Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 327”
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan asıl ve birleşen davaların aynı konuyu içermesi ve davacı vekilinin bu durumu mahkemeye zamanında bildirmemesi sebebiyle, davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız yere davanın uzamasına veya gider yapılmasına sebebiyet veren tarafın, lehine karar verilmiş olsa dahi yargılama giderlerinden sorumlu tutulabileceği, ancak somut olayda davacının kötü niyetli bir şekilde davayı uzattığına veya gereksiz yere gider yapılmasına sebep olduğuna dair bir durumun tespit edilemediği, aksine, makul bir süre içerisinde derdest dava hakkında mahkemeye bilgi verildiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aracını noterden satmasına rağmen trafik tescilini devretmeyen davalıya karşı, trafik kayıtlarına göre açılan itirazın iptali davasında, davalının husumet itirazı üzerine davanın reddine karar verilmesi durumunda davalı lehine vekalet ücreti takdir edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, aracını satmasına rağmen trafik tescilini devretmemiş olsa dahi, icra takibine itirazında ve dava dilekçesine cevabında malik olmadığını belirtmesi nedeniyle davacıyı yanıltma kastı bulunmadığı ve HMK 327/2. maddesinin uygulanmaması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras yoluyla intikal eden taşınmaz üzerindeki yapıların davacı tarafından mı yoksa murisi tarafından mı inşa edildiği hususunda taraflar arasında muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmaz üzerindeki yapıları kendi imkanlarıyla inşa ettiğini ispatlayamaması ve yapılanların mevcut yapıya yapılan faydalı ve zorunlu masraflar niteliğinde olduğu değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından temyiz aşamasında sunulan ödeme belgelerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yargılama aşamalarında ileri sürülmeyen delillerin dikkate alınamayacağı kuralı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz aşamasında sunulan ödeme belgelerinin borcu söndüren nitelikte olması ve bu hususun HMK 114/h maddesi uyarınca dava şartı niteliğinde olup re'sen gözetilmesi gerekliliği, davalıya savunma hakkı tanınması gerekliliği ve davanın gereksiz yere uzamasına sebebiyet verilmesi hususları değerlendirilerek, davacıdan savunması ve ödemelerin yapılıp yapılmadığı hususunun araştırılması için bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aynı ilamda hüküm altına alınan alacak kalemleri için birden fazla icra takibi başlatılmasının hakkın kötüye kullanılması olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı ilamdaki alacak kalemleri için ayrı ayrı takip başlatılıp fazladan avukatlık ücreti talep edilmesinin, yasal boşluktan yararlanma yoluyla sebepsiz zenginleşmeye neden olduğu ve dürüstlük kuralına aykırı şekilde hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eylemli ayrılığa dayalı boşanma davasının kabulünde, davalı eşin davayı kabul etmesi nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 326. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin kural olarak aleyhine hüküm verilen taraftan alınması gerektiği, davalı eşin davayı kabul etmiş olmasının bu kuralı değiştirmeyeceği, davacı eş ve vekilinin davayı uzatıcı veya gereksiz giderlere sebep olacak bir davranışının da bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kredi kartı borcuna itiraz etmesi üzerine açılan itirazın iptali davasından önce açtığı menfi tespit davasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasının menfi tespit davasından önce açılmış olması ve davacının itirazın iptali davasından haberdar olması nedeniyle, davacının menfi tespit davası açmakta hukuki yararının olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı idare ile davalı aile hekimi arasında kira sözleşmesi kurulup kurulmadığı ve davalı tarafından kullanılan taşınmaz için kira bedeli ödenmesi gerekip gerekmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı idarenin, davalı ile arasında sözleşme ilişkisi olduğunu iddia etmesine rağmen, davalı tarafından kullanılan taşınmaz için kira sözleşmesinin varlığını ispatlayamaması ve taleple bağlılık ilkesi gereği hakimin, davacının talebini haksız işgal tazminatına dönüştürememesi gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yetkisizlik kararı verilen ve yetkili mahkemede devam eden davada, yetkisizlik kararı nedeniyle davalı yararına vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 331/2. maddesi ve yargılama giderlerine ilişkin genel ilkeler gözetilerek, yetkisizlik kararı verildikten sonra yetkili mahkemede devam eden davada, yetkisizlik kararı nedeniyle davalı yararına ayrıca vekalet ücreti takdir edilmeyeceğine ve yetkili mahkemenin verdiği esasa ilişkin nihai kararda haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin belirlenmesi gerektiğine karar verilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İİK'nın 82. maddesine göre yapılan meskeniyet şikâyetinin kısmen kabulünde, şikâyetçi borçlu lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin paylaştırılması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın özel hükümlerine ve HMK'nın 326/2. maddesine göre, şikâyetin kısmen kabulü halinde alacaklının kısmen haksız çıktığı, bu durumda Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince borçlu lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi ve diğer yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranlarına göre paylaştırılması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı lehine maktu vekalet ücretine mi yoksa nispi vekalet ücretine mi hükmedilmesi gerektiği ve yargılama giderleri konusunda karar verilmesinin gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 326. maddesine göre yargılama giderlerinin kural olarak aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilmesi, 332/1. maddesine göre yargılama giderlerine mahkemece re'sen hükmedilmesi ve İİK'nın 89/3. maddesindeki maktu harç düzenlemesinin amacının iyiniyetli üçüncü kişilerin menfi tespit davası açmasını kolaylaştırmak olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.