Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 309/4”
- Uyuşmazlık: Davacılar vekilinin, davalıların tapuda devir yapacakları şartıyla davadan feragat ettiklerini beyan etmesi üzerine, mahkemece bu beyanın geçerli bir feragat sayılıp sayılamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Feragatin 6100 sayılı HMK'nın 309/4. maddesi gereğince kayıtsız ve şartsız olması gerektiği, davacılar vekilinin beyanının şarta bağlı olması sebebiyle geçerli bir feragat olarak kabul edilemeyeceği değerlendirilerek, mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Satış bedelinin muvazaalı olduğu iddiasıyla açılan önalım davasında, davalının şuf'a bedelinin depo edilmesi şartıyla davayı kabul etmesi ve akabinde fiili taksim savunması yapmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacının bedelde muvazaa iddiasına itiraz etmesi nedeniyle, HMK m. 309/4'e uygun kayıtsız ve şartsız bir kabul beyanı olmadığı, ayrıca fiili taksimin varlığının da sabit olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı erkeğin, davalı kadınla yaptığı protokol gereği zina nedeniyle açtığı boşanma davasından feragat etmesi üzerine, bu feragatin geçerli olup olmadığı ve davanın reddinin yerinde olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin, zina nedeniyle açtığı boşanma davasından feragat etmesinin, davalı kadınla yaptığı ve anlaşmalı boşanmanın şartına bağlandığı, bu nedenle feragatin 6100 sayılı HMK'nın 309/4. maddesi uyarınca şarta bağlı olarak geçersiz olduğu ve davayı sona erdirici nitelikte olmadığı gözetilerek, mahkemenin feragate dayalı ret kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, hükmedilen iştirak nafakası miktarı, yıllık artış oranının uygulanıp uygulanmayacağı ve manevî tazminat miktarının düşük olduğu iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı-karşı davalı erkek vekilinin İstinaf Mahkemesine verdiği beyan dilekçesindeki ifadelerin, 6100 sayılı HMK’nın 309/4. maddesinde düzenlenen kayıtsız ve şartsız kabul beyanı niteliğinde olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafın birleşen davadan feragat etmesinin, asıl davada hükmedilen tazminat taleplerini etkileyip etkilemediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin birleşen davadan feragat beyanının, asıl davadaki boşanma talebinden ve fer'i taleplerden feragat anlamına gelmediği, bu nedenle davalı eşin kusurlu davranışları nedeniyle davacı yararına tazminata hükmedilmesinin doğru olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından açılan icra takibine konu bonolardaki imzanın davacıya ait olmadığının tespiti davasında, davalının takipten vazgeçmesi nedeniyle davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacının hukuki yararının olmadığı iddiasının kabulü şartına bağlı olarak davayı kabul etmesinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 309/4. maddesi uyarınca geçerli bir kabul beyanı olarak nitelendirilemeyeceği, zira feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma davasında davacının, boşanma protokolünde yer almayan yoksulluk nafakası talebinden feragat sayılacak bir beyanda bulunup bulunmadığı ve bu beyanın, boşanmadan sonra açılan yoksulluk nafakası davasında kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının boşanma davasındaki beyanının şarta bağlı olması ve feragat iradesinin açıkça bulunmaması sebebiyle, yoksulluk nafakası talebinden feragat olarak değerlendirilemeyeceği ve bu nedenle boşanma sonrası açılan yoksulluk nafakası davasında kesin hükmün engel teşkil etmeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin mahkemeye sunduğu 20.01.2012 tarihli dilekçesinin talep daraltma veya feragat dilekçesi olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin, ıslah harcının iadesini talep etmeyerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ve mahkemece verilen kararı maddi tazminat yönünden temyiz ederek 20.01.2012 tarihli dilekçesindeki iradesinin feragat veyahut talebin daraltılmasına yönelik olmadığını açıkça ortaya koyduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Dâhili davalının cevap dilekçesindeki beyanlarının, 6100 sayılı HMK'nın 308. maddesinde düzenlenen davaya son veren taraf işlemlerinden olan davayı kabul niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dâhili davalının, davacının talep sonucunu açıkça kabul ettiğine dair bir beyanda bulunmadığı, aksine hissesine düşen miktarı ödemeyi kabul ettiğini belirttiği, bu nedenle davayı kabulün şartlarını taşımadığı ve davayı sona erdirici nitelikte olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı arsa sahibi ile davacının üyesi olduğu kooperatif arasındaki inşaat sözleşmesinden kaynaklanan davaların sonucunun, davacı ile davalı arasında yapılan daire takas sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davası için bekletici mesele olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile kooperatif arasındaki davanın konusunun, kooperatifin edimlerini yerine getirip getirmediği ve buna bağlı olarak bağımsız bölümlerin mülkiyetini hak edip etmediği olduğundan, bu davanın sonucunun davacı ile davalı arasındaki takas sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davasını etkilemeyeceği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte, borçlu şirketin senetteki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasıyla yaptığı imzaya itirazının kabul edilip takibin durdurulması.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirket yetkilisinin, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemelerinde istiktap imzalarıyla uyumlu olan örnek imzaları esas alınarak takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığının tespit edilmesi ve imzanın borçluya ait olduğunu ispat yükünün alacaklıda olması gözetilerek, yerel mahkemenin imzaya itirazını kabulüne ve takibin durdurulmasına dair kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.