Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hükmün Açıklığı”
- Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen hükmün, hisse oranlarının ve davacı baba adının belirtilmemesi nedeniyle infaz edilememesi üzerine yapılan tavzih talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümde tescile esas hisse oranlarının belirtilmemesi ve davacı baba adının hatalı yazılmasının hükmün infazını engelleyecek şekilde tereddüt yarattığı, bu hususların açıklığa kavuşturulmasının hükmün özünü değiştirmeyeceği ve tavzihin amacının hükmün icrasındaki tereddütleri gidermek olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin bozma kararına uymasına rağmen, hüküm fıkrasında bozma ilamına uyulmasına karar verildiğinin belirtilmesi ve önceki kısmi kabul hükmünün ortadan kalktığı halde yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığının belirtilmesi nedeniyle hükmün HMK 297'ye aykırı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 297. maddesi gereğince hükmün açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde yazılması gerekirken, mahkemece bozma kararına uyulmasına rağmen önceki kısmi kabul hükmünün ortadan kalktığı halde yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığı belirtilerek çelişkili ve infaza elverişsiz bir hüküm kurulduğu gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir tapu iptali ve tescil davası hükmünün uygulanmasında yaşanan sorunlar nedeniyle davacı tarafından yapılan tavzih talebinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş hükmün, dava konusu taşınmazın davalı tarafından üçüncü kişilere devredilmesi nedeniyle tavzih yoluyla değiştirilemeyeceği ve tavzihin hükmün yorumlanması ve açıklığa kavuşturulması için öngörüldüğü, hükmün değiştirilmesi veya yeni bir karar verilmesi için kullanılamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin tavzih talebini reddeden ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan alacak davasında, mahkemenin gerekçeli kararında belirtilen yıllık izin ücreti ve kıdem tazminatı miktarları ile hüküm kısmında yer alan miktarlar arasında çelişki bulunması nedeniyle kararın temyizen incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin gerekçeli kararında davacının yıllık izin ücreti ve kıdem tazminatı alacaklarına ilişkin hesaplanan miktarlar açıkça belirtilirken, hüküm fıkrasında sehven farklı miktarlara yer verilmesi ve bu durumun yargılamanın açıklığı ilkesine aykırılık oluşturması nedeniyle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasında, birden fazla davalı bulunmasına rağmen, yükümlülük altına sokulan davalının kim olduğunun açıkça belirtilmemesi nedeniyle hükmün infazında tereddüt yaratıp yaratmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün sonuç kısmında, taleplerden her biri hakkında verilen hüküm ve taraflara yüklenen borçların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aksi halde hükmün infazında tereddütlere yol açılacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasında yükümlülük altına sokulan davalının adının açıkça belirtilmesi suretiyle düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir tescil davası hükmünün tapuda infaz edilememesi üzerine davalı tarafından yapılan tavzih talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş hükmün tapu müdürlüğünce infaz edilememesinin ve hükmün dayanağı olan bilirkişi raporunda mükerrerlik ve tampon bölgeler oluşturduğuna dair tespitlerin, hükmün açıklığa kavuşturulmasını gerektirmesi ve HMK 305. maddesi uyarınca tavzih talebinin incelenerek hükmün infaz edilebilir hale getirilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmeyerek ek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kıdem ve ihbar tazminatlarının yabancı para birimi cinsinden hüküm altına alınması talebiyle açılan alacak davasında, hüküm fıkrasında farklı para birimlerinin yer alması nedeniyle oluşan tereddüdün giderilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 297. maddesi uyarınca hükmün açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde olması gerektiği, somut olayda ise hüküm fıkrasında hem Euro hem de USD ibaresinin yer almasının infazda tereddüt yaratacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının hatalı kısmının 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net mi yoksa brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında açıkça belirtilip belirtilmemesi hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net veya brüt olduğunun açıkça belirtilmemesi, hükmün açıklığı ve icrası bakımından önem taşıdığından, HMK'nın 297/2. maddesi gereği hükmün açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde düzenlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin verdiği mahkûmiyet hükmüne karşı sanığın yaptığı temyiz başvurusunun, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 294. maddesi kapsamında bir temyiz nedeni içerip içermediği ve bu kapsamda temyiz denetiminin nasıl yapılacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın temyiz dilekçesinde "hükmün ağır olduğu" ibaresinin, hükmün miktarına yönelik maddi hukuka aykırılık iddiası olarak kabul edilebileceği ve bu nedenle temyiz başvurusunda CMK'nın 294. maddesi anlamında bir temyiz nedeni bulunduğu gözetilerek, Özel Daire'nin "temyiz isteminin reddine" ilişkin kararı kaldırılmış ve dosya temyiz incelemesi yapılması için Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydı bulunan bir taşınmazın orman içi açıklık niteliğinde olup olmadığı ve zilyetlikle kazanılıp kazanılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17/2. maddesi ve ilgili yönetmelikler uyarınca, orman içi açıklıklar niteliği itibarıyla orman sayıldığından ve zilyetlikle kazanılamayacağından, taşınmazın tapu kaydı bulunsa dahi orman içi açıklık vasfında olması halinde Hazine adına tescil edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemenin direnme kararında usul hükümlerine uygun hüküm fıkrası oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin direnme kararında, HUMK'nun 388. maddesinde öngörülen usule aykırı olarak, hüküm fıkrası oluşturulmayıp yalnızca "önceki kararda direnilmesine" şeklinde karar verilmesi, hükmün açık ve net olmaması nedeniyle yargıda açıklık ve netlik ilkesine aykırı görülerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.