Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK m.55”
- Uyuşmazlık: Ölünceye kadar bakma sözleşmesinden kaynaklanan bakım borcunun yerine getirilmemesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, davacının ölümü halinde yargılamanın nasıl devam edeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yargılama aşamasında ölmesi ve mirasçılarının davaya dahil edilmemesi nedeniyle HMK m.55 hükmü gözetilmediğinden yerel mahkeme kararının bozulmasına, davacının mirasçılarının tespit edilerek davaya dahil edilmesi gerektiği ve bu şekilde yargılamaya devam edilmesi gerektiği gerekçesiyle Daire'nin önceki bozma kararının da ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ve ecrimisil istemine ilişkin açılan davanın reddine dair verilen hükmün temyizi üzerine mirasçıların davaya dahil edilmemesi, tescil hükümlerindeki hata, kamulaştırma tarihinin tespiti, tebligatın geçerliliği, haciz şerhlerinin gözetilmemesi ve uygulanacak harç ve vekalet ücretine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, vefat eden davacıların bazı mirasçılarının davaya devam etmesine rağmen diğer mirasçıları HMK m.55 uyarınca davaya dahil etmeyerek eksik inceleme yapması, taşınmazın tapuda davalı kurum adına tesciline karar verirken kullanım hakkı sahibi idareyi dikkate almaması, kamulaştırma tarihini kesin olarak belirlemeden eksik inceleme yapması, davacıların paylarında bulunan haciz şerhlerini hükmedilen bedele yansıtmaması, tebligatın geçerliliği hususunda inceleme eksikliği bulunması ve Anayasa Mahkemesi’nin 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Yasanın geçici 6. maddesinin 13. fıkrasını iptal etmesine rağmen nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmetmesi doğru görülmeyerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasında davalının ölümü üzerine mirasçılarının davaya dahil edilip edilmeyeceği ve taraf teşkili hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının vefatı halinde, mirasçılarına tebligat yapılmadan ve davaya dahil edilmeden karar verilmesinin HMK m.55 ve m.27'ye aykırı olduğu ve taraf teşkili hususunun kamu düzeni ile ilgili olup re'sen gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın mal kaçırma amaçlı yaptığı iddia edilen taşınmaz satışlarının muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sırasında ölen davacının mirasçılarının davaya dahil edilmemesi ve HMK m.55'in uygulanmaması hususları gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının vefatı üzerine mirasçılarının davaya dahil edilmeden davanın takip edilmediği gerekçesiyle açılmamış sayılmasına karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının vefat ettiği mahkemece tespit edilmiş olmasına rağmen, mirasçılarının davaya dahil edilmeden ve davaya devam edip etmeyecekleri sorulmadan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin HMK m.55'e aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dava tarihinden önce ölmüş bir kişiye karşı açılan birleşen davada, mirasçılarına husumet yöneltilerek davaya devam edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, vefat eden davalıya karşı dava açmasının dürüstlük kuralına aykırı olmadığı, kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı ve usul ekonomisi ilkesi gereği, yargılama aşamasında husumet yöneltilen mirasçılara karşı davaya devam edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ölü kişiler aleyhine açılan ipoteğin kaldırılması davasında, davalıların mirasçılarının tespit edilip husumetin onlara yöneltilmesi gerekliliği ve davacıların ölü olduklarını bilmemelerinin maddi hata veya dürüstlük kuralına aykırılık oluşturup oluşturmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, ipotek alacaklılarının vefatını bilmemesinin hayatın olağan akışına uygun olduğu, bu durumun maddi hatadan kaynaklandığı ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığı; davacıya HMK’nın 124. maddesi uyarınca davayı mirasçılara yöneltme imkânı tanınması gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, direnme kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazasında ölen sigortalının eşine, daha önce reddedilen maddi tazminatın, bozma sonrası yürürlüğe giren TBK m.55'e göre yeniden hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İlk yargılamada sigortalı eşine maddi tazminat talebinin reddi yönünden verilen kararın Yargıtay tarafından bozma kapsamı dışında bırakılarak kesinleşmesi ve bunun davalı yararına usulü kazanılmış hak oluşturması nedeniyle, yerel mahkemenin bozma sonrası 6098 sayılı TBK m.55’i uygulayarak maddi tazminata hükmetmesi doğru bulunmayarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi iştirak nafakasının artırılması davasında, tarafları duruşmaya davet etmeden HMK’nın 320. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme ile karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 320/1. maddesindeki “mümkün olan hallerde” ifadesinin yasanın uygulama alanını dar bir çerçeve ile sınırladığı, hâkimin ancak istisnai hallerde duruşma açmadan dosya üzerinden karar verebileceği, nafaka davalarında tarafların dinlenilmesinin ve tanıklarının dinlenmesinin zorunlu olduğu, hukuki dinlenilme hakkının her türlü yargılama usulü için ve yargılamanın her aşamasında uyulması gereken bir ilke olduğu, aksi halde maddi gerçeğe aykırı karar verilebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu ölüm nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında, bozma kararı sonrası manevi tazminat yönünden tekrar hüküm kurulup kurulamayacağı ve maddi tazminat hesabında usuli kazanılmış hak ihlali olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6098 sayılı TBK’nın 55. maddesinin emredici hükmünün kamu düzenine ilişkin olduğu ve bu nedenle davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın istisnası bulunduğu gözetilerek direnme kararının onanmasına, ancak davalının maddi tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacı şirketin ticari ilişkilerini bozmak amacıyla sektördeki firmalara gönderdiği mektupların haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, oluşturduğu takdirde maddi ve manevi tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacı şirket hakkında asılsız iddialar içeren mektuplar göndererek, TTK m.55/1-a-1 ve m.55/1-b'de düzenlenen haksız rekabet fiilini gerçekleştirdikleri ve davacı şirketin ticari itibarını zedeleyerek maddi ve manevi zarara uğrattıkları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davalıları maddi ve manevi tazminata mahkum eden kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.