Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 429”
- Uyuşmazlık: Fazla mesai ücretine ilişkin işçilik alacakları davasında, yerel mahkemenin direnme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Yargıtay'ın bozma ilamına rağmen aynı gerekçelerle verilen ikinci direnme kararının hukuken geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk direnme kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen, yerel mahkemenin aynı gerekçelerle verdiği ikinci direnme kararının, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'nun 429. maddesi gereğince hukuka aykırı olduğu ve bu nedenle Yargıtay'ın önceki bozma kararına uyulması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ödeme emrinin tebliğinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığına ilişkin şikayetin reddine dair verilen direnme kararının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 429. maddesi uyarınca gerçek bir direnme kararı olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece direnme kararında, ilk yargılamada dosyada bulunmayan ve Özel Dairece incelenmeyen bir tebligat evrakına dayanılarak hüküm kurulması, gerçek bir direnme kararı olarak nitelendirilemeyeceğinden ve yeni bir hüküm teşkil ettiğinden, dosyanın Özel Dairece incelenmek üzere gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma ilamına rağmen mahkemenin aynı kararda direnmesinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 429. maddesine uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin bozma kararından sonra önceki gerekçesinden farklı bir gerekçeyle aynı kararı vermesi, direnme kararının şartlarını taşımadığı ve yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ziynet alacağı davasında, davalı tarafından ibraz edilen ve davacının imzasını taşıyan belgede ziynet eşyalarının teslim alındığına dair kısmın sonradan eklenip eklenmediği hususunda Adli Tıp Kurumu raporuna itiraz üzerine, Adli Tıp Genel Kurulu'ndan rapor alınması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliği'nin 23. maddesi uyarınca Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi raporlarına karşı Adli Tıp Genel Kurulu'na gidilemeyeceği, ancak davacının savunması ve dava konusu evrak dikkate alındığında mevcut raporun yeterli olmadığı anlaşıldığından mahkemece başka bir uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması ve bu rapor ile Fizik İhtisas Dairesi raporu arasında çelişki olması halinde Yönetmeliğin 23. maddesine göre işlem yapılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli tespit edilirken taşınmaz üzerindeki yapıların tamamının dikkate alınıp alınmadığı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedeli hesaplanırken, acele elkoyma tarihinde taşınmaz üzerinde mevcut tüm yapıların dikkate alınması gerektiği, mahkemenin ise eksik tespitlere dayandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı ve boşanmaya karar verilip verilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin boşanma kararına dayanak olarak gösterdiği delillerin ve tanık beyanlarının yetersizliği ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına dair hükmü tesis edecek inandırıcı ve yeterli kanıt bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücret alacağı talebinde, ispat yükünü yerine getirip getirmediği ve mahkemenin bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurmasının doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, iddia ettiği fazla mesai saatlerini işveren kayıtları ile ispatlayamaması ve bilirkişi raporunun da davacının iddiasından farklı bir çalışma şeklini esas alması nedeniyle, ispat yükü davacı tarafta olduğundan, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemece verilen direnme kararının Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca usulden bozulmasının ardından, mahkemenin bozma ilamına uymak yerine Özel Daire kararına uyup davayı esastan reddetmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının verilmesiyle taraflar yönünden usulü kazanılmış hak doğduğu, direnme kararından dönmenin mümkün olmadığı ve Hukuk Genel Kurulu'nun usule ilişkin bozma kararının yerel mahkemeyi bağlayıcı nitelikte olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararını esastan bozmuş gibi yorumlayıp Özel Daire bozma kararına uyarak hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazda irtifak hakkı bedelinin tahsili davasında, Yargıtay'ın bozma ilamına rağmen yerel mahkemenin direnme kararı vermesinin usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların bozma ilamına uyulması yönündeki açık talepleri ve bozma nedenlerinin kamu düzenini ilgilendirmemesi karşısında, yerel mahkemenin direnme kararı vermesinin 1086 sayılı HMUK'nun 429. maddesine aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasının, görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra süresinde yetkili mahkemeye başvurulmaması nedeniyle açılmamış sayılıp sayılmayacağı ve Hazine'nin yargılama giderlerinden muaf olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin açtığı kadastro tespitine itiraz davasında, görevsizlik kararının kesinleşmesinin ardından yetkili mahkemeye başvurulmaması durumunda, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun özel hükümleri gereği davanın açılmamış sayılamayacağı, ayrıca Hazine'nin yargılama giderlerinden muaf olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, yerel mahkemenin direnme kararının usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, Yargıtay'ın bozma nedenlerinden birine karşı direnme gerekçesi oluşturulmadığı, direnme kararının Anayasa'nın 141. maddesinde ve HUMK'nın 388. maddesinde öngörülen gerekçeli karar verme zorunluluğuna aykırı olduğu ve bu nedenle usulden bozulması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.