Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 176”
- Uyuşmazlık: Yersiz ödenen yaşlılık aylıklarının istirdadı davasında, davalının esasa cevap dilekçesinde ileri sürmediği zamanaşımı def'ini daha sonra ıslah yoluyla ileri sürüp sürmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı def'inin maddi hukuktan kaynaklanan bir savunma aracı olduğu, davalının silahların eşitliği ilkesi gereği ıslah yoluyla savunmasını genişletebileceği ve HMK 176. maddesi gerekçesinde de zamanaşımının ıslah yoluyla ileri sürülebileceğinin belirtilmesi gözetilerek, yerel mahkemenin zamanaşımı def'inin ıslah yoluyla ileri sürülebileceği yönündeki direnme kararının onanmasına, ancak 5510 sayılı Kanun'un 96. maddesi kapsamındaki diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmini talebiyle açılan davada, Yargıtay’ın bozma kararından sonra davacının talebini değiştirmesinin ıslah hükümlerine uygun olup olmadığı ve mahkemenin bu değişikliğe göre yargılamaya devam edip etmeme yükümlülüğü.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay bozma ilamından sonra davacının, HMK’nın 176. ve 177/2. maddeleri uyarınca ıslah yoluyla ilk talebini değiştirerek yeni bir talepte bulunmasının mümkün olduğu ve mahkemenin de bu ıslah edilmiş talep doğrultusunda yargılamaya devam etmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Süresinde cevap dilekçesi vermeyen ve sonradan verdiği cevap dilekçesinde de zamanaşımı def'inde bulunmayan davalının, davacının ıslahı üzerine ıslah yoluyla zamanaşımı def'i ileri sürüp süremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı def'inin, davalının süresinde cevap dilekçesi vermemesi halinde, davacının açık muvafakati olmadıkça ıslah yoluyla ileri sürülemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Süresinde cevap dilekçesi vermeyen ve zamanaşımı def'i ileri sürmeyen davalının, davacının ıslahı üzerine ıslah yoluyla zamanaşımı def'i ileri sürüp süremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı def'inin, bir hakkın ileri sürülmesini engelleyici bir savunma aracı olduğu, davalının süresinde cevap dilekçesi vermemesi halinde davacının ileri sürdüğü tüm vakıaları inkâr etmiş sayılacağı, ancak bu inkârın zamanaşımı def'ini kapsamadığı, davalının yasal süresi dışında verdiği cevap dilekçesiyle zamanaşımı def'inde bulunabilmesi için davacının açıkça muvafakat etmesi gerektiği, aksi halde savunmanın genişletilmesi yasağı nedeniyle zamanaşımı def'ine değer verilemeyeceği, ıslahın ise ancak mevcut bir usul işleminin düzeltilmesi için kullanılabileceği, hiç verilmemiş sayılan bir cevap dilekçesinin ıslah yoluyla düzeltilemeyeceği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Süresinde verilmeyen ve zamanaşımı def'i içermeyen cevap dilekçesi sonrasında davacı tarafından yapılan ıslaha karşı, davalı tarafından ıslah yoluyla ileri sürülen zamanaşımı savunmasının geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı def'inin, HMK m.141/2 uyarınca, süresinde cevap dilekçesi verilmemesi halinde, davacının açık muvafakati olmadan ıslah yoluyla ileri sürülemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yasal süresi dışında verilen cevap dilekçesinde zamanaşımı def’i ileri sürülmemesi ve davacının ıslah dilekçesine karşı da süresinde zamanaşımı def'inde bulunulmaması nedeniyle, daha sonra ıslah yoluyla ileri sürülen zamanaşımı savunmasına itibar edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı def’inin, kanunda öngörülen süreler içinde ileri sürülmesi gerektiği, süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalının davacının ileri sürdüğü tüm vakıaları inkâr etmiş sayılacağı ancak bu inkârın zamanaşımı def’ini kapsamadığı, davacının açık muvafakati olmaksızın yasal süresi geçtikten sonra verilen cevap dilekçesinin ıslah yoluyla ileri sürülen zamanaşımı def’ini kapsayamayacağı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, eşine devrettiği taşınmazların hile nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, davanın hukuki sebebinin inançlı işlem mi yoksa hile mi olduğuna ve hileden dolayı açılan davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının inançlı işlemden hileye dava sebebini değiştirmesinin HMK'nın 176. maddesi gereğince mümkün olduğu, davada hile hukuki sebebine dayanıldığı ve hile nedeniyle tapu iptal ve tescil davasında hak düşürücü sürenin hilenin öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bozma kararından sonra davacının yaptığı ıslaha değer verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK'nun 83. maddesi, HMK'nun 176. maddesi, 04.02.1948 tarihli 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve 06.05.2016 tarihli 2015/1-2016/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı gözetilerek, bozma işleminden sonra ıslah yapılamayacağı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin, Yargıtay onama kararından sonra davadan feragat etmesi üzerine, feragatin geçerli olup olmadığı ve Özel Daire bozma kararına karşı direnme kararının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin karar düzeltme istemi süresinde olduğundan yerel mahkeme kararının kesinleşmediği, bu nedenle davacının davadan feragatinin geçerli olduğu ve Özel Daire bozma kararına uyulması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eşler arasında kişisel mal rejiminin tasfiyesi davasında, dava dışı kooperatif yoluyla edinilen taşınmaza katkı payının belirlenmesi ve ıslah hükümlerinin uygulanması hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dışı kooperatif yoluyla edinilen taşınmaza kadının katkısının olduğu kabul edilerek katkı oranının belirlenmesi gerektiği ve davacının birden fazla ıslah talebinde bulunmasının HMK’ya aykırı olduğu gözetilerek hükmün kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eski hale getirme ve tazminat davasında, davacının ıslah dilekçesi ile talep ettiği bedelin, talep değişikliği sayılıp sayılmayacağı ve buna göre kamulaştırmasız el atma tazminatına hükmedilip hükmedilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde eski hale getirme talep ederken, ıslah dilekçesi ile kamulaştırmasız el atılan kısmın bedelini talep etmesinin, 16.05.1956 gün ve 1-6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve HMK 176. maddesi uyarınca talep değişikliği olarak kabul edilmesi ve davacının el atmanın önlenmesi talebinden bedel talebine geçebilmesi mümkün olduğundan, direnme kararı onanmış, ancak bozma dışındaki diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, dava açıldıktan sonra meydana gelen olayların ıslah yoluyla davaya konu edilip edilemeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldıktan sonra meydana gelen ve yeni bir dava konusu oluşturabilecek nitelikteki olayların, taraflarca ıslah yoluyla davaya dahil edilebileceği ve aksi uygulamanın usul ekonomisine ve hak arama hürriyetine aykırı olduğu gözetilerek, davadan sonraki olayları dikkate almayan bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.