Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hükümet”
- Uyuşmazlık: Hükümlünün, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) başvurusu kapsamında hükümet savunmasına erişim için bilgisayar ve internet kullanım talebinin cezaevi idaresi tarafından reddedilmesi üzerine yapılan şikayetin kabulü ve bu karara yapılan itirazın reddine ilişkin kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün AİHM başvurusu hakkının ve hükümet savunmasına erişiminin anayasal bir hak olduğu, cezaevi idaresinin gerekli tedbirleri alarak bu hakkın kullanımını sağlaması gerektiği, bu nedenle hükümlünün şikayetinin kabulü ve itirazın reddine dair kararların hukuka uygun olduğu gözetilerek, kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Gazetede yayınlanan bir demeçte kullanılan ifadelerin kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından kullanılan ifadelerin, davacının kişiliğini hedef almaktan ziyade hükümet politikalarına yönelik bir eleştiri niteliğinde olduğu ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı, bu nedenle de manevi tazminat gerektirecek bir kişilik hakkı ihlali oluşturmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Birinci sınıf hakim olan sanık hakkında, silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs suçlarından açılan kamu davasında, görevli mahkemenin neresi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, hakimlik göreviyle bağlantılı olsa dahi kişisel suç kapsamında değerlendirilmesi, Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yetkisinin sadece görev suçları ile sınırlı olması ve iddianamede yer verilen suçlamalara göre sanığın eylemlerinin kişisel iradesiyle, örgüt üyeliğinden kaynaklanan hiyerarşi içerisinde ve örgütün nihai amacına ulaşmasına yönelik olarak gerçekleştirildiği gerekçeleriyle Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Görevden uzaklaştırılan ve meslekten ihraç edilen bir Cumhuriyet savcısının silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal, Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs suçlarından yargılanmasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, kişisel suç niteliğinde olduğu ve Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nun 93. maddesi uyarınca görevli mahkemenin, sanığın görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki ağır ceza mahkemesi olduğu gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birinci sınıf cumhuriyet savcısı olan sanığın, silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal ve Türkiye Büyük Millet Meclisi ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından yargılanmasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, kişisel suç olarak değerlendirilmesi gerektiği, Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapma görevinin görev suçları ile sınırlı ve istisnai nitelikte olduğu gözetilerek, yargılamanın yerel mahkemede yapılması gerektiği kabul edilerek İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç tarihinde birinci sınıf Cumhuriyet savcısı olan sanık hakkında açılan Anayasayı ihlal, Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs ve silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından yargılama yapmaya hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda çıkan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, kişisel suç olarak kabul edilmesi gerektiği ve Yargıtay’ın ilk derece yargılaması yapma görevinin görev suçları ile sınırlı ve istisnai nitelikte olduğu gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının usul ve yasaya uygun olduğu kabul edilerek, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç tarihinde birinci sınıf hakim olan sanık hakkında açılan silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal, Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından dolayı görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin, hakimlik göreviyle bağlantılı olarak yürütülen soruşturmalardan bağımsız olarak, kişisel iradesiyle ve örgüt üyeliği sıfatıyla gerçekleştirilen kişisel suçlar kapsamında olduğu, Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yetkisinin yalnızca görev suçlarıyla sınırlı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin görevli olduğuna ve Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birinci sınıf hakim olan sanık hakkında açılan silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal, Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs suçlarından dolayı görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların hakimlik göreviyle bağlantılı olarak işlendiği iddia edilse de, iddianamede bu suçlara ilişkin görev suçu kapsamında ayrı bir suç isnat edilmemesi, isnat edilen suçların hakimlik göreviyle bağlantılı ve görevden yararlanılarak işlenmesinin zorunlu olmaması, özgü suç niteliği taşımaması ve sanığın kişisel irade ve eylemleriyle hareket ettiği gözetilerek Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç tarihinde birinci sınıf cumhuriyet savcısı olan sanığın işlediği iddia edilen suçların kişisel suç kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve buna bağlı olarak hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, her ne kadar bir kamu görevlisi sıfatıyla işlenmiş olsa da, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak, Anayasayı ihlal, Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs suçlamaları kapsamında, kişisel iradenin sonucu olarak gerçekleştirildiği ve herhangi bir kamu görevi ile bağlantılı ve görevden yararlanılarak işlenmesi zorunlu olmayan kişisel suç niteliğinde olduğu, bu nedenle de yargılamanın ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay'da değil, ağır ceza mahkemesinde yapılması gerektiği gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimlikten ihraç edilen bir sanığın işlediği suçların görev suçu mu yoksa kişisel suç mu olduğu ve buna bağlı olarak hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın işlediği suçların, hâkimlik görevi sırasında ve görevinden dolayı işlenmiş olsa dahi, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal, Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs suçlamaları kapsamında kişisel suç niteliğinde olduğu ve bu nedenle yargılamanın Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nun 93. maddesi uyarınca ilgilinin görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yer ağır ceza mahkemesinde yapılması gerektiği gözetilerek Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Görevden uzaklaştırılan ve meslekten çıkarılan bir hakim hakkında açılan silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasayı ihlal ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından dolayı görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, hakimlik göreviyle bağlantılı olarak işlense dahi, kişisel suç niteliğinde olduğu ve bu nedenle yargılamanın genel hükümlere göre yapılması gerektiği, Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yapmasının istisnai bir durum olduğu gözetilerek Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına ve yerel mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Görevden uzaklaştırılan bir hâkim hakkında açılan silahlı terör örgütünü yönetme, Anayasayı ihlal ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından dolayı görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin kişisel suç kapsamında olduğu, iddianamede yer verilen ve hakkında Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nda soruşturma devam eden görevle ilgili eylemlerin dava konusu suçlar bakımından araç suç olarak değerlendirilmesi gerektiği, Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yapma yetkisinin görev suçları ile sınırlı ve istisnai olduğu hususları gözetilerek Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına ve yerel mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.