Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HUMK m.26”
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı aboneye tahakkuk ettirdiği kaçak elektrik kullanım bedellerine ilişkin açılan menfi tespit davasında, davalı tarafından talep edilmeyen tazminata hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK m.26'da düzenlenen taleple bağlılık ilkesi gereğince, hakimin tarafların talepleriyle bağlı olduğu ve talep edilmeyen bir şeye karar veremeyeceği gözetilerek, davalı tarafından talep edilmeyen tazminata hükmedilen hükmün fıkrası düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu iptal ve tescil davası sonucu tapusu iptal edilen davacının, uğradığı zararın tazmini için açtığı davada, mahkemenin davacı talebinin üzerinde tazminata hükmedip hükmedemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve davacının dilekçesinde 140 milyar TL talep etmesine rağmen mahkemenin 100.000 USD'ye hükmetmesinin taleple bağlılık ilkesine aykırı olması gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine uygun karar verip vermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların icra takibinde talep ettikleri miktar ile dava dilekçesinde belirttikleri miktar arasında fark olmasına ve mahkemenin talep edilen miktardan fazla bir miktar üzerinden itirazın iptaline karar vererek taleple bağlılık ilkesini ihlal etmesine dayanılarak hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesi davasında, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine uygun karar verip vermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı tarafından talep edilen 225.000 TL'yi aşarak 631.740,37 TL'nin davalıdan tahsiline karar vermesi, taleple bağlılık ilkesine aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haczedilen mallar üzerinde üçüncü kişi tarafından istihkak iddiasında bulunulması üzerine icra mahkemesinin yetkisini aşarak haczin kaldırılmasına karar vermesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemelerin tarafların talepleriyle bağlı olup, fazlasına veya başka bir şeye hükmedemeyeceği ve HUMK m.74/HMK m.26'ya aykırı olarak üçüncü kişi tarafından talep edilmemesine rağmen mahkemece haczin kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Birden fazla alacak kaleminin kısmi dava şeklinde açılmış tek bir dava ile ileri sürülmesi halinde, davacının talep sonucu açıklattırılmadan ve alacak miktarlarının tespiti kararda gösterilmeden hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının birden fazla alacak kalemini tek bir dava dilekçesinde kısmi dava olarak ileri sürmesi halinde, mahkemenin öncelikle talep sonucunu açıklatması, ardından alacakların varlığını ve miktarını tespit etmesi ve bu tespitlere hüküm fıkrasında yer vermesi gerektiği, aksi halde HMK'nın 297. maddesine aykırı bir durum oluşacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıdan yaptığı masrafların davalı tarafından karşılanması talebiyle açtığı alacak davasında, mahkemenin talebin dışında hüküm kurması.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tarafların talepleriyle bağlı olduğu ve davacının dava dilekçesinde trafo bedeli olarak yaptığı masrafların davalıdan tahsilini talep etmesine rağmen, mahkemece bu tutarın davacının iletim ve dağıtım tarifesi bedelinden düşülmesine karar verilerek talep aşılmasının HMK m.26'ya aykırı olduğu gözetilerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik şirketi tarafından çıkarılan faturalara itiraz üzerine açılan menfi tespit davasında, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine uyup uymadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının talep ettiği miktarları aşarak ve davalı tarafından tahakkuk ettirilen miktarlardan daha yüksek fatura bedellerini tespit etmesinin, 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğu gözetilerek hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil ile muhdesatın aidiyetinin tespiti davasında, mahkemenin davacıların taleplerini aşarak hüküm kurup kurmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacıların dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde belirttiği taleplerin kapsamını aşarak, 131 ada 19 parsel sayılı taşınmazın tamamı hakkında hüküm tesis etmesinin HMK m.26'ya aykırı olması ve infazda tereddüt yaratması gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında adına kayıtlı taşınmazların mülkiyetinin davacıların mirasbırakanına ait olduğunu iddia ederek tapu kaydının düzeltilmesi talebiyle açılan davada, mahkemenin eksik inceleme yapıp yapmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacıların mirasbırakanının doğum tarihi ile tapulamaya esas kaydın tarihi arasındaki çelişkiyi gidermek için gerekli incelemeleri yapmadan ve delilleri toplamadan eksik inceleme ile hüküm kurduğu, ayrıca dava konusu edilmeyen parsel hakkında da hüküm tesis ederek HMK’nın 26. maddesine aykırı davrandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil davasında, davalıya temlik edilen taşınmazdaki miras payının tespitine ve davalının iyi niyetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, mirasbırakandan davalıya inen miras payı dışında kalan paylar hakkında da iptal ve tescile karar vermesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesine aykırı olması gözetilerek, Yargıtay, yerel mahkeme kararını düzelterek onamıştır. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapılan temliklerin iptali ve miras payları oranında tescil talep edilirken, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine ve mirasçıların dava tarihindeki durumuna uygun karar verip vermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, HMK’nın 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık kuralını aşarak ve dava tarihinde ölmüş olan mirasçının miras payını da gözeterek karar vermesi doğru olmadığından, ayrıca ölmüş mirasçı adına tescile karar verilmesi de isabetsiz olduğundan karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.