişkin kararların kesin hüküm teşkil etmediği ve hatalı kayıtların düzeltilmesinin talep edilebileceği gözetilerek, önceki bozma kararına ve usulüne uygun bulunan yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalılar arasında akdedildiği iddia edilen simsarlık sözleşmesi nedeniyle davacının komisyon ücretine hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, İlk Derece Mahkemesi’nin davayı yazılı şekil şartı yokluğundan reddetmesi üzerine, gerekçeyi düzelterek davacının istinaf başvurusunu esastan reddetmesi, esas hakkında yeniden hüküm kurulması gerekirken hükümle birlikte bir bütünlük teşkil eden gerekçenin düzeltilmesiyle yetinilmesinden dolayı usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep konusu fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararının yargılama giderine yönelik bölümü düzeltilmesine rağmen yeniden esas hakkında hüküm kurmaması ve arabuluculuk başvuru tarihinde mevcut olmayan toplu iş sözleşmesinin uygulanarak fark alacakların hesaplanması hatalı bulunarak, ayrıca hüküm altına alınan fark ikramiye alacağına yanlış faiz türü uygulanması nedeniyle, temyiz edilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine ve uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep konusu fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve hüküm altına alınan alacaklara uygulanması gereken faizin başlangıç tarihi ve türü uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararının yargılama giderine yönelik bölümü düzeltilmesine rağmen yeniden esas hakkında hüküm kurmaması ve arabuluculuk başvuru tarihinde mevcut olmayan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre fark alacak hesabı yapılması hatalı görülerek, ayrıca hüküm altına alınan fark ikramiye alacağına uygulanan faiz türünün de hatalı olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep konusu fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ve hüküm altına alınan alacaklara uygulanması gereken faizin başlangıç tarihi ile türüne ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararının yargılama giderine yönelik bölümü düzeltilmesine rağmen yeniden esas hakkında hüküm kurmaması ve arabuluculuk başvuru tarihinde mevcut olmayan toplu iş sözleşmesi hükümlerinin dikkate alınarak ücret ve ikramiye farkı hesaplanması hatalı bulunarak, ayrıca hüküm altına alınan ikramiye alacağına uygulanması gereken faiz türünün de hatalı belirlenmesi nedeniyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret, ikramiye ve ilave tediye fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararının yargılama giderine ilişkin bölümü düzeltilmesine rağmen yeniden esas hakkında hüküm kurmaması ve arabuluculuk başvuru tarihinde mevcut olmayan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre fark alacak hesabı yapılması hatalı bulunarak, ayrıca hüküm altına alınan fark ikramiye alacağına uygulanan faiz türünün de hatalı olması gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine ve uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret, ikramiye ve ilave tediye fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararının yargılama giderine yönelik bölümü düzeltilmesine rağmen yeniden esas hakkında hüküm kurmaması usul yönünden hatalı olması, arabuluculuk başvurusu tarihinde mevcut olmayan toplu iş sözleşmesinin uygulanmasının talep edilmesinin mümkün olmaması, dava dilekçesinde de bu yönde bir talep bulunmaması ve hüküm altına alınan fark ikramiye alacağına hatalı faiz türü uygulanması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.