Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK m. 46-49”
- Uyuşmazlık: Hâkimlerin verdikleri ihtiyati tedbir kararı nedeniyle açılan tazminat davasında HMK 46. maddede belirtilen sorumluluk hallerinin oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu ihtiyati tedbir kararının verilmesi ve kaldırılması sürecinde görev alan hakimlerin HMK'nın 46. maddesinde sayılan kusurlu hareketlerinden herhangi birinin bulunmadığı, davacının iddialarını destekler bir delil sunulamadığı ve yasal sorumluluk şartlarının oluşmadığı gözetilerek Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Adalet müfettişi tarafından verilen orta notun idari yargı kararı ile iptal edilmesinin müfettişin hukuki sorumluluğunu doğurup doğurmadığı ve manevi tazminat ödenmesi gerekip gerekmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetleri dışındaki işlemlerinden dolayı yalnızca HUMK m. 573-576 ve HMK m. 46-49'da belirtilen sınırlı hallerde sorumluluk doğabileceği, davalı müfettişin eyleminin bu hallerden birine girmediği ve kötü niyetli olduğuna dair delil de bulunmadığı gözetilerek ilk derece mahkemesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin verdiği idari dava kararı nedeniyle oluşan zararın, HMK m. 46'ya göre hâkimin hukuki sorumluluğunu doğurup doğurmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, idari yargı hâkiminin verdiği karar nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek HMK m. 46'ya dayalı tazminat isteminde bulunmuş, ancak davada anılan maddede sayılan hâkimin hukuki sorumluluğunu doğuran sınırlı sebeplerden hiçbirinin bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin verdiği karar nedeniyle manevi tazminat davası açılabilmesi için HMK m. 46'da sayılan şartların oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin verdiği kararın manevi tazminat doğuracak nitelikte olmadığı ve HMK’nın 46. maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sorumluluk sebeplerinden hiçbirinin bulunmadığı gözetilerek Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermesi nedeniyle yargısal faaliyetlerinden dolayı tazminat sorumluluğunun doğup doğmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetlerinden dolayı sorumluluğunun HUMK m. 573-576 ve HMK m. 46-49’da sınırlı olarak sayılan hallerle belirlendiği, kovuşturmaya yer olmadığı kararının ise hakimin takdir yetkisi dahilinde olduğu ve kanunda sayılan sorumluluk hallerine girmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin, bir temyiz incelemesi sırasında görevini kötüye kullanarak davacıya zarar verdiği iddiasıyla açılan tazminat davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, HMK’nın 46. maddesinde sınırlı sayıda belirtilen hakimin hukuki sorumluluğuna ilişkin hiçbir sebebin somut olayda gerçekleşmediği, yargısal sürecin işlediği ve davacı tarafından yasal yollara başvurulduğu gözetilerek, mahkeme kararının HMK 46. maddesi kapsamında olmadığı gerekçesiyle Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, kendilerini vekillerinin zarara uğrattığını ve Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ile Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin kararlarında usule aykırılıklar ve hesap hataları olduğunu ileri sürerek hakimlerin hukuki sorumluluğuna dayanarak maddi tazminat talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, HMK’nın 46. maddesinde sınırlı olarak sayılan hakimlerin yargılama faaliyetinden doğan sorumluluk hallerinden hiçbirinin somut olayda gerçekleşmediği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdare mahkemesi hâkimlerinin verdiği idari karar nedeniyle davacı şirketlerin uğradığı zararın tazmini için hâkimlerin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimlerin yargısal faaliyetlerinden kaynaklanan hukuki sorumluluğunun HMK’nın 46. maddesinde sınırlı olarak sayılan hallerle sınırlı olduğu ve somut olayda bu hallerden hiçbirinin gerçekleşmediği gözetilerek, davanın reddine karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakim tarafından yargılama faaliyetleri sırasında taraflı ve kasıtlı davrandığı iddiasıyla açılan tazminat davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetleri nedeniyle hukuki sorumluluklarının HMK'da sınırlı sayıda belirtilen hallerle sınırlı olduğu ve davacı tarafından hakimin taraflı davrandığı iddiasını destekleyecek yeterli delil sunulamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin yargılama faaliyetleri kapsamında yaptığı açıklamalar nedeniyle açılan manevi tazminat davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddialarının hakimin yargılama faaliyetlerinden kaynaklanması ve HMK m. 46'ya göre bu tür davalarda Devlet aleyhine dava açılması gerektiği gözetilerek Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevsizliğine dair kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin verdiği ara karar nedeniyle yargılamanın uzaması sebebiyle açılan hâkimin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasında, HMK’nın 46. maddesinde belirtilen sorumluluk hallerinin oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin verdiği ara kararın usulüne uygun olmaması nedeniyle yargılamanın uzamasının HMK’nın 46. maddesinde sayılan ve hâkimin hukuki sorumluluğunu gerektiren hallerden olmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.