Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 81”
- Uyuşmazlık: Yargıtay onama kararının davalıya tebliğ edilip edilmediği ve davalı vekilinin azli konusundaki usul eksikliğinin giderilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay kararının davalıya tebliğ edilip edilmediğinin tespiti ve davalının vekilinin azlinin HMK 81. maddesine uygun olarak yapılıp yapılmadığının belirlenmesi için dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sonucu vekilin vekillik görevinin sona erdiği iddiasına rağmen, yerel mahkeme kararının vekilin eski adresine tebliğ edilmesiyle başlayan temyiz süresinin geçerli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, özelleştirme nedeniyle vekillik görevinin sona erdiğine dair bir bilgi veya belge sunulmaması ve Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca birden fazla vekil bulunan dosyada vekillerden birine yapılan tebliğin yeterli olması gözetilerek temyiz isteminin süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin vekillikten çekilme bildiriminin mahkemeye ulaşmasından sonra yapılan tebligatın geçerliliği ve temyiz süresinin başlangıcı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekillikten istifasının mahkeme ve karşı taraf bakımından geçerlilik kazanabilmesi için istifanın dilekçe ile mahkemeye bildirilmesi ve karşı tarafa tebliğ edilmesi gerektiği, davalı vekiline yapılan tebligatın geçerli olduğu ve temyiz süresinin bu tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başladığı gözetilerek yerel mahkemenin ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış ilanının borçluya mı yoksa kıymet takdiri aşamasında borçluyu temsil eden avukata mı tebliğ edilmesi gerektiği ve buna bağlı olarak ihalenin feshinin talep edilip edilemeyeceği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun kıymet takdiri aşamasında avukat ile temsil edildiğinin ve bu aşamaya ait kararın icra dosyasında bulunduğunun tespit edilmesi ve Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunluluğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın takip edilmeyip süresinde yenilenmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına ilişkin kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin istifasının müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmeden, davacının asile yapılan duruşma tebligatı ve sonrasında davanın takip edilmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, vekilin vekillikten çekildiğini bildirmesine rağmen, satış ilanının eski vekile tebliğ edilmesi nedeniyle ihalenin feshedilip feshedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekillikten çekildiğini icra dairesine yazılı olarak bildirmesinin, 6100 sayılı HMK'nın 81. maddesi uyarınca yeterli olduğu ve müvekkile ayrıca tebliğ edilmesine gerek olmadığı, bu durumda satış ilanının eski vekile tebliğinin usulsüz olduğu ve ihalenin feshini gerektireceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi nedeniyle reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz isteminin incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin azli veya istifasının mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için bu hususun dilekçe ile bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi gerektiği, davacı vekilinin azledildiğinin dosyaya yansıtılmamış olması sebebiyle azledilmiş vekile yapılan tebligatın temyiz süresinin başlamasına etki etmediği gözetilerek, temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi nedeniyle reddine dair bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı ve Yargıtay dairesinin ek kararı inceleyip onama yetkisinin bulunup bulunmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının tebliğinden itibaren yasal temyiz süresi geçtikten sonra yapılan temyiz başvurusunun süresinde olmadığı, ayrıca direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun reddine dair verilen ek kararın temyiz incelemesinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na ait olduğu, Özel Dairenin ek kararı inceleyip onamasının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek Özel Daire onama kararının kaldırılarak, mahkemenin temyiz başvurusunun reddine dair ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, eşinin davalıya olan borcu karşılığında teminat olarak verilen taşınmazın, borcun ödenmesine rağmen devredilmemesi nedeniyle tapu iptali ve tescili istenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin istifasının müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta içinde davacı tarafından yeni bir vekil tayin edilmediği veya davanın bizzat takip edilmediği, bu nedenle taraf yokluğuna ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar vekilinin temyiz süresini kaçırması nedeniyle davacıların kendilerinin yaptığı temyiz başvurusunun geçerli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin azli veya istifasının mahkemeye bildirilmesine kadar yapılan tebligatların vekile yapılması gerektiği ve vekil aracılığıyla yapılan tebligat sonrası başlayan temyiz süresinin geçirilmesi sebebiyle davacıların daha sonraki temyiz başvurusunun reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar vekilinin, ilk derece mahkemesi kararının kendisine yetkisiz vekile tebliğ edildiğini ileri sürerek yaptığı istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yetki belgesi ile tevkil edilmiş vekile yapılan tebliğin geçerli ve usulüne uygun olduğu, bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davalı vekilinin istinaf başvurusunu reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.