Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 331/1”
- Uyuşmazlık: Davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni kanun hükmü ile davanın dayanağının ortadan kalkması halinde, davanın konusuz kalması mı yoksa reddolunması mı gerektiği ve yargılama giderlerine nasıl hükmedileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni kanun hükmü ile davanın hukuki dayanağının ortadan kalkması halinde, davacının talep ettiği hakka kavuşmamış olması ve hak iddiasının devam etmesi nedeniyle davanın konusuz kalmadığı, ancak hukuki dayanağı ortadan kalktığı için davanın reddine karar verilmesi gerektiği, yargılama giderleri yönünden ise dava açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumunun gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle Özel Daire bozma ilamına karşı verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yeni malikin konut ihtiyacı nedeniyle açtığı tahliye davasında, ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olup olmadığı ve yargılama esnasında kiralananın tahliyesi nedeniyle oluşan yeni durumun direnme kararına etkisinin ne olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yargılama sürecinde yurt dışındaki işinden istifa edip Türkiye'ye kesin dönüş yapacağına dair deliller sunması ve tanık beyanlarıyla konut ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması, ayrıca yargılama esnasında kiralananın tahliye edilmiş olmasının davanın konusuz kalması sonucunu doğurduğu ve bu durumda HMK 331/1 uyarınca davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre giderlere hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken davalının ölümü üzerine, evlilik birliğinin ölümle sona ermesi nedeniyle davanın konusuz kalıp kalmadığı ve buna bağlı olarak yargılama giderlerinin nasıl takdir edileceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliğinin, boşanma kararı kesinleşmeden davalının ölümüyle sona ermesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı, bu durumda HMK m. 331/1 uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarafların boşanması nedeniyle konusuz kalan tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davasında, yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği ve hangi tarafa hükmedileceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte davacının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebinde haklı olduğu, boşanma nedeniyle davanın konusuz kalmasının davacının bu haklılığını ortadan kaldırmayacağı ve HMK 331/1 maddesi uyarınca davacı lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme boşanma kararının tanınması üzerine açılan davada, davanın konusuz kalması nedeniyle tarafların kusur durumlarının ve yargılama giderlerinin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının kesin hüküm ve kesin delil teşkil etmesi ve kadının kusurlu davranışlarının istinaf edilmemesi nedeniyle tam kusurlu kabul edilmesi, davanın konusuz kalması halinde HMK m. 331/1 uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre giderlere hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerine hükmedilirken, mahkemenin haklılık durumunu gerekçelendirmemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusuz kalması halinde, HMK m. 331/1 gereğince hakimin davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmetmesi gerektiği, ancak mahkemece bu hususta gerekli gerekçenin verilmemesi ve Yargıtay denetimine elverişli bir karar tesis edilmemesi gözetilerek hükmün yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödeme nedeniyle konusu kalmayan tasarrufun iptali davasında yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin hangi tarafa yükleneceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı alacaklının, borçlunun başka bir üniversitede hacizli alacağı olduğunu bilmesine rağmen haciz ihbarnamesi cevabını beklemeden tasarrufun iptali davası açmasının haklı bir sebep oluşturduğu, bu nedenle davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerinin davacıya yüklenemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davanın konusuz kalması nedeniyle verilen kararda davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusuz kalması halinde, HMK 331/1 maddesi gereğince dava açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdir ve hüküm altına alınması gerektiği, dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olan taraf aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, direnme kararı verildikten sonra tarafların başka bir mahkeme kararıyla boşanmış olmalarının davanın konusuz kalmasına yol açıp açmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların başka bir mahkeme kararı ile boşanmış ve bu karar kesinleşmiş olduğundan, Hukuk Genel Kurulu önüne gelen boşanma davasının konusuz kaldığı, bu nedenle davanın esası hakkında karar verilemeyeceği, ancak HMK m. 331/1 uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi üzerine, direnme kararının temyizi aşamasında davanın konusuz kalıp kalmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararından sonra tarafların başka bir dava ile boşanmış olmaları nedeniyle davanın konusuz kaldığı, bu nedenle davanın esası hakkında karar verilemeyeceği, ancak HMK m. 331/1 uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat miktarı ile erkek tarafın açtığı boşanma davasının konusuz kalması nedeniyle yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, kadına isnat edilen kusurlu davranışın ispatlanamaması nedeniyle erkeğin tam kusurlu olduğunun, bu durumda erkeğin açtığı boşanma davasının konusuz kaldığının ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine HMK 331/1 uyarınca karar verilmesi gerektiğinin, ayrıca kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının düşük olduğunun ve TMK 4, TBK 50 ve 51. maddeleri uyarınca hakkaniyete uygun olarak yeniden belirlenmesi gerektiğinin gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında yapılan düzeltme nedeniyle konusuz kalan davada vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava sürerken tapu müdürlüğünce gerekli düzeltmenin yapılması nedeniyle davanın açılmasında davacının haksız olmadığı gözetilerek, davacı aleyhine vekalet ücreti hükmedilmemesi gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.