Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hükmün Tamamlanması”
- Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, taşınmazlarını davalı kardeşine satış suretiyle yaptığı temlik işleminin, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, direnme kararında usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar oluşturulmayıp, önceki karara atıf yapılarak sadece "bozma ilamına karşı önceki hükümde direnilmesine" denilmekle yetinilmesi ve bu eksikliğin hükmün tamamlanması yoluyla giderilmeye çalışılmasının hukuka aykırı olması gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalı kadın vekiline yapılan tebligatın geçerliliği, temyiz süresinin geçirilmiş olması ve hükmün tamamlanması talebinin reddinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadın vekiline yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu, temyiz talebinin süresinde yapılmadığı ve hükmün tamamlanması talebinin yasal dayanağı olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararından sonra davacılar tarafından yapılan hükmün tamamlanması talebinin reddi üzerine, bu reddin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün tamamlanması talebinin, kesinleşen kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde yapılması gerektiği, davacıların bu süreyi geçirmiş olması gözetilerek yerel mahkemenin hükmün tamamlanması talebini reddeden ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün tamamlanması talebinin, davalı olarak karar başlığına eklenmesi istenmeyen ve esasa ilişkin istinaf talebinde bulunulan bir durumda, bölge adliye mahkemesince nasıl incelenmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin, davalının sadece esasa ilişkin istinaf talebinde bulunduğu ve karar başlığına eklenmeyi talep etmediği durumda, ilk derece mahkemesince hükümde sehven bilgileri yazılmayan davalının karar başlığına eklenmesi ve hüküm kısmında müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması yönündeki hükmün tamamlanması talebini, usule ve kanuna aykırı olmadığı gözetilerek esastan incelemesi gerekirken, ek kararı kaldırması ve hükmün tamamlanması talebini reddetmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir hükmün tavzih yoluyla değiştirilip değiştirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tavzih talebinin hükmün tamamlanması mahiyetinde olmadığı, hükmün tamamlanması olarak değerlendirilse dahi yasal süresi içerisinde yapılmadığı ve kesinleşmiş hükümlerin tavzih yoluyla değiştirilemeyeceği gözetilerek davacının temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasının fer'ileri olan yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve manevi tazminat miktarlarının hukuka uygunluğu ile hükmün tamamlanması kararına ilişkin istinaf başvurusunun incelenip incelenmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Yoksulluk ve iştirak nafakalarına hüküm tarihinde değil boşanmanın kesinleşme tarihinden itibaren hükmedilmesi gerektiği ve davalı-davacı erkeğin hükmün tamamlanması kararına yönelik istinaf başvurusunun bölge adliye mahkemesince incelenmemiş olmasının usule aykırı olduğu gözetilerek, Yargıtay, bölge adliye mahkemesi kararını kısmen bozmuştur. - Uyuşmazlık: Birleşen davada, asıl dava hakkında hüküm kurulmasına rağmen birleşen dava hakkında karar verilmemesi üzerine davacının hükmün tamamlanması talebinin tefrik talebi olarak değerlendirilerek reddedilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının birleşen dava dosyası hakkında karar verilmemesi üzerine yaptığı başvurunun, tefrik talebi değil, 6100 sayılı HMK'nın 305/A maddesi uyarınca hükmün tamamlanması talebi olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin tefrik talebinin reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin, ilk derece mahkemesi kararında yer alan maddi hatanın düzeltilmesi talebinin bölge adliye mahkemesince değerlendirilmemesi üzerine, hükmün tamamlanması yoluna başvurulup başvurulamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün tamamlanması talebinin, 6100 sayılı HMK'nın 305/A maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince verilen nihai karara karşı yapılabileceği ve bölge adliye mahkemesinin bu talebi değerlendirmesi gerektiği gözetilerek dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aslı temyiz edilemeyen hükmün tamamlanması talebinin reddine ilişkin ek kararın temyiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Aslı temyiz edilemeyen hükmün tamamlanması talebinin reddine ilişkin ek kararın da 6100 sayılı HMK'nın 362/1-b maddesi uyarınca temyiz edilemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesinin kısa kararı ile gerekçeli kararı arasında çelişki bulunması ve bu çelişkinin hükmün tamamlanması yoluyla giderilip giderilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin kısa kararında davanın kabulüne, gerekçeli kararında ise kısmi kabulüne karar vermesi nedeniyle oluşan çelişkinin, taraf talebi olmaksızın hükmün tamamlanması yoluyla giderilemeyeceği ve bu hususu dikkate almayan istinaf mahkemesi kararının da hatalı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin asıl ve ek kararının usulden, istinaf mahkemesi kararının ise ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararının hüküm fıkrasında faiz süresinin belirtilmemesi sebebiyle davacının hükmün tamamlanması talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine, hükmün tamamlanıp tamamlanamayacağına dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin dava dilekçesinde faiz süresini "aylık" olarak talep etmiş olmasına ve mahkemenin gerekçesinde de bu talebi yerinde görmesine rağmen hüküm fıkrasında faiz süresini belirtmemesi hükmün eksikliğini oluşturduğundan, davacının hükmün tamamlanması talebinin HMK 305/A maddesi uyarınca kabul edilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalı görülerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası devam ederken açılan kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesi gerektiğinin tespitine ilişkin davanın hukuki yararı bulunup bulunmadığı, davalı lehine tavzih yoluyla vekâlet ücreti takdir edilip edilemeyeceği ve tespit davasında hükmedilecek vekâlet ücretinin miktarı uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince hüküm kurulmayan vekâlet ücreti konusunda sonradan karar verilebilmesi için hükmün tamamlanması yoluna başvurulması gerekirken, tavzih kararı ile vekâlet ücreti eklenemeyeceği ve Bölge Adliye Mahkemesince de hatalı tavzih kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulması gerekirken, usule aykırı şekilde hüküm kurulduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.